Site icon Turkish Forum

KUR’AN’ın içeriğinin bilinmesini, anlaşılmasını, tanınmasını engelleyenler

KUR’AN’ın içeriğininbilinmesini, anlaşılmasını, tanınmasını engelleyen;çok yüzlü(!?) gelişmiş ülkeler!? - kus isik baris

KUR’AN’ın içeriğinin
bilinmesini, anlaşılmasını, tanınmasını engelleyen;
çok yüzlü(!?) gelişmiş ülkeler!?

(Bakara,89)”Kendilerine ellerindekini (Tevrat’ın aslını) tasdik eden bir kitap (Kur’an) gelince (Yahudiler) onu inkâr ettiler. Oysa daha önce (bu kitabı getirecek resul ile) inkârcılara (müşriklere) karşı yardım istiyorlardı. (Tevrat’tan) tanıyıp bildikleri (bu resul) kendilerine gelince bu sefer (bu İsmailoğullarındandır, İsrailoğullarından değildir diye) kendileri onu inkâr ettiler.”

(Mâide,44)”Hiç şüphe yok ki, içinde rehberlik ve ışık bulunan Tevrat’ı biz indirdik. Ayetlerimi, az bir bedelle değiştirmeyin-Ayetleri dünya menfaati karşılığı çıkarınız doğrultusunda satmayın!”

(İbrahim,28,30)”Allah’ın iyilik amacıyla gönderdiği ayetleri değiştirerek halkların yok olmasına neden olanları görmedin mi?
Allah’ın yolundan saptırmak için Allah’a ortaklar oluşturdular.”

(Bakara,41)”Tevrat’ın aslın)ı doğrulayıcı olarak indirdiğim Kur’an’a inanın. Ona inanmayanların öncüleri-ilk inkâr eden siz olmayın! Âyetlerimi basit çıkarlar karşılığında değiştirmeyin-az bir dünya menfaatine satmayın!”

(Ahkaf,12)”Kur’an’dan önce de bir rehber ve rahmet olarak Musa’ya gönderdiğimiz Kitap vardı. Kur’an Musa’ya gönderdiklerimizi doğrular-kendisinden öncekileri doğrulayan bir kitaptır. Zulmedenleri uyarır. İyilik yapanları müjdeler. İnsanlar açıklananları iyice anlasınlar diye konuştukları Arap diliyle gönderilmiştir.”

(Bakara,91)”Kendilerine: ‘Allah’ın indirdiğine (Kur’an’a) iman edin.’ denildiği zaman: ‘Biz sadece bize indirilene (Tevrat’a) inanırız.’ derler ve ondan başkasını inkâr ederler. Hâlbuki o Kur’an, kendi ellerinde bulunan Tevrat’ı(n aslını) doğrulayan hak bir kitaptır. Onlara de ki: ‘Gerçekten size indirilene inanıyor idiyseniz niçin daha önce Allah’ın nebilerini öldürüyordunuz?’ ”

(Nisa,157)” ‘Allah’ın resulü Meryemoğlu İsa Mesihi öldürdük!’ diye böbürlenmelerinden dolayı onlara cezayı yazdık. Aslında onu ne öldürdüler ne de çarmıha gerdiler, sadece onlara öyle (olmuş gibi) göründü. Kesin olan şu ki onu öldürmediler-onun hakkında ihtilâfa düşenler bundan dolayı tam bir kararsızlık içindedirler. Bu hususta zanna uymak dışında hiçbir sağlam bilgileri yoktur. Şurası muhakkak ki onlar İsa’yı kesinlikle öldürmediler.”

(Âli İmran,55)”Allah şöyle buyurdu: ‘Ey İsa! (Korkma! Zalimlerin seni öldürmelerine asla izin vermeyeceğim) senin hayatına son verecek olan benim (onlar değil). Seni kendi katıma yükselteceğim. Seni küfredenlerden (kurtarıp) temizleyeceğim ve sana uyanları da kıyamete kadar küfredenlerin üstünde tutacağım. Sonra dönüşünüz yalnızca Bana olacak. İşte o zaman dünyada iken hakkında anlaşmazlığa düştüğünüz her konuda aranızda nihai hükmü Ben vereceğim.’ ”

‘İsa Peygamber insanlık için çarmıha gerildi, insanlığı kurtarmak için ölümü göze aldı’ söylemi ile, büyük kitleleri manipüle ederek sembole ve
‘teslis-üçtür; baba, oğul, kutsal ruh’ yalanına taptıranlar,
aslında en büyük ‘din’ sömücüleri.

(Nisa,171)”Ey Kitap Ehli (Hıristiyanlar)! Dininiz konusunda aşırı gitmeyin! Allah hakkında gerçek olandan başkasını söylemeyin! Meryemoğlu İsa Mesih sadece Allah’ın Resulü, O’nun Meryem’e ulaştırdığı vaadi ve O’nun yarattığı bir ruhtur-candır. O halde Allah’a ve O’nun resullerine iman ediniz, (‘üçtür’ demeyiniz ve kendi iyiliğiniz için bundan vazgeçiniz. Allah, ancak tek bir ilahtır. Çocuk edinmek O’nun şanına, yüceliğine yakışmaz. Çünkü göklerde ve yerde ne varsa hepsi zaten O’nundur.”

