Kondratiyev Dalgaları ve küresel kriz

Değerli Dostlarımız,

II. Dünya Savaşından süper devlet olarak çıkmanın verdiği güçle küresel ölçekte; sermayenin serbest dolaşımı ve uluslararası ticaretin önündeki tüm engellerin kaldırılması esasına dayanan “kurallara dayalı düzen” kuran Amerika, savunduğu bu liberal ekonomik sisteme aykırı şekilde, gerileyen sanayi üretimine paralel olarak dünya ticaretindeki payında da yaşanan azalma nedeniyle, özellikle Çin’in artan sanayi üretimi karşısında, ekonomide korumacılığa yönelmiş ve Trump döneminde Çin’e karşı başlatılan ticaret savaşına önemli bir halka ekleyerek Çin’den yapılan; çelik ve aluminyum ürünlerine %25, yarı iletkenlere %50, elektrikli araçlara %100, Piller, Pil Bileşenleri ve Parçaları ile Kritik Mineraller’ %25, güneş pillerine %50, liman vinçlerine %25 ve tıbbi ürünlere %25 gümrük vergisi koymuştur.

Alınan bu korumacı önlemler ABD ekonomisinin çıkmazda olduğunun açık bir kanıtıdır. Konuyla bağlantılı olarak geçmiş yıllarda kapitalizmin döngüsel krizleri hakkında yazmış olduğum “Kondratiyev Dalgaları ve küresel kriz” başlıklı makalemi bilgilerinize sunarım.

Saygılarımla,

Haluk Dural

Milli Merkez Genel Sekreteri

* * *

https://www.academia.edu/38523415/Kondratiyev_Dalgalar%C4%B1_ve_k%C3%BCresel_kriz

Kondratiyev Dalgaları ve küresel kriz

Haluk Dural

DPT eski Uzmanı

12.07.2009

Geçtiğimiz 18 Haziran (2009) günü DEİK/Türk-Avrasya İş Konseyleri ve İstanbul Bilgi Üniversitesi Ekonomi Bölümü işbirliğinde düzenlenen konferansa konuşmacı olarak katılan Kırgızistan’ın ilk Cumhurbaşkanı ve Rusya Bilimler Akademisi üyesi Prof. Dr. Askar Akayev “Küresel Krizin Çıkış Nedenleri, Gelişimi, Dünyaya ve Avrasya Bölgesine Yansımaları” başlıklı bir tebliğ sunmuştur. Akayev tebliğinde, 1938 yılında öldürülen ve Batıda çok tanınmayan Rus iktisatçı Nikolay D. Kontratiyev’in geliştirdiği, kapitalist ekonomilerde her yüz yıllık dönemde yaklaşık iki kez ortaya çıkan, uzun dönemli ekonomik gelişme döngülerinden bahsetmiştir.

Akayev, Kondratiyev Dalgaları denen bu 45-60 yıllık periyotlara sahip döngülerin beşincisinde, kapitalist ekonomilerde refah seviyesinin zirvesine 2000’li yıllarda erişildiğini, şu anda yaşanmakta olan krizin, döngünün çöküş (depresyon) aşamasında olduğunu ve krizin yaklaşık 2018-2020 yıllarından itibaren görülecek gelişme, toparlanma ile altıncı büyük döngüye girileceğini ifade etmiştir.

Kondratiyev Dalgaları

Dinamik ekonomi teorisinin öncülerinden, 1892-1938 yılları arasında yaşamış olan Rus ekonomisti Nikolay Dimitriyeviç Kondratiyev[[1]], ilk dönemlerinden itibaren ayrıntılı olarak incelediği batı kapitalist sisteminde yaşanan krizlerin istatistik analizlerini yaparak oluşturduğu bir matematik modelle, kapitalizmin 45-60 yılda bir tekrarlanan döngüsel büyük krizler yaşadığını belirlemiştir. Bugün “Kondratiyev Dalgaları” olarak anılan bu yaklaşım, yanılmaz bir araştırma göstergesidir, halen pekçok hükümet tarafından görmezden gelinir. Ancak bu teorinin matematik ve tarihle kanıtlandığı bir küçük gerçek olarak gösterilir[[2]].


