Son yaşanan depremler olası Marmara depremini gündeme taşıyor. Deprem uzmanları İstanbul’daki binalara dikkat çekiyor. Hazırlıkların ve önlemlerin ivedilikle alınması gerektiğini hatırlatıyorlar. Beklenen depreme hazırlıklı olunmasının da altını çiziyorlar.
Deprem uzmanları İstanbul’da daha önceki depremlerde hasar gören ve oturulamayacak binaların boşaltılması gerektiğini belirtip kısa süre içinde depreme dayanıklı binalara ihtiyaç olduğunu söylüyorlar.
Deprem uzmanlarının ortak görüşü:
“Marmara’da deprem kaçınılmaz. Kenti ter etmek yerine güvenli binalarda oturun. Bu en olumlu yaklaşımdır. Marmara’nın güneyine de dikkat edilmeli. Marmara depreminin büyüğünü kuzey kolda bekliyoruz.”
Marmara Depremi hakkında dikkat çeken açıklamalar yapan Deprem uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy “Kaçmak göçmek yerine, bulunduğumuz yerde güvenli binalarda ve şehirlerde kalmak en olumlu yaklaşım olur” dedi.
Olası Marmara depreminde en fazla etkilenecek ilçeler hangileri? Deprem uzmanları bu konuda da bir çalışma yaptı.
Deprem uzmanı Prof. Dr. Şükrü Ersoy, “En fazla etkilenecek kısım kıyı kısımları. Bakın hem Anadolu Yakası’nda hem de Avrupa Yakası’nda Küçükçekmece ve Büyükçekmece koylarına kadar giden kısımlardaki koylar daha çok etkilenecek. İçeriye doğru gittikçe azalacak. En kuzeyde Sarıyer, Eyüp’ün kuzeyi, Arnavutköy’ün kuzeyi ve Çatalça’nın olduğu kısımlara doğru bu etki azalacak” dedi.
Ersoy, “Kaçmak göçmek yerine, bulunduğumuz yerde güvenli binalarda ve şehirlerde kalmak en olumlu yaklaşım olur” ifadelerini kullandı.
Ersoy konuşmasının devamında şunları aktardı,
“Depremin önceden tarihini söyleyemiyoruz. Peki nasıl söylüyoruz? Geçmişteki depremleri dikkate alarak bir periyot biçilebiliyor. Marmara Denizi’nin içerisinde en son 1766’da çifte deprem var. Bundan sonra 250 yıllık dönemin dolduğu ifade edilerek depremin çok yaklaştığı söylenebiliyor. Tarih vermemekle birlikte çok uzun bir periyot olmayacaktır. Yaklaşıyor demek doğru. Öncelikle bir yandan artçı depremler sürüyor. Artçı depremlerin sayısı da fazla. Mesela Malatya civarında 5 üzerinde deprem oldu. Bütün insanlar sokağa çıktı. Bu artçılar yaşanacak. Zaman zaman da artçıların büyüklükleri 5’e 6’ya kadar bile çıkabilir. Deprem aktivitesi sadece burayla sınırlı değil Türkiye’nin her yanına yayılmış durumda. Marmara depreminin büyüğünü kuzey kolda bekliyoruz, hep bunu konuşuyoruz ama Güney’de bir deprem aktivitesi başladı. Güney’in de çok masum olmadığını söyleyelim. Bu kol üzerinde de örnekler vermiştik. 1953’te Yenice Gönen depremi vardı. 1964’te Manyas depremi vardı. 1967 Adapazarı depremi gibi depremleri örnek olarak göstermiştik.”
Özetleyelim:
Depremleri ciddiye almak durumundayız. Görebildiğimiz kadarı ile gerekli önlemler geciktiriliyor. Bunun bedeli de çok ağır olur. Onlarca uzman uyarı üzerine uyarı yapıyor. Yaşanan son depremlerden ders almalıyız. Yıkıntının ve can kaybının çok olacağı da belirtiliyor.
İstanbul’un en büyük sorunu kentsel dönüşümdür. Kentsel dönüşüm konusu ağırdan alınıyor. Bir an önce kentsel dönüşümün gerçekleştirilmesi konusunda sürekli olarak uyarılar yapılıyor.