(Mâide,116)”Allah: ‘Ey Meryem oğlu İsa,’ Allah ile aranıza koyup beni ve annemi de ilah edinin.’ diye insanlara sen mi söyledin?’ dediği zaman, İsa şöyle cevap verir: ‘Hâşâ Rabbim, seni tenzih ederim. Hakkım olmayan bir şeyi söylemek bana yakışmaz. Bunu söylemiş olsaydım, sen mutlaka bilirdin. Zira sen, benim içimi dışımı bilirsin ama ben senin zatının sırrını bilemem. Şüphesiz ki tüm bilinmeyenleri bilen sensin, yalnız sen.’ ”

(Nahl,36)”Andolsun ki biz her topluma: ‘Sadece Allah’a kulluk edin ve Allah’a ortak koşmaktan-tağûta (şirk ve zulüm sistemini kurumsallaştırmaya çalışan zalim ve inkârcılara) kulluk etmekten sakının-şer güçlerden uzak durun!’ diyen bir resul-elçi gönderdik.”

(Âli İmran,80)”Allah, size, doğal güçleri ve peygamberleri dinde kural koyucu Rabler edinmenizi söylemez.”

Gelişmiş ülkelerin meydanlarındaki
devasa tapınaklarının varlığı,
tarihte de, kurumsal din saltanatının bilgisini veriyor.
Din adamları(?!), tarihte de
din’i, Peygamberleri
saltanatlarına malzeme yapmışlar.
Teknolojik, bilimsel gelişmişliklerine rağmen hâlâ,
din adamları(?!)
aforozlara, takdislere, vaftizlere, para karşılığı günah bağışlamalara
devam ediyorlar!?

İncil-Markos
(2:7)’Tanrı’dan başka kim günahları bağışlayabilir?’
(12:38-39-40)’Uzun kaftanlar içinde dolaşmaktan, meydanlarda selâmlanmaktan, havralarda en seçkin yerlere ve şölenlerde baş köşelere kurulmaktan hoşlanan din bilginlerinden sakının. Dul kadınların malını mülkünü sömüren, gösteriş için uzun uzun dua eden bu kişilerin cezası daha ağır olacaktır.’

KUR’AN (Âli İmran,135)”Günahları Allah’tan başka kim bağışlayabilir ki?”

(A’raf,6)”Kendilerine (resul) gönderilenleri de gönderilen (resulleri)n kendilerini de mutlaka sorguya çekeceğiz.”

Tüm dünyaya egemen olabilmek, küresel sömürü düzenlerini sürdürebilmek için;
bölgesel din satıcılarını da,
ülkelerin hain işbirlikçilerini de devreye sokup geri kalmış ülkeleri sömürgeleri yapıyorlar!
(Tarihte bir istisna; Atatürk ve Atatürk Türkiyesi, Cumhuriyeti hariç.
Bu yüzden ATA’ya kinleri bitmiyor!?)

Ama artık maalesef ki,
halkın tüm öz kaynaklarını
çıkarları uğruna yağmalayan zalimler yetmiyor ki,
bu sömürgeci küresel güçler ülkemize, projelere destek sağlıyormuş gibi yapıp tarikatlara
ama esas, aydın geçinenlere ve ülke medyasına fonlarıyla bolca para aktarıyor, Cumhuriyet ilkelerini, bağımsızlığımızı yok etmeye çalışıyorlar.

KUR’AN, HAK’KIN, özgürlüğün, bağımsızlığın, yukarıda sıraladığım Ayetlerde de olduğu gibi,
tüm DİN saltanatlarına karşı doğruların, yaşamın tüm gerekli BİLGİLERinin
anayasa KİTABI olduğundan;
sömürü düzenlerini kökünden sarsacak KUR’AN bilinmesin, anlaşılmasın diye yap(a)mayacakları YOK!!!
(kendini bilmezin birine özgürlüğün kitabı KUR’AN’ı yaktıracak kadar)

(İsra,46)”Rabbini yalnızca Kur’an’da (kur-âni vahdehu) andığın zaman nefretle geriye dönüp kaçarlar.”

Kara kapkara yobazların ilkel yaşam kitabı zannedilsin diye de
islam(?!)dedikleri;
aslında kula kulluk, kölelik sistemini uygulayan ülkeleri
gizlice destekleyerek
KUR’AN’ın UYARAN, AYDINLATAN BİLGİsini yok etmek için
her yöntemi zalimce, zorbaca deniyor ve kullanıyorlar!!!!

(Kalem,52)”Kur’an sadece Araplara değil, tüm insanlığa öğüt içeren bir çağrıdır.”

(Tekvir,27,28)”Kur’an âlemler için bir hatırlatma-bilgi-uyarı-çağrı-öğütten başka bir şey değildir; gerçeklerden yana doğruyu bulmak isteyenler için.”

(A’lâ,18)”Hiç kuşkusuz bu Kur’an, gönderdiğim Kitaplarda-geçmiş Vahiylerde de vardı-bu hatırlatmalar ilk çağların sayfalarından beri yapılıyor; bundan hiç şüpheniz olmasın.”

(İsra,105)”Kur’an’ı, hakça bir düzeni gerçekleştirmek için indirdik.”

(Zuhruf,78)”Ant olsun ki vaktiyle size hakkı ulaştırmıştık. Fakat çoğunuz haktan Kur’an’dan hiç hoşlanmamıştınız.”

(Âli İmran,83)”Allah’ın tüm peygamberlere gönderdiği dininden (insanlığın huzur, mutluluk ve ebedi kurtuluşu-inanç-bireysel ve toplumsal yaşam düzeni- sisteminden) başkasını mı arzuluyorlar-arıyorlar?”

(Âli İmran,103)”Hep birlikte
Allah’ın ipine-Kur’an’a sımsıkı-gönülden bağlanın,
Kur’an ile korunun! Allah kitabı Kur’an ile doğruyu göstermiştir. Kur’an’daki her ayet sizi Allah’a götüren gerçeklerdir. Gruplara ayrılarak-(fırkalar, mezhepler hâlinde) bölünüp parçalanmayın!”

Exit mobile version