Site icon Turkish Forum

HALİL-İBRAHİM BEREKETİ

Türk kültüründe eğitim amaçlı pek çok kıssa-anlatım vardır. Bunlar toplumun daha sağlam, güvenilir olmasına yardımcı olurlar. Bunlardan birisi de: Halil-İbrahim Bereketi versin kıssasıdır.    - bugday

Türk kültüründe eğitim amaçlı pek çok kıssa-anlatım vardır. Bunlar toplumun daha sağlam, güvenilir olmasına yardımcı olurlar. Bunlardan birisi de: Halil-İbrahim Bereketi versin kıssasıdır.   

Vaktiyle birbirini çok seven iki kardeş varmış.

Büyüğü Halil.

Küçüğü ise İbrahim…

Halil, evli çocuklu iken

İbrahim ise bekârmış.

Bunların ekip diktikleri ortak bir de tarlaları varmış.

O yıl, ne ekilir ne mahsul derlenirse, iki pay ederlermiş.

Tanrıya şükredip bununla geçinip giderlermiş…

Bir yıl, yine buğday ekmişler ortak tarlaya.

Hasat etmişler,  bölüşmüşler

İş bölünen ürünün evlere taşımaya gelmiş.

Halil, bir teklif yapmış: İbrahim kardeşim; Ben gidip çuvalları getireyim. Sen buğdayı bekle.

Peki, abi demiş İbrahim. Halil gitmiş köye çuval getirmeye.

O gidince, düşünmüş İbrahim: Abim evli ve çocuklu. Daha çok buğday lazım onun evine.

Böyle demiş ve kendi payından bir miktar atmış onun payına.

Az sonra Halil gelmiş. Haydi İbrahim önce sen doldur da taşı ambar

Abi sözü kırılır mı peki abi demiş: kendi payından bir çuval doldurup düşer yola.

O gidince, Halil düşünür bu kez: der ki: çok şükür, ben evliyim, kurulu bir düzenim de var. Ama kardeşim bekâr. O daha çalışıp, para biriktirecek. Ev kurup evlenecek. Paraya çok gereksinimi olacak.

Bu düşünceyle; kendi payından atar onunkine beş-on şinik.

İşin özü biri gittiğinde öbürü, kendi payından atar onunkine.

Böyle sürüp gider paylaşma.

Ama hiç biri bilemez diğerinin yaptığını.

Nihayet akşam olur. Karanlık basar. Görürler ki, bitmiyor buğdaylar.

Hatta azalmıyor bile. Tanrı’nın çok hoşuna gider bu halleri.

Buğdaylarına bir bereket verir, bir bereket verir ki. Kıssaya göre:

Günlerce taşır iki kardeş, bitiremezler buğdayları.

Şaşarlar bu işe… Dolup taşar ambarları.

Günümüzde “BEREKET” denince, bu kardeşler gelir akıllara.

Onun için bereketin adı: “Halil-İbrahim Bereketidir.”

Sen emanete ihanet edersen, haksız kazanırsan, kul hakkı yersen/yedirirsen, soru çalarsan olur mu Halil-İbrahim bereketi.

Onun için atalarımız: “Ağlayanın malı, gülene hayır etmez” demişler.

Evlerinizden/evlerimizden; Halil İbrahim Bereketi eksik olmasın İNŞAALLAH!Esen kalınız.

Eğitimci-Yazar: Nazım PEKER

Exit mobile version