Konratiyev’e göre her döngünün bir yükseliş ve düşüş fazı vardır. Kendisinden sonra K-döngüsü diye isimlendirilen döngülerin iç dinamiği ve dalgalanma ilkeleri, kapitalist ekonominin gelişimindeki anahtar olan sermayenin devalüasyonu ve birikim, yoğunlaşma, dağılım mekanizmaları üzerine oturur.

Değerli Dostlarımız, - Kondratiyev donguleri

Şekil-1 : Kondratiyev döngüleri

45-60 yıllık periyotlarla tekrarlanan her bir döngü refah (prosperity), durgunluk (recession), çöküş (depression), gelişim (improvement) gibi ara fazlardan oluşmakta ve kapitalist üretim ilişkileri varlığını sürdürdüğü müddetçe, tekrarlanmaya devam edecektir. Ancak, her yeni döngü, bir öncekinin birikimleri üzerine inşaa edilmekle beraber, her yeni döngüde Şekil-1’de görüldüğü üzere, üretim güçlerinin gelişimi yeni bir seviyeye yükseldiğinden ve yeni tarihi şartlar oluştuğu için tekrarlanan K-döngüleri birbirinden farklıdır[[3]].

Kondratiyev, sağlığında ancak iki buçuk büyük döngüyü irdeleyebilmiş olmasına rağmen, raporunu yazdığı 1926 yılında henüz üçüncü döngünün çöküş evresi başlamamışken, teorisi 1929 buhranını işaret etmekteydi. Buna göre:

1.    Döngü :   Yükselme evresi (1780-1790)’den (1810-1817)’ye kadar.                 Düşüş evresi (1810-1817)’den (1844-1896)’ya kadar.

2.    Döngü :   Yükselme evresi (1844-1851)’den (1870-1875)’e kadar.

             Düşüş evresi (1870-1875)’den (1890-1896)’ya kadar.

3.    Döngü :   Yükselme evresi (1890-1896)’dan (1914-1920)’ye kadar.

Nikolay Kondratiyev, 1928’de araştırma enstitüsündeki yönetici görevinden alındı, 1930’da “anti-Sovyet eylemleri” nedeniyle tutuklandı ve 1938’de idam edildi. Ortodoks Marksistler, tarihi tekyönlü bir doğrusal süreç olarak anlayıp, kapitalizmin çöküşü için “gelecek gün” tahmini yaparken, Kondratiyev’in kapitalist düzenin tedrici gelişim teorisini tehlikeli bir sapkınlık olarak algıladılar. Onun, ekonomideki düzenli daralmaya getirdiği izahı, beş yıllık NEP (Yeni Kalkın Planı) planının sabotajı şeklinde eleştirdiler. Böylece Kondratiyev’in bilimsel mirası yaklaşık 60 sene unutuldu. 1984 yılında, ekonomik tahminlerle uğraşan dünyaca tanınmış bilim adamı ekonomist Stanislav Mençikov, Birleşmiş Milletler himayesinde, arkadaşı John Kenneth Gabraith ile beraber “Communist” dergisinde Kondratiyev’in adını yeniden duyurdular.

Kondratiyev döngüsü 1929 Büyük Buhranını tam olarak açıklamasına karşın, daha sonraki döngüler konusunda araştırmacılar, reel sektörcüler ve malî piyasacılar gibi başlıca iki guruba ayrılmıştır.

