Siz Cezayirliler, Fransa tarafından sömürgeleştirilmekten gurur duymalısınız.Guillaume Bigot,Fransız siyaset bilimcisi,10 Nisan 2021(*)
CEZAYİR’İN KAYNAKLARINI YAĞMALAYAN SÖMÜRGEN FRANSA,ÜLKENİN KAZIBİLİMSEL DEĞERLERİNİ DE YOK SAYMIŞ
Kazıbilimciler (arkeolog), sömürgen Fransa’nın Cezayir’in geçmiş ekinsel (kültür) birikimini gizlediğini, tahrif ettiğini tespit etmişler.
Şöyleki:
· Sömürgeciliği meşrulaştırmak için kazıbilimsel verileri tahrif etmişler.
· Sadece Roma kalıntılarını belgelendirmişler.
· Yerli tarihi kalıntıları ya Roma’ya ya da Araplara mal etmişler.
· Tüm sömürgeci devletler gibi Fransa’da sömürdüğü coğrafyalardaki halkların kimliklerini silmek ve ekinsel düzeylerini ilkel seviyeye indirgemek için bilimi kullanmış.
· 1830’da Cezayir’i işgal edip sömürgeleştiren Fransa, Osmanlı’dan kurtarmak için işgal ettiği yalanını halk içinde yaymış.
· Roma imparatorluğunun meşru mirasçısı ve kızı olarak gören Fransa Cezayir’i işgal ile atalarının mirasını kurtarmışmış.
· Sömürgeleştirdiği Cezayir topraklarına ilişkin yeni bir tarihsel çarpık yaklaşım başlatmış.
· Numidyan veya Pön (Kartaca, pünik) gibi tüm yerli kalıntıları Roma kalıntısı olarak tescil etmiş.
· Sözgelimi Coğrafi haritalar yapmakla görevlendirilen Kont Christian De Vigneral tarafından 1867’de yayınlanan “Cezayir’deki Roma kalıntıları” (les Ruines Romaines de l’Algérie” kitabında hiçbir yerel arkeolojik kalıntıya yer verilmemiş.
· Stephane Gsell’in “Cezayir Arkeoloji Atlası” (Atlas Archeologique d’Algerie) kitabında ise yalnızca “R.R.”(Roma Harabesi) ifadesi varmış. “R.N.” (Numid Harabesi)olarak tek bir satır yokmuş.
· Sömürgeciliğin 100. yılı bağlamında 1930 yılında yayımlanan “Tarih ve Cezayir Tarihi: 1830-1930” adlı yayında, Akdeniz’in güneyinde yaşayanların yönetme kabiliyetine sahip olmadıkları, bir medeniyet veya krallık yaratamayacakları belirtilerek sömürgeciliği savuna “doğal engellilik” teorisini ortaya atmış.
· Bilindiği gibi Fransa şimdilerde ise sömürgecilik döneminde Cezayir halkına karşı işlediği soykırımları, zorunlu sürgünleri inkar etmeye çalışıyor.
· Cezayirli kazıbilimciler Setif şehrinde “Ain El Hanech” kazı alanında kalıntılarda insanımsıların varlığının iki milyon yıldan daha eski bir zamana kadar uzandığını belgelermişler.
· Sirta (Cirta, Konstantin) şehri Nümidyen kalıntıları Roma öncesine tarihlendirilen kalıntılar barındırmaktaymış. Cicel (Jijel) şehri bir Fenike ticaret limanıdır.
· M.Ö. 5. yüzyılda inşa edilen İmadghassen’in Nümidyen anıt mezarı gibi yerel eski kalıntılar varlığını sürdürdüğünü tespit etmişler.
· Cezayirli arkeologlar yerel kalıntılara gerçek kimliklerini ve değerlerini kazandırmak için yoğun çalışmalarını sürdürüyorlar
Ekin: Kültür, Hars
(Bu yazı Dr.Halim Gençoğlu’nun Afrika’da Fransız Sömürgeciliği ve kazıbilimci Safiya Şerif’in Frans ,Cezayir’in devlet birikimini saklamış yazılarından özetlenmiştir.)
Bir yanıt yazın