Ne yazık ki piyasa kontrolsüz. Özellikle gıda maddeleri iyi denetlemiyor. Sahtekarlar ise büyük para kazanma savaşında hileli gıdaları piyasaya sürüyor. Fiyat bakımından neredeyse et ile yarış eden zeytin ve yağında hileler yapılıyor.
Gözünü para hırsı bürümüş sahtekarlar her şeyde olduğu gibi temel gıda maddelerinden olan ve kahvaltının vazgeçilmezi zeytinde de hile ve tağşişe baş vuruyor. Siz değerli okuyucularımız için zeytinde yapılan yaygın hileleri derledik.
İnsanlar için sayısız faydası olan helal ve temiz gıda maddelerinden birisi de zeytindir. Fakat günümüzde gözünü para hırsı bürüyenler her şeyde olduğu gibi zeytinde de hileye başvuruyorlar. Bu haberimizde siz değerli okuyucularımız için zeytinde yapılan yaygın hileleri işledik.
Zeytinde nasıl hile yapılıyor, bir göz atalım:
– Zeytindeki en yaygın hile, sağlam zeytin ile bozuk zeytin karıştırılmasıdır. Uzmanlar, zeytinlerin arasında yüz 5 den fazla çok yumuşak zeytin var ise zeytinin karıştırıldığını söylüyor.
– Zeytin çekirdeği siyah olmamalı gibi bir inanış olsa da bu doğru değildir. Zeytin dalında ne kadar çok olgunlaşırsa veya zeytin olgunlaştırıldıktan sonra ne kadar çok stokta kalırsa, zeytinin etindeki siyah renk pigmentleri çekirdeği o kadar çok karartır.
-Hilesiz salamura yapılan zeytinler altı ay hatta bir yıl havuzlarda bekletilir ve bu zeytinler pazara sevk edildiğinde hepsi aynı renkte değildir. Doğal, tuzlu su ortamında olgunlaştırılan bu zeytinlerin bazısı koyu siyah renkteyken bazıları daha açık siyah renk tonlarında olur.
Hileli salamurada ise zehirli tekstil boyası ve demir oksit kullanılıyor. Bu tür zeytinlerde pas tadı alırsınız. Bu zeytinlerin tamamı simsiyahtır. Oysaki Zeytin meyvesi ağaçtan toplandığında hepsi aynı renk değildir. Toplanan zeytin tanelerinin bazıları kararmıştır, bazıları henüz kararmamıştır.
Dalından toplanan zeytin acı olduğu için yenmez. Bunlar havuzlarda tuzlu salamura suyu içinde bekletilerek olgunlaştırıldıktan sonra yenebilir. İşte bu şekilde zeytini, zehirli tekstil boyası ile veya demir sülfat gübresi ile karartıp satıyorlar. ‘Kararsın, parlasın’ diye zeytin havuzuna atılan demir parçaları insan sağlığına ciddi zararlar verebiliyor.
-Tüketiciyi bekleyen bir başka tehlike ise antibiyotik! Havuzda tuzlu suda olgunlaşıp pazara gönderilmek üzere 18 kiloluk tenekelere konan zeytinlerin bozulmaması için pastörize edilmesi gerekiyor. Ama firmaların çoğunda pastörizasyon işlemi yapacak cihazlar yok. Bu nedenle pazara gönderilen zeytinlerin çabuk bozulmaması, raf ömrünün uzaması için, tenekelerin içine antibiyotik atılıyor. Böylece hiçbir şeyden haberi olmayan tüketici, zeytin yedikçe vücuduna antibiyotik yüklendiğini fark etmiyor bile.
-İznik ve Gemlik yöresinde üretilen kalitesi yüksek Gemlik tipi zeytinin içerisine başka yörenin zeytininin karıştırılması en çok başvurulan bir yöntemdir. Bazılarının kabukları ince bazıların ki kalın ise, bazılarının çekirdekleri büyük bazılarının ki küçük ise karıştırılmış olma ihtimali vardır. Fakat, tüm bunlar zeytinin kasıtlı olarak karıştırıldığı anlamına gelemez. Çünkü aynı zeytinlik içerisinde farklı yıllarda dikilen ağaçların bile zeytin özellikleri birbirine uymayabilir. Bu konuda dikkat edilmesi gereken yegane unsur tat ve zeytinlerin tamamının standart kalitede olmasıdır.
Özetleyelim:
Zeytin ve yağında hile yapılıyor. Zeytinyağının içine katılan yağlar sağlığa zararlı olduğu kadar anlaşılamıyor. Bu yağlar artık altın fiyatına müşteri buluyor. Bu konuda devletin ağırlığını koyması ve hileli ürünlerin satışına izin vermemesi gerekiyor.
Bir yanıt yazın