Turizmci Recep Yavuz’a göre, bir ay sonra başlayacak Avrupa Futbol Şampiyonası, Almanya’nın turizm sektöründe büyük bir hareketlilik yaratacak. Bu etkinlik tatil için Türkiye’ye gelecek olan Alman turistleri etkiler mi? Bir futbol turnuvasını turizmi nasıl ayağa kaldırır? Bütün bunların yanıtını ve diğer gelişmeleri turizmci Recep Yavuz’dan alacağız.
Almanya Türkiye için çok önemli. Bu nedenle buradaki en küçük bir hareketlilik bizi olumlu ya da olumsuz etkileyebilir.
2006 Dünya Kupası’nda elde edilen olumlu deneyimlerden güç alan Almanya, bu kez de Avrupa’nın dört bir yanından gelecek yüz binlerce futbol severi ağırlamaya hazırlanıyor. Özellikle Berlin, Hamburg ve Münih gibi büyük şehirlerde otellerde doluluk oranlarının tavan yapması bekleniyor. Yavuz, turnuvanın Almanya’nın turizm gelirlerine önemli bir katkı sağlayacağını ve uluslararası alanda ülkenin imajını güçlendireceğini vurguluyor. Almanya Avrupa Futbol Şampiyonası
Recep Yavuz’dan Avrupa Futbol Şampiyonası Öncesi Almanya Turizm Değerlendirmesi
Turizmci Recep Yavuz, kendi blogunda paylaştığı yazıda, bir ay sonra Almanya’da başlayacak Avrupa Futbol Şampiyonası’nın turizm sektörü üzerindeki olumlu etkilerini ele aldı. Yavuz, 2006 Dünya Kupası’nın ardından Almanya’nın turizmdeki başarılı performansını sürdürmeyi hedeflediğini belirtti. Şampiyona süresince, özellikle Berlin, Hamburg ve Münih gibi ana şehirlerde otellerin doluluk oranlarının çok yüksek olacağını ve bu durumun turizm gelirlerine büyük katkı sağlayacağını vurguladı. Ayrıca, etkinliklerin ve maçların düzenleneceği şehirlerdeki ekonomik canlanmanın yanı sıra, Almanya’nın uluslararası imajına da olumlu yansıyacağını ifade etti. Yavuz, turnuvanın sadece bir spor etkinliği olmadığını, aynı zamanda kültürel ve sosyal etkileşimler için de büyük bir fırsat sunduğunu ekledi. İşte o yazı…
Bir ay sonra Avrupa Futbol Şampiyonası Almanya’da başlıyor. 2006 yılında Dünya Futbol Şampiyonasına başarılı bir şekilde ev sahipliği yapan ülkeyi şimdiden bunun heyecanı sardı.
14 Haziran-14 Temmuz arasındaki turnuvaya 24 ülke katılıyor. 22 günde 51 maç yapılacak. Özellikle Berlin, Hamburg, Leipzig, Köln, Dortmund, Gelsenkirchen, Düsseldorf, Stuttgart, Frankfurt ve Münih şehirleri futbolla şenlenecek.
Turnuvayı 650 bini yurt dışından olmak üzere 2,7 milyon seyirci tribünde, 7 milyon kişi ise şehirlerin bir çok alanlarına kurulacak dev ekranlarda izleyecek. Yarım milyonda fazla misafir takımlarının maçlarına göre bir haftadan bir aya kadar otellerde konaklayacak.
Alman Turizm Merkezi yetkilileri (DZT) turnuvanın turizme konaklama ve in-coming alanlarında %4 ilave katkı sağlayacağını tahmin ediyor. Özellikle maçların yapılacağı şehirlerde oteller en iyi haziran – temmuz doluluğunu bekliyorlar. Leipzig ‘teki 18 otelin hepsi aylar öncesinden doldu bile.
6 maçın oynanacağı Berlin, yüz farklı etkinlikle futbol şampiyonasını bir tanıtım şenliğine dönüştürmeyi planlıyor. Şehrin simgesi Brandenburger kapısını dev bir futbol kalesine çevirerek etrafını 24 bin metrekarelik suni çim ile kaplayacaklar.
