ATATÜRK’ÜN ‘MEDENİYET HAMURU’ DEDİĞİ KAĞIDIN YERLİ/MİLLİ ÜRETİMİ 6 KASIM 1936’DA SEKA İZMİT KÂĞIT FABRİKASI’NDA BAŞLAMIŞTI
• Tasarımı (proje) Mehmet Ali Kağıtçı’nın yönetiminde ekip tarafından hazırlanan fabrikanın temeli 14 Ağustos 1934’te İzmit’te atılır.
• 18 Nisan’da ilk yerli kağıdı üretilen SEKA 6 Kasım1936’da törenle açılır.
• Medeniyet hamuru kağıtta basılan kitabın yeri halkın ihtiyaç çizelgesinde 235.sırada; kişi başı okumaya ayrılan sürenin ise günde bir dakika olması kitap okumayan “okumuş”ların sari sorunudur!
• Milli kağıdın üretilmesinde çok emek veren, yurduna aşık Ali Mehmet Kâğıtçı’yı saygıyla anıyorum. 6.11.2024 Ç.ba
Yurduna sevdalı Ali Mehmet Kâğıtçı’yı laik görülen
Heybeli’deki anmalık sokak
Mehmet Ali Kağıtçı Kimdir?
· 1899 yılında Heybeliada’da doğan Mehmet Ali Kağıtçı’nın babası emekli Deniz Binbaşısı Ahmet Bey, annesi Rukiye Hanım’dır.
· İlk ve orta eğitimini Heybeliada’da gören Kağıtçı, o yıllarda bazı derslere Bahriye Mektebi öğretmenleri girdiği için çok şanslıydı. Bu öğretmenler çok iyi yetişmiş, birkaç yabancı dil bilen insanlardır.
· Okumayı ve araştırmayı sevmesi onun öğretmenleri tarafından takdir ve teşvik edilmesini sağlamıştı.
· 1922 yılında İstanbul Darülfünunu Fen Fakültesi’nden mezun olarak kimyager diploması alır
· Kağıtçılık öğrenimi görmek üzere Almanya’ya oradan da Fransa’ya geçen Kağıtçı, 1927 yılında “Kağıt Mühendisi” unvanını alarak Türkiye’ye döndükten sonra ulusal selüloz ve kâğıt sanayiindeki önder ve öncü girişimleri ile Türk kâğıt sanayisinin kurucusu olmuştur.
· Sümerbank Kâğıt ve Karton Fabrikası’nı 1941 yılına kadar yönetmiştir.
· Heybeliada’nın gelişimine katkılarda bulunan, Heybeliada Halk Odası ve Adaları Güzelleştirme Cemiyeti Başkanlıkları da yapan Kağıtçı, emekliliğini de adada sürdürmüş, 1982 yılında uçmağa varmış ve ada mezarlığına defnedilmiştir.
“18 Nisan 1936 Cumartesi günü, saat 14.30’da 1 numaralı kâğıt makinamızdan elde ettiğim ilk kâğıt sahifası, uğruna yıllarca mücâdele ettiğim idealime kavuşmanın bir belgesi idi. O mutlu andaki sevinçli heyecanımı, bugün de aynı tazelik ve şiddetle hissetmekteyim.”