Bodrum neden pahalı?..

Günlerdir Bodrum ve pahalılığı yazıyoruz. Peki, bu pahalılık nasıl oluyor? “Bodrum pahalı tatil beldesi” imajını silebilecek mi? Ya da pahalılığı getiren nedenler ortadan kaldırılacak mı? Bugünkü yazımızda buna yanıt arayacağız.

Bodrum, her yıl binlerce turisti ağırlayan ve Türkiye’nin en popüler tatil beldelerinden biri olarak bilinir. Ancak son yıllarda, bu güzel kıyı şehrindeki fiyatların fahiş boyutlara ulaşması, hem yerli hem de yabancı turistler arasında büyük bir rahatsızlık yaratmıştır.

Peki, Bodrum’daki bu yüksek fiyatların arkasındaki sebepler nelerdir? İşte bu sorunun cevaplarını, bölgenin ekonomik dinamikleri ve turizm sektörünün işleyişi üzerinden inceleyeceğiz. İşte Bodrum’daki Yüksek Fiyatların Sebepleri ve Çözüm Önerileri Haberimiz…

1. Sezonun Kısalığı:

– Turizm sezonu Bodrum’da sadece iki ay sürüyor. Bu kısa süre, kiraların yüksek olmasıyla birleşince işletmeciler mecburen fiyatları artırmak zorunda kalıyor.

2. Maliyetlerin Stabil Olmaması:

– İşletmeciler, satılan ürünlerin yerine alınacak hammaddenin maliyetini öngöremiyor. Bu durum fiyat belirlemede belirsizliğe neden oluyor.

3. Döviz Baskısı:

– Döviz kurlarındaki dalgalanmalar, özellikle yabancı turistler için ürün fiyatlarını pahalı hale getiriyor. Örneğin, bir bardak meşrubatın fiyatı geçen yıla göre %35 artış göstermiş.

4. Turist Harcamaları:

– Döviz kurlarındaki değişimler yüzünden, turistler eskisi kadar çok ürün tüketemiyor ve bu durum turistlerin başka bölgelere yönelmesine neden oluyor.

5. Otelciler ve Döviz Gelirleri:

– Yabancı para cinsinden kontrat yapan otelcilerin gelirleri döviz bazında artarken, maliyetler çok daha fazla artıyor. Bu durum otel fiyatlarının istikrarını korumasına rağmen sezonun uzamasına bağlı olarak değişebilir.

ÇÖZÜM ÖNERİLERİ

– Sezonu Uzatmak:
– Sezonu öncelikle 5-6 aya çıkarmak ilk önceliğimiz olmalı. Bunun için iyi bir planlamayla otelciler, yerel esnaf, yerel acenteler, taşıma şirketleri, havaalanı işletmesi ve tur operatörlerine gereken desteği verip uçuş maliyetlerinin düşürülmesi sağlanmalıdır.

– Bölgesel İş Birliği:
– Milas ve Didim bölgesi turizm bileşenleriyle iş birliği sağlanmalıdır. Üç bölgeli talep çekilirse daha çok uçuş bize yönlenir. Ayrıca, üç ilçenin birlikte turistlere daha çok seyahat nedeni sunacağını düşünüyorum.

– Maliyetlerin Düşürülmesi:
– Havaalanı yolcu ücretleri, acenteci ve taşımacıların otopark ücretleri düşürülmelidir. Bütün bu ücretler sonuçta seyahat paketinin fiyatını etkilemektedir.

– Kiraların Mantıklı Seviyeye Getirilmesi:
– İşyeri ve konut kiralarının mantıklı bir yere gelmesi başlangıçta olmazsa olmazımızdır.

– Vergi İstisnaları:
– Orta ve yüksek sezon dışında bölge otellerine belirli vergi istisnaları sağlanabilir. Örneğin, dengeler oturana kadar ilk 2 yıl 1 Ekim-30 Nisan arası, daha sonra 1 Kasım-31 Mart arası yazlık bölgelerden konaklama vergisi istisnası getirilebilir.

Not: Kültür ve Turizm Bakanı Ersoy, 2018 yılında yeni bakan olduğunda ilk katıldığı fuarlardan bir olan İzmir Travel Turkey Fuarının açılışında yaptığı konuşmada; “Artık devlete yaslanarak iş yapma dönemi bitti” demişti ve onlarca turizmci bakanın bu konuşmasını alkışlamıştı. O nedenle devletin zorda olan esnafa ya da turizmciye her hangi bir vergi istisnası getirmesi mümkün değil. Ayrıca iki gün önce çıkan “Enflasyon Düzeltmesi” ile bırakın iş yapan esnafı; Yeni Açılan ve Zarar Eden Otellerden, tüm işletmelerden vergi alınacak. Herkese iyi hafta sonları…