Hollanda, Avusturya, Hırvatistan ve İspanya maçlarını Berlin’de oynayacak. Yeteri kadar otel kapasitesi olmakla birlikte günler yaklaştıkça otellerde yer bulmanın zor olacağını belirten Berlin Otel ve Gastronomi Derneği Başkanı Thomas Lengfelder, otel fiyatlarının hafta sonuna denk gelen maçlarda şimdiden 5 kat arttığını belirtti. Örneğin ortalama fiyatı 70 € olan bir 3 yıldızlı otel çeyrek finalin oynanacağı 6-7 temmuz günlerinde iki gecelik 869 € dan satışa çıkarıldı. Türkiye’nin de bir maçını oynayacağı Hamburg’da toplam 5 maç yapılacak. Oteller henüz tam dolmadı.
Genellikle statlara yakın oteller tercih ediliyor ve arama motorlarında en çok stada yakın oteller sorgulanıyor.
Çeşitli etkinlikler, turlar, organizasyonlar ile maçlara gelen insanların güzel zaman geçirmeleri için çalışmalar devam ediyor. Kafe ve Restoranlar, dekorlarını ve menülerini Avrupa Şampiyonasına göre yeniden düzenliyorlar.
Bütün bunların yanı sıra Almanya 2006 Dünya kupasında yakaladığı olumlu imajını 2024 Avrupa şampiyonasında sürdürmek istiyor. Bu organizasyonun önemli bir tanıtım faaliyeti olduğuna biliyor ve bu fırsatın çok iyi değerlendirilmesi gerektiğine inanıyorlar. 2006 Dünya Şampiyonası sonrasında iyi bir sınav vermiş ve dünya kamuoyunun takdirini kazanmışlardı. Hatta turnuva ertesinde imaja yönelik İphos anketinde Almanya dünya sıralamasında birinci olmuş ve o günden beri ilk üçteki yerini korumuştu.
Almanya, Avrupa şampiyonasının sadece maçlardan oluşmadığını bu etkinliğin dünyanın bir çok ülkesinden insanların bir araya gelerek etkileşimde bulunacakları bilinci ile ziyaretçilerin kendilerini mutlu ve güvende hissedip doyasıya eğlenerek, kutlamalar yapabilecekleri ortamlar yaratmaya çalışıyor.
Ülkemize Alman turist ziyareti pandemiden sonra her yıl artarak ilerliyor. Hatta Turizmciler 2024 te buna dair yeni bir rekor bekliyorlar. Bununla birlikte şampiyona nedeni ile ülkesinde kalıp , tatile çıkmayacak turistlerin hesabı da yapılıyor. Acaba bir aylık turnuva yurt dışına gidenleri tatilinden alıkoyar mı?
Bunun turizm faaliyetine kayda değer bir olumsuzluk yaratacağını pek düşünmüyorum. Maçlar yüzünden tatilini öteleyenler bile, turnuva biter bitmez kendilerini denizin sularına bırakmayı hayal ediyorlar. Temmuz ortasından itibaren Almanya’dan güneye akın yoğunlaşacaktır. İzleyin…
Bir de kalabalıktan kaçıp dinlenmeyi tercih eden bir kitle var ki, onlar için en doğru zaman şampiyona esnasındaki bir ay.
Eminim otellerimiz, kafelerimiz, restoranlarımız şampiyona için hazırlıklarını yapıp organizasyonu bir şenlik ortamına dönüştürürler. Bütün dünyanın ekranlara kilitlendiği haziran -temmuz akşamları bizde de coşkulu bir şekilde takip edilecek. ‘Gündüz sahil, akşam dev ekranda maç’ turistin güncesi bu olacak.
Biraz kıskanarak yazdım, zira böyle bir etkinliği kendi ülkemde yaşamayı çok isterdim.
Bizim de bir gün bir Dünya ya da Avrupa şampiyonasına ev sahipliği yapacağını hayal ettim durdum. 2032 Avrupa Şampiyonasını İtalya ile birlikte yapacağız. Açılışı kapkaranlık stadın ortasında, bembeyaz kıyafetleri içinde dervişlerle yapıp, ardından Tarkan ile seyircileri coşturup maçlara hazırlamayı düşündüm. Dünyaya tribün koreografisini öğreten ülke olarak tribün şovlarını düşünemiyorum bile.
Bu tarz etkinlikler spor müsabakaları olduğu kadar, ülke tanıtımına önemli katkı sağlayan çok önemli turistik faaliyetler. Turizmde dünya dördüncüsü olarak, biz de bu organizasyonları hak etmiyor muyuz?
Statlarımız, otellerimiz daha da eskimeden, yollarımız aşınmadan ve biz bu dünyadan göçüp gitmeden bir de Dünya Şampiyonası yaşasaydık ne iyi olurdu…”