Birinci grup analizlerini başlıca; üretim miktarı, istihdamın dinamiği, yatırımlar ve çeşitli yapısal oranlar gibi gerçek ekonomi endeksleri üzerine temellendirirler ve üçüncü döngünün düşüş evresinin II. Dünya Savaşının başında bittiğine inanırlar. Dördüncü döngünün yükselme evresi savaş sırasında başlar, 1960’ların ortalarına kadar devam eder. Amerikan dolarının krizi ve 1968-71’de Bretton-Woods sisteminin çökmesi düşüş evresine geçişin kritik noktası olup, 1970’lerin durgunluğuna (stagflasyon) ve petrol krizine karşılık gelir. Amerika’daki Reaganomics ve İngiltere’deki Thatcher politikası beşinci döngüye geçiş olarak belirlenip, bunun yükselme evresi 1980’ler ve 1990’ların yarısını kapsar.

Adet olduğu üzere, yükselme evresinin sonundaki doygunluk bölgesinde, reel sektörün kârlarının azalması ve bununla ilintili olarak malî spekülasyonlar için küresel sermaye akışları, önce 1990’ların sonunda hisse senedi ve 2000’lerin ilk yıllarında tutsat piyasalarında aşırı ısınmaya yolaçmıştır. Birinci guruptaki araştırmacılar, 1940’lardan beri bilimsel ve teknolojik gelişmelerdeki yoğunlaşmanın döngüleri sıkıştırdığını ve döngülerin dalga boyunun 45-60 yıldan, 40-45 yıla daraldığını ifade ederler. Bu durumda Kondratiyev kuralı devam ettirilirse:

3. Döngü :  Düşüş evresi (1914-1920)’den (1936-1940)’a kadar.

4. Döngü : Yükselme evresi (1936-1940)’dan (1966-1971)’e kadar.                 Düşüş evresi (1966-1971)’den (1980-1985)’e kadar.

5. Döngü : Yükselme evresi (1980-1985)’den (2000-2007)’ye kadar.               Düşüş evresi (2000-2007)’den (2015-2025)’e kadar (tahmin).

6. Döngü : Yükselme evresi (2015-23025)’den (2035-2045)’e kadar (tahmin).

İkinci grup araştırmacılar, hisse senetleri getirilerinin dinamiği ve hisse senedi borsalarının dinamiği gibi daha ziyade malî endekslere güvenerek üçüncü döngünün düşüş evresini II. Dünya Savaşı’nın tümüne ve savaş sonrasında 1949’a kadarki yeniden inşaa dönemine yayarlar. Yükselme evresinin tepe noktasını, birinci gruptakilere benzer şekilde, 1970’lerin başı olarak belirlerler. Ancak, bu zaman aralığındaki düşüşü, 21. Yüzyılın başına kadar sonlanacak bir platodaki “birincil durgunluk” (primary recession) olarak yorumlarlar. Bunun, daha önceki döngülerde sırasıyla 1816-1835, 1864-1874 ve 1921-1929 gibi hisse senedi piyasalarındaki al-yükselt-sat eğilimine karşılık geldiğini ifade ederler. İkinci grup araştırmacılar, ortalama döngüyü 50 yıl olarak öngörmekle beraber, son döngünün 60 yılı geçerek tuhaf şekilde uzadığını söylerler. 

Bu durumda Kondratiyev kuralı ikinci gurup için devam ettirilirse:

3. Döngü :  Düşüş evresi (1914-1920)’den 1949’a kadar.

4. Döngü : Yükselme evresi (1950-70)’lerden bir birincil durgunlukla beraber 1982’ye kadar sürer ve bunu 2000’lere kadar bir plato takibeder.

               Düşüş evresi ise 2000’lerin başından beri devam etmektedir.




Böylece, yaklaşımdaki önemli metodolojik farklılığa rağmen, her iki analist grubu da 2000’leri düşüşün başlangıcı olarak tanımlarlar.

