Peygamber sünneti, hadisi;
Şirk Dini?
Din; yalnızca ALLAH’ın!
(A’raf,3)”Rabbinizden size indirilen Kur’an’a uyun. Allah’ı bırakıp da kutsallık payesi verdiğiniz kişilerin peşinden gitmeyin. Ne kadar az öğüt alıyorsunuz!”
İnsanlığın en zorlu mücadelesini veren peygamberi, kutsallaştırıp;
Yaratıcısı ALLAH-TANRI’ya
ortak etmek elçiye, verdiği mücadeleye, aziz hatırasına İFTİRA!
ALLAH-TANRI’ya,
yarattığı kulu ve
seçtiği ve görevlendirdiği peygamberini, elçisini;
ortak etmek, yanına oturtmak,
KUR’AN’a ek kaynaklarla
şirk kapısı açmaksa,
TEK KUTSAL ALLAH-TANRI’ya
en büyük İFTİRA!
Ama maalesef ki, Hıristiyanların İsa Peygambere Allah’ın oğlu izafesi ile sınırı-haddi çok aşmaları gibi,
miraç? uydurmasında,
Muhammed Peygamberi de,
Allah ile pazarlık yaptıraracak kadar,
saygısızlığın son sınırı,
haddi insafsızca aşan
söylemlerle, uygulamalarla
ALLAH-TANRI’dan
daha üst konuma çıkarıyorlar?!!
(Sad,65)”Ey Muhammed! Ortak koşuculara de ki, ‘Ben sadece bir uyarıcıyım. Mutlak otorite olan tek Allah’tan başka ilah-tanrı yoktur.”
(En’am,51)”Allah’tan başka veli-koruyucu ve şefaatçi yoktur.”
(Hakka,44,45,46)”Eğer Peygamber kendi sözlerini Allah’ın Kur’an’ıyla eş tutmuş olsaydı, Biz peygamberi kıskıvrak yakalar. Sonra da onun can damarını keserdik.”
(Ahkaf,9)”De ki, ‘Ben, elçilerin ilki değilim, benden önce de birçok elçiler geldi. Ben, sadece bana vahyedilen Kur’an’a uyuyorum.’ ”
ALLAH tarafından
Peygamber yapılarak insanlığın
en üst mertebesine çıkarılan
aziz Peygamberi;
şirk dininin baş satıcısı Diyanet, Peygamber sünneti?,
Peygamber hadisi? iftiralarıyla
acımasızca, hiç zerre korkmadan,
her türlü din satışında kullanıyor.
Sadece ALLAH’a ait İslam’ı,
‘Ayetlerle İslam’ı;
peygambere izafe ederek, ‘hadislerle? İslam!’ adıyla
ciltler dolusu yayın çıkarıyor!
Ayrıca, (Tegabün,3)’de TANRI, sistemini HAK üzere kurduğunu Söylerken; bütün toplumun
HAK’ını gasbederek,
‘peygamber sünnetine? göre kılınır’ dedikleri namazları? için,
HAK’ka aykırı olarak
kamunun HAK’kını, gelirlerini
camilere, imamlara aktarıyor!
Üstüne bir de,
işgal ettikleri makama, ihanetini;
atalar kanı bedel kurulan ülkenin,
kurucularına, makamın HAK sahibi büyük deha Atatürk’e,
kimsesizlerin kimsesi Cumhuriyet’e
lânetler okuyarak,
hakaretler ederek yapıyor!
‘Câmi, imam, namaz’a inananlar, tüm ibadetlerinin finansmanını ceplerinden yapmak zorundalar, eğer gerçek inananlar iseler!??
Halk HAKkı yiyerek ibadet olur mu?!
Yüce Yaratıcı ALLAH’a bile,
yarattığı kulu, görevlendirdiği peygamberini, en büyük zulüm
olan şirk ile ortak ederek
İFTİRA edenlerden,
başka ne beklenir ki?!
(Nisa,48)”Allah’a ortak koşan, kuşkusuz, O’na çok büyük iftira etmiş olur.”
(Kehf,15)”Allah’a karşı yalan uydurandan-uydurduğu yalanı Allah’a isnat ederek iftira edenden daha zalim kim olabilir?”
(Zümer,32)”Allah adına yalan rivayetler uydurandan ve kendisine gelen Kur’an karşısında yalana sarılandan daha zalim kim olabilir?”
KUR’AN; Yüceler Yücesi
Yaratıcı TANRI-ALLAH’a,
peygamberler dahi olsa
hiç kimsenin, hiçbir şeyin,
hiçbir zaman, hiçbir koşul,
hiçbir şartta ortak ol(a)mayacağının,
uyarıları ile dolu!
KUR’AN, Türkçe anlayarak okunsa, zihnimizde kayıtlı bilgiler hatırlanır, şirkin her türü açıkça görülür, uyanılır, özgür olunur, özgür kalınır; kula kulluktan,
maddeye kölelikten
insanlık kurtulur, özgürleşir!
Din satışı hızla yol alırken;
bilgisizlik, cehalet de diz boyu!
Toplumda yaşanan şeriat ve laik kavgasında ne YAZIK ki;
ne ‘şeriatçı?!’ denilen
kara cahil, kara yobazlar,
laikliğin anlamını biliyorlar,
ne de laik olduğunu iddia edenler;
esas YAZIK onlara,
‘şeriat’ın gerçekte
ne olduğunu biliyorlar?
Din satıcısı kapkara yobaz,
karanın da karası cahillerle;
‘şeriatçı’ diyerek, kızıp öfkelenerek
mücadele edilmez; bu yolun
çare olmadığı geldiğimiz noktada görülüyor olmalı!
Her bir koldan; tarikatı, cemaati, derneği, vakfı, diyaneti, sarıklı, sakallı, cüppelisi, radikali, ılımlısı,…, bölünerek çoğalıyor ve
durmaksızın çalışıyorlar!
Görüldüğü üzere kötülüğe de olsa çalışanlar kazanıyor!
YAZIK tertemiz tevhit dinine,
YAZIK tertemiz inanca,
YAZIK bilgi deposu KUR’AN’a,
VAH ki VAH ülkeme!!!