Zina; Nesep Sorunu?
KUR’AN!
Toplumsal çürümüşlüğün,
çöküşün ana sebeplerinden
biri zina!
Üstelik ‘imam-hoca nikâhı’
ile meşruluk kazandırılıyor!
İmam nikâhı(?);
artık iyice yozlaşmış,
iki şahitli ama
kaydı, belgesi olmayan,
hocalara(?) parası ödenen,
çok eşlilik, aldatmalar, gizli-saklı cinsel ilişkiler dinî kılıfı!
Kimsenin cinsel hayatı
kimseyi ilgilendirmez; tamam!
Burada sorun yok!
Evlilik birlikteliği içindeki
aldatma-zina da eşleri,
gönül(?) bağı olanları ilgilendirir.
Karışma hakkı yok.
Buna da tamam!
ANCAK…; bu saklı, gizli ilişkilerden doğan, nesep-soybağı karışan, gizlenen masum, tertemiz çocuklar
ve hakları ne olacak?
Yaşadıkları acıların, travmaların bedelini kim ödeyecek?
Soy bağını bilmeyenin, kardeşiyle, diğer bağı olanlarla cinsel birliktelik kurma olasılığına nasıl
engel olunacak?
(Nisa,23).ayet kesinlikle,
ensest-cinsel ilişki
kurulmayacak olanları
tek tek saymıştır ve
genellikle kan bağı olanlardır.
Belki de sakat, özürlü çocuklar, genetik bozukluklar nesep karışmasından!
Zina;
gizli saklı ilişkilerden doğup
çöplere atılan bebekler,
soybağının gizlenmesi,
nesep karışma vehameti
gibi doğurduğu büyük sorunlarla, insanlığın ahlâkî çürümüşlüğü!
Toplumsal kanayan yara!
Televizyon programları;
evliliğin ne olduğundan habersiz küçücük yaşlarında zorla ya da özendirilerek evlendirilen, zina ile nesebi karışık kontrolsüzce çocuklar yapan kadın, erkek ve
gerçek ana-babasını arayan
travmatik gençlerle dolu.
KUR’AN’ın, detay vermediği
ve iki farklı kavram olarak kullandığı, evlilik ve nikâh;
gerçek anlam boyutları için araştırılmalı!
Evlilik çok ağır bir sorumluluk!
Bu ağır sorumlulukta
tercih kadın ve erkeğin;
kendi özgür iradeleri ve
kendi özgür seçimleriyle ilgili! Tamamen unutturulan
evliliğin ağır sorumluluğu
toplumsal baskı kurumuna, gösteriş, israf törenine dönüşmüş durumda!
Tek önemli olan;
doğan çocuklar!
Gerçek ana-babalarının
kim olduğu!
ESAS olan, soybağının-nesebin, hakların korunması!
KUR’AN nedense*
hep kadın, kadının cinselliği, peygamber, peygamberin eşleri(?!), cinsel hayatı üzerinden değerlendirilmekte!
*Nedenseye bence cevap;
kadın düşmanı yobaz bu konuda çok başarılı. ‘KUR’AN ve kadın’ konusunda öyle bir önyargı zehri, dayatması oluşturmuş ki,
‘Önyargı yıkmak, atomu parçalamaktan zor!’ Einstein sözü bile yetersiz kalıyor! Eksik söylemiş; KUR’AN’ı anlamada, özellikle kadın konusunda yobazın oluşturduğu önyargısını yıkmak, imkansız!
Çözüm önerileri, tedbirler
bilgisine yazık edilerek;
‘kadın’ tartışması yüzünden
amacı saptırılan bir ayet daha!
(Bakara,282)ayet!
Borçlu-alacaklı ilişkisinin
iki şahitli, yazılı, belgeli gibi,
en ince ayrıntı-detaylı anlatımı
bir kenara bırakılıp
şahitlikte kadın sayısına indirgenip, hapsedilmiş.
TANRI; kadın-erkek ayırmıyor!
Ana kuralı söylemiş!
(Âli İmran,195)”Ben, sizden hiçbir çalışanın yaptığını boşa çıkarmam, ister erkek olsun, ister kadın olsun; hepiniz eşitsiniz-eşit hak ve sorumluluklara sahip kimselersiniz.”
Sonuçta;
zina konusunda,
TANRI SÖZÜ KUR’AN;
yine yapmış UYARI’ sını
asırlar öncesinden!
(İsra,32)”Zinaya yaklaşmayın-zinaya yol açacak yollardan uzak durun! Çünkü o, son derece çirkin-yüz kızartıcı-azgınca bir davranış-hayâsızlık-iğrenç bir iştir
ve çok kötü bir yoldur-ahlâksızlıktır.”