Turizmde yüzler gülüyor ama sıkıntılar da büyüyor. Turizm işkolunda çalışan gençlerin yüzde 90’ının başka sektöre gittiği söyleniyor. Sektör temsilcileri “ 1.5 milyon yeni çalışana ihtiyacımız var” diyor. Özetlersek personel açığı büyüyor. Bütün bu olumsuzluklara karşın turizmde yabancı yatırımlarda artış oluyor.
2023 yılı resmi verilerine göre 56,2 milyon misafir ağırlayan, 2024’ün ilk 8 ayında ise 35,8 milyon kişi tarafından ziyaret edilen; Fransa, İspanya, ABD ve İtalya ile birlikte dünyada en fazla turist çeken beş ülkeden biri konumunda bulunan Türkiye turizm sektöründe personel sıkıntısı ciddi boyutlara ulaştı.
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler, Türkiye’de turizmin 12 aya yayılamaması ve sezonluk işlerdeki ücretlerin yüksek enflasyon karşısında çok düşük kalması nedeniyle, turizm sektöründe ciddi bir nitelikli eleman açığı yaşandığını söylüyor.
Turizm sektörüne ara eleman yetiştiren Turizm Eğitim Merkezleri (TÜREM) gibi kurumların kapatılmasının on milyarlarca dolarlık büyüklüğe sahip turizm sektöründeki istihdam kalitesini olumsuz etkilediğini vurgulayan Mehmet İşler, “Meslek liseleri ya da üniversitelerdeki turizm bölümleri, yılda yaklaşık 50 milyon turist ağırlayan bir ülke için çok yetersiz kalıyor. Sektöre giriş yapan gençlerin yüzde 90’ı bir süre sonra turizmi bırakıp başka işlere geçiyor” diye konuşuyor.
Yıllarını turizme vermiş, dil bilen, nitelikli çalışanların ise Türkiye’deki hayat şartları nedeni ile çareyi yurtdışında aradığına işaret eden İşler, özellikle Birleşik Arap Emirlikleri, Katar, Suudi Arabistan gibi Körfez ülkelerinin yüksek ücretler vererek Türkiye’den on binlerce turizm elemanı aldığına dikkat çekiyor. İşler, “Türkiye sürekli turist sayısını artırırken, aynı oranda devam etmesi gereken kalite, eleman tedarik etme veya yetiştirme avantajını ise kaybediyor” diyor.
Sosyal Güvenlik Kurumu’nun (SGK) Haziran 2024 verilerine göre, turizm sektöründe kayıtlı 1,5 milyon çalışan bulunuyor. Profesyonel Otel Yöneticileri Derneği (POYD) verilerine göre ise şu anda Türkiye turizm sektöründe garsondan komiye, kat görevlisinden aşçıya kadar 100 bin çalışana acil olarak ihtiyaç var. ETİK Başkanı İşler ise Türkiye’nin turizmdeki potansiyeli ve gelecek yıllarda turist sayısının giderek artacağı düşünüldüğünde, sektörün her kademede yaklaşık 1,5 milyon çalışana ihtiyaç duyacağını söylüyor.
Türkiye’de genç nesillerin turizm sektöründeki çalışma şartlarını ağır, ücretleri ise çok düşük bulmalarından dolayı turizmcilerin Kırgızistan, Kazakistan, Özbekistan, Gürcistan ve Rusya gibi ülkelerden çalışan getirttiğini anlatan İşler, “Ancak bu durum Türkiye’deki turizm işletmelerinin kalitesini düşürüyor. Çünkü yurtdışından getirttiğimiz çalışanlar klasik Türk misafirperverliğine aşina olmuyor. Belki iş gücü maliyetlerimiz düşüyor ama hizmet kalitemiz de düşüyor. Sektörde çok acil bir istihdam planına ihtiyacımız var” şeklinde konuşuyor.
Kültür ve Turizm Bakanlığı verilerine göre, 2023 sonu itibariyle Türkiye’de aktif olan 4 binden fazla otel ve 20 bine yakın farklı özelliklerde konaklama tesisi bulunuyor. Dünyadaki tüm büyük otel zincirleri, Türkiye’nin dört bir yanında faaliyet gösteriyor. Her yıl ortalama 50 büyük otel yatırımı yapılan Türkiye turizm sektör, yabancı yatırımcının da gözdesi durumunda.
Dünya genelinde 9 binden fazla oteli bulunan ve bünyesinde Sheraton, Ritz Carlton, St. Reggis gibi lüks otel zincirlerini barındıran ABD’li JW Marriot da Türkiye turizm sektörü için büyük hedefler koyan uluslararası yatırımcılardan biri.
JW Marriot Ankara Oteli Genel Müdürü Dr. Hakan Arslan, Türkiye’de 47 oteli bulunan Marriot grubunun 2025 sonunda 100, 2027 sonunda ise 200 otele ulaşmayı hedeflediğini söylüyor. Arslan, “Türkiye, yıllık 60 milyon turistlik potansiyeli ile grubumuzun ana yatırım alanlarından biri olacak” diyor.
Türkiye’nin yakın coğrafyasındaki savaşlara rağmen turistler için gözde bir ülke olmaya devam ettiğini vurgulayan Arslan, ancak yüksek enflasyon sürecinde Türkiye’nin “ucuz ülke” algısının zarar gördüğünü, sektördeki “nitelikli çalışan” sorununun ise giderek büyüdüğünü kaydediyor.
Turizm sektörüne adım attığı 2006 yılında döviz bazında yaklaşık 1600-1700 dolar maaş ile çalışmaya başladığını anlatan Arslan, şunları söylüyor:
“Bugün ise sektör, yeni başlayan bir çalışana 1000 dolar bile maaş ödemiyor. Bu yüzden de ister istemez dil bilen, nitelikli gençler başka yönlere doğru, farklı sektörlere doğru kayıyorlar. Şu an kalifiye personel bulmak, iş bilen personel bulmak çok zor. Bizim diğer ülkelerden ayrıldığımız bir misafirperverliğimiz var. Ancak artık Türk misafirperverliği sözünü yerine getirebileceğimiz personellerimizin sayısı çok azaldı. Türkiye’nin turizmde yeni bir hikâyeye ihtiyacı olduğunu düşünüyorum. Turizmle ilgili, özellikle sektördeki eleman açığı ile ilgili stratejik planlama ve daha güçlü pazarlama faaliyetleri ile kısa sürede turizmde büyük bir başarı yakalanabilir.”