Değerli Dostlarımız, - Kondratiyev Dalgalari kuresel ekonomi

Şekil-2: 1920 1940 1960 1980 için idealize edilmiş Kondratiyev Dalgaları[[4]]

Yıllık ortalamalar: Amerikan Toptan Eşya Fiyatları Endeksi 1967 = 100

Kapitalizmin krizi

Kondratiyev’in 60 yıldır Batılılar tarafından unutulup bugün hatırlanmasının çok önemli bir sebebi vardır. Kondratiyev, yapmış olduğu ayrıntılı çalışmalar sonunda, kapitalizmin krizlerinin tarihsel gelişimlerle birebir örtüştüğü ve kısa dönemli dalgalanmaların, büyük periyotlu döngülerin bileşenleri olduğu ve tekrarlanan döngüler nedeniyle krizlerin, kapitalist üretim sürecinin bünyesel bir hastalığı olduğunu kanıtlamıştır.

Günümüzdeki krizin, bu 5. K-döngüsünün bir evresi olduğu gerçeği karşısında, son 25 yıldır ekonomi bilimini baskılayan liberal parasalcıların, günümüzün krizini küresel ekonomideki geçici dalgalanmalar şeklindeki yorumları, sadece bir ekonomik cehaleti göstermektedir. Önceki K-döngüleri deneyimlerinden biliyoruz ki, liberal ekonomistlerin önerdiği geleneksel anti-kriz önlemleri sadece döngünün yükselme evresindeki, küresel ekonominin gelişerek ilerlemesinin arka planında yeralan geçici ve hafif durgunlukların yaşandığı gelişme döneminde etkili olabilir.

Aynı süreçleri 1970’lerin düşüş evresinde inceleyen Gerhard Mensch, ekonomik bünyenin tahrip olduğu şartlarda parasalcı yöntemler sorunun çözümünde etkisizdir. Kredi politikalarındaki kısıtlamalar kaçınılmaz olarak tüketici fiyatlarını fırlatırken, liberal karakterli politikalar spekülatif işlemlerin lehine çalışır. Çok doğaldır ki, Avrupa Merkez Bankasının seçtiği güclü sınırlayıcı yaklaşım, beş yıl önce enflasyon artışına yolaçarken, aynı politikanın etkileri bugün tam tersidir. Krizin hücuma kalktığı dönemde Avrupa’da enflasyonun % 2’yi geçmediği halde, bugün Avrupa Merkez Bankası tarafından uygulanan yüksek reeskont faizlerine rağmen enflasyon dibe vurmuştur. Bu arada, ABD’de geçen döneme kadar uygulanan liberal politikalar, hisse senedi piyasasındaki spekülasyonu güclendirmiş ve hayalî sermayenin şişmesine yolaçmış; gayrımenkul, altın, petrol ve gıda gibi çok pazarlanan emtianın fiyatlarındaki spekülatif artışları canlandırmıştır. Fiyatlardaki bu artışın, tüketici talebinin doygunluğu ve üretim miktarlarıyla hiçbir alakası yoktur[[5]].  

ABD ve Avrupa Merkez Bankalarınca gösterilen tüm gayrete rağmen pozitif bir değişmeye ulaşılamamıştır. Küresel ekonomi, kaçınılmaz ve uzun bir durgunluk döneminde büyük bir devalüasyonla aşırı birikmiş sermayeyi defedeceği bir yeniden yapılanma döneminden geçecektir. Parasal sermayenin devalüasyonu, bir dizi malî kırılmalardan geçerken, 1920-1930 ve 1970’lerde olduğu gibi, Amerikan dolarında üçüncü bir büyük kırılmayı tetikleyecektir. Böylece, küresel ekonomi pek çok kere çalkalanmaya devam ederken, mevcut kriz önümüzdeki yıllarda gelişecek büyük olayların uyarıcısıdır. Küresel ekonomi, 2012-2015 yıllarında beşinci K-döngüsünün düşüş evresinin en düşük noktasına ulaşacaktır[[6]].

