Türkiye ABD’yi Suriye’de meşru bir güç olarak göremez. Sadece yasadışı bir işgal gücü olarak görebilir.
Terör üreticisi, icraacısı ve destekçisi olarak görebilir.
Bölgedeki terörün ve istikrarsızlığın kaynağı olarak görebilir.
İŞİD ve PKK’nın kurucusu olarak ve gerçek sahibi olarak görebilir.
Çünkü bütün belge ve bilgiler bunu ispatlamaktadır.
Türkiye’nin dün Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler aracılığı ile Suriye üzerine ileri sürdüğü talepler ve öneriler yürürlükte olan BM yasalarına, TC Devletinin BMlerin 51. Maddesini bölgede meşru olarak icraasına ve teröre karşı kendini meşru olarak savunma dayanağına karşıdır.
Türkiye’yi mevcut durumda yönetenlerin Suriye’de yasadışı olarak bulunan ABD’yi muhatap olarak karşısına alıp ona başkalarını bırakın biz İŞİD ile savaşalım diye teklif götürmesi, bir acizlik ve Suriye’de teröre ve Kürt- İsrail koriduruna karşı haklı olarak yaptığı müdahalesinin meşruiyetini de sorgulattırmaktır.
Ayrıca TC ‘ni yöneten bugünkü kesimin Suriye ile görüşmelerde Suriye Devletine “kendi kendine” Anayasa ve şartlar dayatmasında bulunmasıda uluslararası hukuk açısından gayrı meşru bir taleptir. Yasa dışıdır. TC ‘nin dış politika geleneklerine ve menfaatlerine aykırıdır.
Bu taleplere bakıldığında aslında bu talepler TC’nin talepleri değil ABD ve İsrail’in BOP talepleridir. Yani PKK’istanı kurulmasına yol açacak okan BOP çu taleplerde bulunmaktadır.
AKP hükümetinin, burada Yaşar Güler tarafından dün TC adına dillendirilen ama esasında ABD adına yaptığı bu taleplerle, yine bölgede ABD-İsrail yapımı olan BOP çerçevesinde bir kez daha usturuplu bir işbirlikçi olduğu ve bölgede bu şekilde ki tutumu ile genelde bölgeyi ve özelde ise Türkiye’yi yeniden ateşe atan bir rol oynadığı bir kez daha açığa vurulmuştur.
Çünkü BM üyesi hiç bir meşru devlet başka bir meşru devlete üniter yapından çık federatif bir yapıya geç şeklinde bir dayatmada ve şartta bulunamaz. Bu dünyada ve bölgede BM yasalarına göre kabul görmez. Çünkü bu talep yasa dışı, terbiyeden yoksun ve arsız bir taleptir.
Bugün Türkiye’yi yöneten AKP hükümeti Suriye ile ilgili son yaptığı hamle olan Suriye’de yeni Anayasa adı altındaki açıklamalarıyla birlikte yani son ABD ye teşne olma programlı talebiyle Türkiye’yi bölgede yeniden ve daha fazla hacimde oluşabilecek tehditler açısından gayrı meşru bir duruma düşüren bir konuma sokmuştur.
RTE bu son girişimi ile BOP eş başkanı olduğunu bir kez daha göstermiştir.
Uzun lafın kısası AKP hükümeti ve RTE bu şekilde, Suriye’yi parçalamaya çalışan bir güç olarak dün olduğu gibi bugünde TC ve bölge için çok önemli bir güvenlik sorunu olduğunu bir kez daha göstermiş ve de bu son yaptığıyla klasik olarak BOP alt yürütme kurulu üyesi olduğunu tescil etmiştir.
Buna karşı çıkmak TC için zorunluluk ve bölge için ise bölgenin bekasının gereğidir.
Demedi demeyin..!
Sefa Yürükel