Aslına bakarsanız ülkece yaşadığımız hemen her şeyi, önceden belirlenen bir plana göre yaşadığımızı söylesem, belki bazılarına çok farklı gelebilir…
Ama inanın söyleyeceklerim abartı değil…
Emperyalizm…
Sömürgeleştirmek istediği…
Yani sanayisine…
Tarımına…
Maliyesine…
Enerjisine…
Haberleşmesine el koymak istediği ülkede, bunu olabildiği kadar sürdürebilmek adına o toplumu ulus olmaktan çıkartıp…
Alt kimlik dediğimiz etnik ve dinsel kimlikciklere ayırmak…
Bunu yaparken de toplumda emperyalizme karşı ekonomik ve sosyal mücadeleyi yapabilecek…
Onun sömürüsüne tepki koyabilecek…
Gerekirse…
Ülkede ekonomik yaşamı durdurabilecek…
Sınıf kökenli örgütleri etkisizleştirirken…
Emperyalizmi ekonomik ve sosyal olarak hedef almayan, tamamen kültürel ve sosyal olarak ülkede etkili olmaya çalışan etnik ve dinsel örgütlerin yanında…
Çeşitli sosyal amaçları hayata geçirmeyi amaçlayan ancak asla ülkenin nasıl sömürüldüğünden bihaber örgütlenmeler desteklenmektedir.
Durum böyle olup ve özellikle bu tür örgütlenmeler ön plana çıkarılınca halkın ülkede yaşanan değişikliklerden de haliyle haberi olamıyor…
İsterseniz bunu açıklamak adına, önce millet yani ulus ve onu oluşturan ögelerden bahsedelim ki…
Sonrasında ne ya da neler yapıldığında milletin varlığı tehlikeye düşer anlayabilelim.
Millet: Aynı toprak üzerinde yaşayan, aynı dili konuşan, aynı tarihsel geçmişe sahip, ortak duygu ve düşünceleri taşıyan, aynı ortak ekonomi içinde yer alan insan topluluğu anlamına gelir.
Yani
Toprağı ayırdığınızda milleti de ayırmış oluyorsunuz ama…
Daha tehlikelisi…
Aynı dili konuşmayıp…
Aynı savaşlardan geçip pişmemiş, aynı tehlikeyi yaşayıp kaynaşmamış insan topluluklarını ki mevcut nüfusun neredeyse altıda biri kadar oluyor.
Avrupa’nın ulus kimlik yapısını korumak uğruna hiçbir sınır tanımadan almaktır ki…
Bu bile zaten tek başına, emperyalizmin istediği Türk ulus kimlik yapısını bozmayı amaçlamaktadır ve…
Telafisi yoktur.
Bunun dışında ortak duygu ve düşünce yaratmayı amaçlayan ulusal eğitiminin, adım adım yok edilerek, ulus öncesi ve düşmanı çeşitli dinsel tarikat ve cemaatlerle her türden yabancı devlet ve kuruma eğitim izni verilip, ortak duygu ve düşünceyi ortadan kaldırarak; çok kimlikli, çok kültürlü bir yapıyı hedeflemek, sahi neyin nesi?
Gelelim ulusal ekonomiye…
Ne demişti Atatürk:
“Ekonomik bağımsızlık olmadan, siyasi bağımsızlık olmaz.”
Yani ekonominiz güçlü, bağımsız ve gelişkinse birleşik güçlü bir ulus olarak varlığınızı sürdürebilir…
Ekonominizi küresel şirketlere teslim etmişseniz de ulus öncesi alt kimliklere ayrışarak parçalanarak yok olabilirsiniz…
Bu arada hazır milletten bahsedip, herkes Milliyetçilik konuşur olmuşken konuya kısa bir not düşmekte de yarar var…
Cumhuriyeti kuran milliyetçiler…
Ekonomiyi Türkleştirip Ulus olmayı hedefliyorlardı…
Şimdikiler ise…
Küresel sermayeye teslim edip. etnik ve dinsel kimliklere ayrışmayı…
15-07-2024
Nusret KEBAPÇI