Sonuç

1980’lerden sonra ABD’nin talimatları doğrultusunda, ülkeyi yöneten iktidarlar tarafından batının kapitalist sisteminin açık pazarı haline getirilen ve millî devleti zayıflatılarak direnci kırılan Türkiye, ulusal çıkarları savunmayan yönetimlerce taammüden içine düşürüldüğü ağır dış ve iç borç yükü altındayken küresel krizin altında ezilecektir. Bu durumdan tek çıkış yolu, acilen batı bağımlısı siyasetlerin tasfiyesiyle, gecikmeksizin bir Millî Hükümet kurmaktır.

*  *  *


[[1]] : Nikolai Dmitriyevich Kondratiev (İngilizcesi Kondratieff)  (4 Mart 1892 – 17 Eylül 1938) Sovyetler Birliği’ndeki  Yeni Ekonomi Politikası – NEP’i öneren ekonomistlerdendir.

Batı kapitalist ekonomilerinin yükselme ve müteakip çöküş evreleri olan 50-60 yıllık döngüleri olduğu teorisini önermiştir. Bu döngüler daha sonra “Kondratiyev Dalgaları” diye isimlendirilmiştir.

Nikolai Dimitrievich Kondratiev 4 Mart 1892 tarihinde Moskova’nın kuzeyindeki Kostroma ilinde bir köylü ailesinin çocuğu olarak dünyaya gelmiştir. Ekim Devrimi öncesinde St. Petersburg üniversitesinde Mikhail Tugan Baranovski’nin öğrencisi olmuştur. Sosyalist Devrimci Parti üyesi olan Kondratiyev, profesyonel çalışmalara ziraî ekonomi ve istatistik ve gıda temini sorunları konusunda başlamıştır. Henüz 25 yaşındayken 5 Ekim 1917’de Alexander Kerensky hükümetinde birkaç günlüğüne Tedarik Bakanı olarak atanmıştır.

Devrim sonrasında, dikkatini akademik araştırmalara teksif etmiştir. 1919’da St. Petersburg Ziraat Fakültesine öğretim görevlisi olarak atanmış ve Ekim 1920’de Moskova’da Kriz Enstitüsünü kurmuştur.

1923’de, Kondratiev “Makas Krizi” tartışmalarına karışmıştır. 1923-5 yıllarında, Sovyet tarımının geliştirilmesi için hazırlanan beş-yıllık plan çalışmalarına katılmıştır. 1924 yılında, kendisine ait büyük döngüler teorinin ilk denemelerini sunduğu kitabının basılmasından sonra, İngiltere, Almanya, Kanada ve ABD’ye seyahatler yaparak, çeşitli üniversiteleri ziyaret etmiştir.

Yeni Ekonomi Politikası-NEP’i önerenlerden olan Kondratiyev, ağır endüstrinin geliştirilmesine karşı, tarımsal ve tüketim malları üretimine öncelik verilmesi gibi bir stratejik seçenek önermiştir. Kondratiyev’in ekonomi politikalarındaki etkisi 1925’de kesilmiş, 1926’da iyice azalmış ve 1927’de tümüyle bitmiştir.

[[2]] : http://www.wisebynature.com/contact4life/files/CONTACT_-_June.pdf, C.E. Chaffin, D.D.

[[3]] : Nikolai Kondratiev’s “Long Wave”: The Mirror of the Global Economic Crisis, The Global Economy is Facing a “Long Wave” Recession, Alexander Aivazov and Andrey Kobyakov, Global Research, November 27, 2008

[[4]] : http://www.angelfire.com/or/truthfinder/index22.html

[[5]] : A.g.y. Alexander Aivazov

[[6]] : A.g.y. Alexander Aivazov


Yazıları posta kutunda oku


“Kondratiyev Dalgaları ve küresel kriz” için bir yanıt

  1. Doğrusal olmayan metodlarla kalkınmayı pozitif kılacak dalga modeli mümkündür. Aksi düşünceden dolayıdırki klasik dalga modellerinde hata sapması artmaktadır.

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir