KOMŞULARIMIZ…
Doğu’da Gürcistan’ı Batı’da Bulgaristan’ı geçin…
Bugüne kadar bu komşularımızdan zerre-i miskal kadar “zarar” gelmemiştir…
Bilakis…
Ekonominin en kötü günlerinde her iki komşu “sınır ticareti” ile “olumlu” katkı vermiştir…
Halen öyle…
***
Bize en büyük kötülük “bizden” gelmektedir…
Etnik yapımızdan…
****
Karadeniz’de LAZ’lar, Doğu ve Güneydoğu’da KÜRT’ler, Adana, Mersin ve Hatay’da ARAP’lar (Suriyeli ve Afganları kastetmiyorum)
Nüfusun büyük çoğunluğunu teşkil ediyorlar…
Sorun;
Yüzde sekseni, yarım yüzyıldır bu ülkede yaşadığı halde “ben Türküm” demiyor…
Laz’ım…
Kürt’üm, Arap’ım, Çerkez’im vs diyorlar…
***
Nüfus kağıdı, ehliyeti, Türk olsa da, pasaportu Türk pasaportu olsa da…
Elbette…
Bu belgelerde Türk yazdığı için birinin Türk olması mümkün değildir…
Avrupa…
Amerika ya da Japonya halkları gibi değil bizim halkımız…
Nerelisin*
Bir vatandaşımızın ilk karşılaştığı ilk tanıştığı insana sorduğu soru bu…
***
Amerika’da “herkes Amerikalıdır”
Her cinsten…
Her ırktan.
Her dinden, yüzlerce etnik yapıya sahip insanın yaşadığı ülkedir…
Halk kenetlenmiştir…
Finlandiya…
Norveç…
Portekiz’de aynı zihniyettedir..
Japonya’da yaşayan ikamet eden ve vergi ödeyen herkes de Japon’ dur…
***
Çünkü onlar bir “bütünün” parçalarıdır…
Her şey, malları hatta “canları” yaşadıkları karınlarını doyurdukları ve kendilerini güvenli mutlu ülkeleri içindir…
Onun için bu ülkeler bu toplumlar çok güçlüdür…
Üretkendir…
Her açıdan, diğer ülkelerden kat be kat çağ ötesi gelişmişlerdir…
Çünkü biliyorlar ki “kötü kumaştan” iyi ve güzel elbise çıkmayacağını biliyorlar. Onun için asırlardır ülkelerine sadece “beyin” göçüne izin vermişler…
Hatırlayın; Almanya Suriyeli sığınmacıların içinden “eğitimli” ve “çağdaş” olanları kabul etmek için Merkel ile Erdoğan’la anlaşmıştı…
***
Adamlar basıyor dolarları avroları beyin alıyorlar…
Müslüman’mış…
Hristiyan’mış…
Ermeni’ymiş, Yahudi’ymiş, kadınmış, erkekmiş vesaireymiş umurlarında değil…
Yüz yıl önce;
Gazi Mustafa Kemal Atatürk bunun önemini fark etmiş ve ULUS DEVLET inşa etmişti…
Devrimlerle…
Çıkardığı çağa ve ihtiyaca uygun yasalarla da kemikleştirmişti Ulus Devleti…
Halkta uyum sağlamıştı…
Yaklaşık elli yıl çağdaş Türkiye Cumhuriyeti Devlet’i birçok ülke halkları için rol model olmuştu…
***
Fakat 1950’den sonra iktidara gelen sağcı partiler ve “dinci gerici yobaz, muhafazakar AKP” ulus devletini yıktı geçti…
Devlet yönetimi dinci grupların kontrolüne girdi…
Haliyle…
Çağdaşlaşma, gelişme, ekonomik, sosyal büyüme sona erdi, her açıdan dışa bağımlı ülke konumuna düştü…
AKP ve sonradan ortaya çıkan AKMHP yönetiminde; AB kapıları kapandı, Ortadoğu “bataklığının” tüm kapıları sonuna kadar açıldı…
***
Özetle; komşularımız artık “Ortadoğu bataklığının” ortasında…
Irak, Suriye…
Yeni komşumuz ise “Kürdistan…”
Tamamı “terörist” ülke…
Eski ve yeni…
Yöneticilerinin (!) tamamı ABD ve AB’ nin “maşası” kulu kölesi…
Ve TÜRK düşmanı…
Umarım UYANIRIZ…
Erdoğan ÖZGENÇ
İstanbul 09.12.2024 16.30
Bir yanıt yazın