Türk milletinin tarihi, sayısız kahraman ve fikir önderinin aydınlattığı bir yolculuktur. Atatürk, Talat Paşa, Namık Kemal, Ziya Gökalp, Mahmut Esat Bozkurt, Tevfik Fikret, Mustafa Necati, Kara Fatma, Gördesli Makbule, Nazım Hikmet ve daha niceleri, milletimizin bağımsızlık ve birlik mücadelesinin sembolleridir. Bu ruh, o gün yeniden Ankara Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde bir kıvılcım olarak parlayacak. 8 Aralık, Zafer Partisi’nin liderliğinde düzenlenen Milli Güçler Kurultayı ve Şenliği, Türkiye’ye yeni bir umut ışığı olma hedefiyle yola çıkacak ve devam edecek.
Bu kurultay, sağdan sola, muhafazakârdan moderniste, milliyetçiden ulusalcıya kadar her kesimden vatanseveri bir araya getirme niyetindedir. CHP, İYİ Parti, MHP ve AKP gibi partilerden umduğunu bulamayan, ancak yüreğinde milli bir aşk taşıyan herkesin buluşma noktası olacaktır.
Zafer Partisi’nin kurucusu ve lideri Prof. Dr. Ümit Özdağ ve Zafer Partisi kadroları, söylem ve eylemleriyle bu yeni milli ruhu Türkiye’ye armağan ederek halkımızın yarınlara dair umutlarını yeniden canlandırmıştır.
Milli Ruhun Uyanışı
Bugün birçok vatandaş, mevcut siyasi partilerde aradığı kararlılığı, milli duruşu ve samimiyeti görememektedir.
Hem sağın hem solun milli değerlerden uzaklaşmasından rahatsız olan; kendini milliyetçi, ulusalcı, yurtsever, modern ya da muhafazakâr olarak tanımlayan her birey, Zafer Partisi’nin Milli Kurultay çatısı altında o gün buluşacak. İşte bu yüzden, 8 Aralık sadece bir kurultay değil; bir uyanışın, bir dirilişin adı olmalıdır.
Bu tarihi buluşmada sanatçılardan akademisyenlere, işçilerden köylülere, gazetecilerden emeklilere kadar her kesimden insanın yer alması bekleniyor. CHP’den, İYİ Parti’den, MHP’den ya da AKP’den umudunu kesmiş vatanseverlerin, Zafer Partisi Kurultayı’na katılarak milli bir ruhun yeniden inşasına katkı sunacağı o gün, Türkiye’nin tarihine bir milli dönüm noktası olarak geçmelidir.
Atatürk ve Talat Paşa’nın Ruhu Yeniden Canlanıyor
Ankara Yenimahalle’den yükselen bu milli ruh, yalnızca bir siyasi hareket değil, bir medeniyet projesi olarak ele alınmalıdır.
Bu milli proje, Atatürk’ün Cumhuriyet ideallerine, Talat Paşa’nın milli birliğine, Namık Kemal’in vatan sevgisine, Ziya Gökalp’in fikirlerine sadık bir anlayışı temsil etmelidir.
Türk milletinin, geçmişten geleceğe köprü kuran ve kitleselleşen bu güçlü sesle birlikte yeniden birleşeceğine olan inanç tam olmalıdır.
Herkes Milli Güçlerin, Umut, Şenlik ve Kurultayına ve Bu Millet Parlementosuna O Gün Gitmelidir
Bu büyük günün adı: Milli Kurultay ve Milli Şenlik ve Millet Parlementosu olmalıdır. Türkiye’nin dört bir yanından gelen vatanseverler, bu şenlikte yalnızca siyaset konuşmamalı; kültür, sanat ve kardeşlik atmosferinde milli birlik duygusunu yeniden hissetmelidir. O gün Zafer Partisi’nin altında oluşan bu yol, o gün Türk milletinin hak ettiği bağımsız, güçlü ve modern geleceğin teminatı olduğunu göstermelidir.
Zafer Partisi, o gün sadece bir siyasi hareket değil, bir milli uyanış hareketi olduğunu kurultayda seçeceği kadrolarla göstermelidir. 8 Aralık, Yenimahalle’den tüm Türkiye’ye yayılan bir milli birlik çağrısı olmalıdır. Bu çağrıya kulak vermeyi beklemeden, her Türk milliyetçisi, ulusalcı ve yurtseverin bu kurultaya katılmayı bir görev olarak görmelidir. Bu görev yapılmalıdır. Milli bir geleceği omuz omuza inşa etmek için harekete geçilmelidir.
Ey vatanseverler, yurtseverler! O gün kurultaya gidin, hep birlikte Türkiye’nin milli dirilişine şahit olun!
Türk Milleti’ne Çağrı
Türk milleti! 8 Aralık, senin onur ve bağımsızlık mücadeleni yeniden alevlendirecek bir gün olmalıdır.
Gel, Yenimahalle Nazım Hikmet Kültür Merkezi’nde buluş.
Gel, o gün milli ruhu birlikte yeniden yükselt.
Milli güçlerin yolu, Atatürk’ün ışığı, Talat Paşa’nın cesareti ve Türk milletinin gücüyle aydınlat.
Örgütlen ve kendi kaderini kendin tayin et.
Haydi Türkiye, 8 Aralıkta kendin için Yenimahalleye!
Sefa Yürükel
Bir yanıt yazın