Avrupa’nın en iyi plajları…

Turizmde plajlar çok önemli. Güneş, deniz ve dinlenmeden yana olanlar için plajlar önem kazanıyor. Bu nedenle Avrupa’nın en iyi plajları belli oldu.

Türkiye’nin komşularında önemli ve kaliteli plajlar bulunuyor. Bugüne kadar kendilerini koruyabilen bu plajları ve ülkeleri bugünkü yazımızda sizlere sunuyoruz.

Avrupa sahillerinde popüler noktalar aşırı turizmin kurbanı olmuş durumda. Fakat yer kapma kavgası yaşanmayan daha sakin plajlar bulmak da mümkün.

Avrupa kıtası birbirinden güzel, kilometrelerce uzunlukta sahillere sahip. Fakat popüler noktalar aşırı turizmin kurbanı olmuş durumda. 

Hatta Marsilya ve Mallorca’nın ünlü plajlarında artık ziyaretçi sayısına sınırlama getiriliyor. 

Arnavutluk henüz Avrupa’nın ana turizm noktalarından bir haline gelmedi. Adriyatik ve İyon denizleri arasında uzanan ülkenin altın rengi kumlar ve çam ağaçları ile kaplı 450 kilometrelk sahili bulunuyor.

En iyi plajları ise Arnavutluk Rivierası olarak tanımlanan Vlore ve Ksamil arasında bulmak mümkün. 

Vlore’ye Tiran Uluslararası Havaalanından iki saatlik araba yolculuğuyla ulaşabilirsiniz. Sarande şehrine ise Yunanistan Corfu’dan feribotla ulaşmak mümkün.

Kruvaziyer turistleri ile dolu Dubrovnik’i pas geçin ve Hırvatistan’ın batısındaki Porec’i ziyaret edin. Taşlı yolları ve kiremit çatıları ile Porec’in tarihi merkezi Dubrovnik’e rakip olacak güzellikte.

UNESCO koruması altındaki 6’ncı yüzyıldan kalma Avrasya Bazilikası mutlaka ziyaret edilmesi gereken yerlerden. Sonrasında kısa bir tekne yolculuğu le Sveti Nikola adasında kum ve güneşe doyabilirsiniz.

Porec, Pula Havaalanından 40 dakika, İtalya Trieste’den 1 saat uzaklıkta.

Fransa’nın güneyindeki Montpellier şehri yakınlarında ülkenin en güzel plajlarından biri bulunuyor. Grau de Roi’daki Plage de l’Espiguette uzun ve bakir bir plaj deneyimi sunuyor.

Koruma altındaki sahilde inşaat yapılamıyor. Kare yapılı deniz feneri civarda görebileceğiniz tek yapı.

Montpellier Lyon’dan trenle 2 Paris’ten 6 saat uzaklıkta.

Eoli adaları Sicilya’nın kuzeyinde Tiren denizinde yer alıyor.

Vulcano adaları beyaz kumsalları ile değil siyah volkanik kumsalları ile biliniyor. Ama o da aynı nefes kesicilikte. 

Lipari adasında gün batımını izlemeden önce sıcak çamur banyosu yapabilirsiniz. 

Adalara Sicilya’dan feribotla ulaşılabiliyor.

İrlanda deniz tatili denince ilk akla gelen yerlerden olmayabilir ama Emerald Adası’nın sahil şeridi görülmeye değer yerlerden.

Donegal’deki Kinnagoe Koyu ise sahilin en güzel noktalarından biri. Ülkenin kuzey kısmında olması nedeniyle hava şartları ideal olmasa da nefes kesici güzellikteki sahiller bu açığı kapatmakta zorlanmıyor.

Kinnagoe Koyu Derri’den 1 saat, Belfast’tan 2 saat, Dublin’den 4 saat uzaklıkta.

Tuna Nehri’nin Karadeniz’le buluştuğu noktada sürekli değişen ve sadece teknelerle ulaşılabilen geniş bir bataklık bulunuyor. 

Avrupa’nın en büyük bataklık arazisi, vahşi doğa severler için ise tam bir cennet. Koruluk alanlardan gelen sarı çakalların ulumalarını dinlerken pelikanları, balıkçıları ve beyaz kuyruklu kartalları gözlemleyebilirsiniz.

Issız kanal ve geniş göletleri gezmek istemediğiniz zaman Sulina ve Sfantu Gheorge’deki beyaz kumsallarda dinlenebilirsiniz.

Tulcea şehrinden Sulina’ya feribot ve hızlı teknelerle ulaşabilirsiniz.

Slovenya’nın Adriyatik’teki küçük kıyısında yer alan Izola bir zamanlar Venedik’in idaresi altındaki bir adaydu.

Komşusu Piran’a göre daha sakin olan Izola’nın küçük balıkçı limanı ve dar sokakları masal diyarını andırıyor. Ayrıca yürüme mesafesinde taşlı ya da kumlu plajlara ulaşmak mümkün.

Izola, Trieste’den arabayla yarım Ljublana’dan 1 saat uzaklıkta.