Kabus gibiyiz!.. En iyi yaptığımız şey havalı taziye mesajları. Çözüm yok, öneri yok, elini taşın altına koymak yok.
İki sene önce cezaevlerinde ne kadar suçlu var toplumun içine saatli bomba gibi bıraktılar. O tarihten itibaren bırakın hırsızlığı, Kayseri de binaların demir kapılarını söktüler, korkulukları testere ile keserek aldılar. Araçlara dadandılar. Bağlara,bahçelere girdiler. Şikayet şikayet üzerine… Değişen hiçbir şey yok. Polisin eli kolu bağlı. Polis ya işlem yapamıyordu yada alenen işlenen suçlara bile, suçüstü yapmaz isem tutuklayamam diyordu. Sonradan gördük ki suçüstü yaptıklarını bile tekrar bırakıyorlardı. Önce kızdık ama bıraz konuyu didince anladık ki iş başka. Polise çok yakınsanız ancak size vicdan azaplarını ve verilen emirlere mecburen uyduklarını işitebildik. Niye suçluları bıraktınız diye devletin adalet kısmına sorunca aldığımız cevap şu oldu: Pandemi izni verilmiş!.. Pandemi bitmiş hangi pandemiden bahsediyorsun diyecek kadar salak değildik. Anladık ki yönetenler, bunların başından bela eksik olmasın bizde istediğimiz gibi oynayalım diyordu, diyorlar, diyecekler. Ne zamana KADAR?.. Sizin bu slogancı rahatlığınız bitene,siz sorgulayıncaya, siz ödlekliği bırakıncaya kadar bu zulüm sürecek.
Şehit Polis Şeyda Yılmaz kızımızın katledilmesinin ve diğer kara günlerin suçlusu hesap sormayan ve sorumluluk almayan bu slogancı TOPLUMDUR.
Bana göre Şehit olan GANİRE Pashayeva Türk birliğinin enerjisi idi. Geçen yıl, Onu polonyum 210 ile söndürdüler, araştırılsın diye makalem yayımlandı hiç sesiniz çıkmadı. Cumhurbaşkanlığına Pashayevanın çalışmalarını yaşatacak önerilerimi teklif ettim. Ve sizlere sundum. Yine soluğunuz kesildi, çıt yok. Doğruya sizlerin havalı baş sağlığı dilekleriniz var. Elinizi taşın altına koymadan attığınız havalı sloganlarınız var. Şehitler Ölmez Vatan bölünmez de sorumlulukların bitsin! Bundan ötesi var mı daha ne olsun değil mi?..
Oguz Solak