Sektörde iyi yetişmiş personel sıkıntısı çekiliyor. Bu sıkıntıyı gidermek isteyen turizmciler şimdi gözlerini yurt dışına dikti. Antalya turizminin geleceği için nitelikli personelin öneminin altı çiziliyor.
Ürün ve hizmet yağdıran bir sektör olduğunu söyleyen turizmciler “Kalite anlık değil, devamlı olarak sağlanması gereken bir olgu “diyorlar. Çoğu ülkede olmayan uygulamaların Antalya’daki otellerde uygulandığı da dile getiriliyor.
Uluslararası Turizm Gastronomisi Yatırımları ve Ağırlama Zirvesinde düzenlenen Antalya Otelciliğinde Sürdürülebilir Kalite Uygulamaları” başlıklı panelde konuşan Cornelia Diamond Golf & Resort Spa Genel Müdürü Zafer Alkaya turizm sektöründe yaşanan personel sıkıntısı nedeniyle yurt dışından personel almak zorunda olduklarını söyledi.
8-9 Mart tarihleri arasında NEST Congress & Exhibition Center’da düzenlenen IV. Uluslararası Turizm Gastronomisi Yatırımları ve Ağırlama Zirvesi FSUMMIT 2024, “Profit Chain” teması ile kapılarını açtı.
Turizm Yazarları ve Gazetecileri Derneği (TUYED) Başkanı ve Tourism Today Genel Yayın Yönetmeni Haluk Özsevim moderatörlüğünde düzenlenen “Antalya Otelciliğinde Sürdürülebilir Kalite Uygulamaları” başlıklı panelde Cornelia Diamond Golf & Resort Spa Genel Müdürü Zafer Alkaya, Ela Excellence Resort Belek Turizm Koordinatörü Korhan Alşan ve Calista Luxury Resort Genel Müdürü Ali Kızıldağ çok önemli açıklamalarda bulundu:
Kalitenin hem Türk turizmi hem de Antalya turizminin en önemli meselelerinden biri olduğunu vurgulayan Cornelia Diamond Golf & Resort Spa Genel Müdürü Zafer Alkaya, şunları söyledi:
“Kalite bizim olmazsa olmazımız. Nitelikli turizm Antalya turizminin geleceği bana göre. Her anlamda niteliği arttırmamız lazım. Bu artarken bizim nitelikli turist beklentimiz de artıyor. Bu iki beklenti birbirine uyum sağlarlarsa çok daha iyi bir turizm geleceğimiz olacak. Yenilikler, konseptleri güçlendirmek, misafire çok daha hizmete ve servise ulaşacağı ürünler sunmak çok önemli. Üst segment oteller bunu iyi bir şekilde gerçekleştiriyor. Belek’te yer alan üst segment otellerin dünya üzerindeki konumu da bu başarının bir kanıtı. Personel, hizmet ve kalite anlayışının en önemli parçasıdır. “Misafirden geri dönüşümün anahtarı personel. Personel için aynı tesisi tercih eden çok turistimiz var. Personelimizi hizmet kalitesi noktasında iyi donatmanız gerekiyor. Personel misafir odaklı olacak, meseleye misafir noktasından bakacak. Ne yazık ki, personel bulmakta, kendi insanlarımızı sektöre daha fazla adapte etmekte ve çekmekte zorlanıyoruz. Bunu için de takviye yapmak durumundayız. Yurt dışından personel almak zorundayız. Başka şansımız yok. Kaliteyi sürdürülebilir kılmak için de buna ihtiyacımız var. Ürün ve hizmet yağdıran bir sektörüz. Hizmet kalitesinde önemli bir noktaya geldik. Bu işi en doğru yapan ülkelerden biriyiz. Rakip ülkelerin marka ve markalaşma anlamında bizde önde olduğunu söyleyebiliriz ama hizmet kalitesi anlamında biz rakiplerin çok önündeyiz. Yüzde 40 gibi bir devamlı misafir profiline ulaşmış durumdayız. Çünkü turistler iyi hizmet aldıkları tesisleri ve bölgeleri tercih ediyor. Bu en büyük avantajımız ve bu avantajımızı en iyi şekilde kullanarak daha üst noktalara taşımalı ve kalıcı olmalıyız. Hızlı büyüme beraberinde bir takım sorunlar getiriyor. İnsan kaynağı, nitelikli turist bunlardan biri. Bu noktalarda başarıya ulaşmak için analizler yapılarak olduğumuz noktayı tespit ederek üzerine çalışmalar ve stratejiler yapılması gerekiyor. Kalite sizin anlık değil, devamlı olarak sağlamanız ve sürdürmeniz gereken bir olgu. Oteller kendini bu konuda çok geliştirdi. Hem personel hem de üst yönetim açısından. Artık neredeyse her otelde kalite departmanları var ve iyi işler yapıyorlar. “Sürdürülebilirlik 5 yıl önce hayatımıza net bir şekilde girdi, otelcilikte daha baskın bir hale geldi. Bu kavramın artık tüketicilere de ulaştığını biliyoruz. Hassasiyetleri artıyor. Bu hassasiyetler anketlere de yansıyor. Ek olarak hem satın alma hem de tatil esnasında otelinin, tur operatörünün sürdürülebilirlik uygulamalarını sorguluyor. Sürdürülebilirlik, işletme kalitesini artırıyor, satın almayı tetikliyor ve maliyeti azaltıyor. Bu faydalardan otelciler olarak istifade etmemiz gerekiyor. Hem maddi hem manevi hem de ticari açıdan. Dünyanın önemli bir konusunu burada konuşuyor olmak çok değerli. Sürdürülebilir politikaları en iyi şekilde uygulayan işletmeler ve destinasyonlar ön plana çıkacak. Çünkü insanoğlu her şeyi tükettiğini ve gelecek nesillere bir şey kalmayacağını fark etti. Hassasiyetler arttı. Bu nedenle sürdürülebilirliği kendi gündelik hayatlarına bile entegre ederek iyice benimsediler. Örneğin Hollandalılar uzak destinasyonları tercih etmiyor. Çünkü uçakları kullanmak istemiyorlar karbon salınımından kaynaklı. Otellerimizde bunu en iyi şekilde uygulamaya çalışıyoruz. Gerçekten dünyada çoğu ülkede olmayan uygulamaları biz otellerimizde uyguluyoruz. Kendimizi hiç hafife almayalım. Başarılı işler yapıyoruz.”
Yazıları posta kutunda oku