Avustralya’da oylamadan vazgeçildi

29 EKİM 2024 AVUSTRALYA/ VİCTORİA EYALETİNDE Oylamaya sunulmaktan son anda vazgeçilen sözde Ermeni Pontos Yunan Süryani iddialarının oylamasına karşı gönderdiğim mektup ektedir

Prensip olarak Türk tezlerini degil ( resmi tarih ya da resmi tez diye fazla  umursanmiyor), YABANCİLARİN GÖZÜYLE TÜRKLERİN MAĞDURİYETİNİ ANLATAN YAZILARdan oluşan  derleme -amatörce yazılmıs kitaplarımdan yaptığım alintilari yazdığım, yaklaşık 220 mv line gönderdiğim mektup.

Not: Hiçbir cevap gelmedi.

Bilginize

Julia Arslan

29 EKİM 2024 AVUSTRALYA/ VİCTORİA EYALETİNDE Oylamaya sunulmaktan son anda vazgeçilen sözde Ermeni Pontos Yunan Süryani iddialarının oylamasına karşı gönderdiğim mektup ektedir - julia arslan

Yorumlar

  1. Betül Nelson avatarı
    Betül Nelson

    Çok teşekkürler Julia Hanim.
    Gerçekten güzel arastirilmis bir mektup.
    Hepimiz için faydalı notlar.
    Oylanmadan vazgeçildiği haberide sevindirici. Bunun sebebi nedir acaba?
    Selam ve sevgiler.

    Betül Nelson
    Londra

  2. Selen Atasoy avatarı
    Selen Atasoy

    Sayın değerli Julia hanım,

    önce bütün çaba ve emekleriniz için size sonsuz saygılar sunarım. Ellerinize sağlık, teşekkürler.

    1915 deki tehcir olayında, Türklerin; Ermenilere taa başından beri kötü bir niyetleri olduğuna dair ellerinde bir delil varsa ortaya çıksın bu Ermeniler…!

    Tam tersi ,1915 dende önceleri Ermenilerin, Türklere karşı niyeti çok kötüydü ve organizeli planları Türk topraklarında Amerikanın, Avrupanın, Rusyanın yardımı ile bir Ermeni devleti kurmaktı.

    Ermeniler, hiç bir şeyden haberi olmayan mahsum Türk halkını, kadınını, çocuğunu, erkeğini yıllarca vahşice katlettiler.

    Kadınlarımızın boynundaki altını almak için boynunu kestiler, ırzına geçtiler.Bilezikleri almak için, kadınların kollarını kestiler. Büyük şehirlerdeki hastaneler de çoğu doktor Ermeni kökenliydi, çok insanı sakat bıraktılar, kadınları kısır yaptılar. Elimizde iç ve dış kaynaklı arşivlerden alınmış deliler var.

    Maalesef, o zamanlar Osmanlı, Ermenilerin Osmanlısıydı. Kendi öz halkını aynı bugünkü durum gibi sahip çıkmadı. Türk halkı bilinçli bir şekilde cahil bırakıldı.

    Bugün Devletimizin bu sorunu ciddiye alıp, Ermenistan ile gereken Resmi işleme girmesi gerekiyor.

    Bizim üstümüze atılan hakaret,önemle sahtekarlıkla yalan söylemeleri, biz Türkün gururunu kırdı. Türkmilletinin adının dünya çapında temize çıkması gerekiyor.

    Bir avuç Ermeni, kapı, kapı gezip bizi kötülemelerine asla Türkiyenin izin vermemesi gerekiyor. Ermenistanı hemen Uluslar arası mahkemeye verilmesi gerekiyor, birgün bile kaybedilmemeli…!

    Unutulmaması gereken diğer nokta, Ermeninin , Azeri Türk halkına yapmış olduğu katliamlar.

  3. Engin Çoruh avatarı
    Engin Çoruh

    Değerli Julia Hanım,
    önce sizi tebrik ederim. Çok güzel, isabetli ve yerinde konulara değinmişsiniz.
    Ama gel gör ki bu konuda bizi en çok yıpratan karşımızdaki Türk düşmanları, tarih bilmeyenler, Ermeni, Yunan, Pontus veya başka bir devlet parlamenterleri ve kuruluşları değil.

