Şu konu önemli:
Türkiye’nin gelişimine ve kalkınmasına en büyük destek turizm gelirleri ile şekilleniyor. Bu nedenle turizmde yenilikler ve tanıtım konusu ağırlık kazanıyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB) bir hedef koydu: Turizmin 81 ile yayılması için büyük bir proje hayata geçirilecek.
Şu konunun altı çiziliyor:
Turizmde ana hedef, rakiplerimizden daha iyi durumda olabilmek. Turizmi mümkün olduğu kadar deniz kum güneş sezonunun dışında kalan aylara da taşımak. Bunun için yeni projeler oluşturuluyor.
Türkiye Seyahat Acentaları Birliği (TÜRSAB), Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan’ın ortaya koyduğu “Türkiye Yüzyılı” vizyonu doğrultusunda ilerlemek ve ülke turizmine katkı sağlamak amacıyla yeni bir proje hayata geçiriyor.
Proje ile turizmin 12 aya ve yurt geneline yayılması amaçlanırken; TÜRSAB Yönetim Kurulu Başkanı Firuz Bağlıkaya, tanıtım ve pazarlamada çok daha iyisini yapmak için hem ürün olarak hem de insan kaynağı olarak Türkiye’nin büyük bir potansiyele sahip olduğunu kaydetti.
Bağlıkaya, “Turizmin doğal artışına bakarak kendi rekorlarımızı kırmak bizim için yeterli değil. Mesele zaman içinde sadece kendi yaptığımızın daha iyisini yapmak değil, rakiplerimizin yaptıklarından daha iyisini yapmaktır” dedi.
Turizmde bayrağı daha yukarılara çıkarmak için yeni bir çalışma planı başlatacaklarını duyuran Bağlıkaya, “Son 20 yılda ülkemiz, gelişme ve kalkınma kapsamında çok önemli adımlar attı. Yapılan çalışmalar sonrası tüm sektörler bu gelişmeden payını aldı. Bugüne kadar olduğu gibi bundan sonra da bu gelişme ve kalkınmaya sektör olarak en büyük katkıyı sunma arzusundayız. Ekonomiyle ilgili ne tür sorunlarla karşı karşıya olduğumuzun farkındayız. Bu sorunları aşmak için elimizdeki en güçlü enstrümanlardan birisi turizm” ifadelerini kullandı.
Bağlıkaya, konu ile ilgili şu açıklada bulundu:
“Turizm, ekonomimize net döviz katkısı, 50’den fazla sektöre kaynak sağlaması, yarattığı istihdam ile turizm vatandaşımız için doğrudan gelir kaynağıdır” diyerek, turizmde rekabetin çok keskin olduğuna ve ülkelerin turizm rakamlarını yükseltmek için yoğun çaba harcadığına vurgu yaptı. Ülke olarak turizmde birçok alanda büyük başarılara imza atıldığını ifade eden Bağlıkaya, “Turizmi 12 aya yaymak, turizmin tüm ülkeye dengeli biçimde dağılmasını sağlamak, yüksek gelirli turist oranını artırmak en büyük hedeflerimizin başında geliyor. Turizmde daha iyisini başarmak sadece Bakanlığımızın, turizmcilerin değil bu ülkede yaşayan herkesin sorumluluk yüklenmesi gereken bir meseledir. Turizm ülkemiz için vazgeçilmezdir. Yerel yönetimler, ticaret odaları, kalkınma ajansları, sivil toplum örgütleri, bölge halkı, tüm yerel unsurlar bu işin bir parçası olmak zorundadır.”
Tanıtım ve pazarlamada çok daha iyisini yapmak için hem ürün olarak hem de insan kaynağı olarak Türkiye’nin büyük bir potansiyele sahip olduğunu kaydeden Bağlıkaya, “Turizmin tüm dünyada konjonktüre veya trendlere bağlı, doğal artışına bakarak kendi rekorlarımızı kırıyor olmak bizim için yeterli değil. Mesele zaman içinde sadece kendi yaptığımızın daha iyisini yapmak değil, rakiplerimizin yaptıklarından daha iyisini yapmaktır” değerlendirmesinde bulundu.
Türkiye’nin rakiplerinden daha avantajlı bir konumda olduğunu, fakat ülkeye gelen turist sayısının mevcut potansiyelin çok altında olduğunu vurgulayan Bağlıkaya,’nın görüşleri şöyle:
“Dört mevsim sunulabilecek turizm ürününe sahibiz ancak turist aldığımız aylar belli aylarda sınırlı kalıyor. Ocak-Şubat-Mart ve Kasım-Aralık aylarında Türkiye’ye gelen ziyaretçi sayısı 14.5 milyon. Bu dönemde gelen turist toplam ziyaretçimizin yüzde 29’unu oluşturuyor. Aynı dönemde İspanya’ya 31.2 milyon kişi gidiyor. Toplam içindeki oranı ise yüzde yaklaşık %37. Hedefimiz turizmi mümkün olduğu kadar deniz kum güneş sezonunun dışında kalan aylara da taşımak. Ülkemize gelen turistin neredeyse yüzde 75’i altı aylık bölümde, yüzde 25’i diğer aylarda geliyor. Turizmde hedeflenenin aksine daha fazla yaz aylarına sıkışıyoruz. Hedefimiz turizmi mümkün olduğu kadar deniz, kum, güneş sezonunun dışında kalan aylara da taşımak olmalı.”Turizm Yüzyılı Projesi
Uzun yıllardır diğer bir hedefin ise turizmi ülkenin her yerine dengeli yayılmasını sağlamak olduğunu belirten Bağlıkaya; İstanbul, Antalya, Muğla ve İzmir’in yüzde 75’lik bir paya sahip olduğunu, gelen turistlerin sadece yüzde 25’inin kalan illere dağılım gösterdiğini söyledi.
Bağlıkaya, hedefin 5 şehre sıkışmış kapasiteyi ülkenin her köşesine yaymak olduğunu belirtti ve sözlerini şöyle tamamladı:
“Türkiye’nin; ucuz tatil yapılan, iyi tesisleri olan, iyi hizmet sunulan bir destinasyon olarak pazardaki konumunu koruyor. Halihazırda yaptıklarımızı tekrarlayarak 12 ay ve ülkeye yayılmış turizm hedefine ulaşmak, yüksek gelir grubundan turist sayısını artırmak mümkün değil. Tatil beldelerimizde 2 – 3 – 4’üncü sıra otel yaparak turist sayısını artırsak da turizmin bu gidişatından rakiplerimizin önüne geçecek kadar yüksek turizm geliri çıkmaz. Ağırlıklı olarak Akdeniz’deki tüm ülkelerin sunduğu deniz, sahiller, güneş ürünleriyle rekabet ediyoruz. Rekabet alanında tarihimizi, kültürümüzü ve üstün olduğumuz diğer turizm çeşitlerini öne çıkartmamız gerekiyor, fark yaratacağımız alanlara daha fazla ağırlık vermeliyiz.”