    İstesek te istemesekte kabul etsekte etmesekte olayların bu duruma gelmesinin asıl yaratıcıları Türkiye Büyük Millet Meclisinin üyeleri, Türk Basını, Türk Üniversiteleri, Türk İşçi Sendikaları ve uzun lafın kısası Türk Aydınıdır.
    Şimdi bir avuç kalan dostlara, arkadaşlara soruyorum. Uruguay Parlamentosu üyeleri tarafından tarafından 1915 tarihinde alınan İlk soykırım kararına karşı Türk Hükümetleri ne yaptılar? Ben size söyleyeyim.

    Belirli bir tarihten sonra “soykırım” diye yazarken başına SÖZDE kelimesinin getirilmesi şart gibi oldu. Onlarca diplomatımız öldürüldü. Ne yaptık? Büyükelçimizi geri çektik. Sonra o büyükelçiyi süklüm püklüm geri gönderdik. Ermeniler ve onları destekleyenler binlerce kitap yazdılar. Bütün dünya kütüphaneleri yalan haberlerle dolu. Biz de ise sizin ve grubun diğer üyeleri gibi birkaç idealistin yazdığı kitaptan başka bir yayın yok. Onlar uluslararası tanınmış artistler ile film çevirdiler. Dünyanın her tarafında konu hakkında bilgisi olmayan insanlar filmleri seyrettikten sonra Türk düşmanlığının aşılandığını fark etmediler ama sonunda Türkler soykırım yaptı dediler.

    Bakın ben ekonomist değilim ama sizlere bir şey soracağım. rahmetli Şükrü Server Aya yaptığı hesaplardan Ermenilerin tarihi çarpıtan yalanlara dayanan iddiaları için Milyarlarca dolar harcadıklarını ortaya çıkarmıştı. Bir şirket düşünün. Bu şirket ürettiği bir mal için milyarlarca dolar para yatırmış ve senelerdir bu mal piyasayı tutmuş. Şimdi dünya piyasasına aynı konuda çıkmak isteyen başka bir şirket ne yapmalı? Bizim hükümetlerimiz bu konu hakkında ne kadar yatırım yaptılar? Kimi, hangi kuruluşu, hangi projeyi ne kadar desteklediler? Ne yazık ki 1965 senesinden beri Ermenilerin yaptıkları ile bizim yaptıklarımızı daha doğrusu yapmadıklarımızı bir hesaplayalım.

    Soykırım tezini savunan politikacılar savundukları tezin yalan olduğunu, tarihi gerçekler ile hiçbir ilgisi olmadığını biliyorlar. Ama bunun yanı sıra Türkiye’den hiç bir raeksiyon gelmeyeceğini de biliyorlar. Bunun en güzel örneğini Alman Parlamentosu’nun arşivlerinde bulabilirsiniz. 2016 senesinde Alman Parlamentosunda soykırım oylamasından önce konuşma yapan ve Türk asıllı olduğu söylenen Cem Özdemir çekimser milletvekillerine tasarıyı desteklemelerini ve Türkiye’den hiç bir reaksiyon gelmeyeceğini politik lisan ile gayet güzel açıkladı. İşin ilginç tarafı Alman arşivlerinde 1915 tarihinde Türklerin Ermenileri öldürdüğüne dair hiç bir rapor yokken o zaman müttefikimiz olan Almanların Türkiye’de bulunan askeri birliklerinin toplu olarak Ermenileri öldürdüğünün kayıtları var.

    Sizin gibi olan idealistlerin en büyük problemleri devlere karşı çarpışmak. Bu bizi hem kamçılıyor ve hem de çok yoruyor. Parlamentolar soykırım kararı aldıkları için olay uluslararası alanda oynanıyor demektir. Uluslararası olaylarda ise muhatap ülkelerin hükümetleridir. Bu konuda da muhatap Türk Hükümetleridir. Ama onların vurdumduymazlığı, bilgisizliği veya ihanetlerini gören, doğrulara inanmış doğrular peşinde ve gerçeklerin ortaya çıkması için çalışan bizleri yıkıyor.

    Bizler bir avuç dahi olsak çalışmalarımıza devam ediyoruz. Siz ve diğer idealistler bu konunun kalan en son kalelerisiniz. Yaptığınız çok güzel çalışma için sizi tebrik ederim. Sağolun varolun. Tekrar teşekkürler.

    sağlık ve esenlikle kalın

    Saygı ve sevgiler

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir