Necdet Buluz’un 2.12.2023 tarihli yazısı hakkında:
Dünyanın sonu geldiğinde ayakta kalabilecek 5 ülke…
Ünlü filozof Descartes der ki:
“Kesin olarak elde edebileceğimizi düşündüğümüz şeyi araştırmamız gerekir. Bilime ulaşmanın tek yolu budur”. “Tüm yöntem aklın birtakım gerçeklere varmak için çabasını yönlendirmek zorunda olduğu konuların sırasına ve konumuna dayanır. ”
„Dünyanın sonu…“ ile dünyanın yok olması kastediliyorsa. „ayakta kalabilecek 5 ülke…“ nerede ayakta kalacaklarmış?
Canlıların yok olması kastediliyorsa şunu sormak gerekir: Sayılan topraklar Yeni Zelanda, İzlanda, İngiltere, İrlanda ile Avustralya’nın Tazmanya eyaleti o zaman dünyanın neresinde olacaklar?
Yeryüzündeki kıtalar milyonlarca yıldır, özellikle batı ve kuzey istikametinde hareket halindedirler.)
Kıtaların kuzeye itilmesinden batı-doğu yönünde, Pirene’lerden (Íspanya) Alp dağları, Karadeniz ve Toros dağları, üzerinden Hindukuş ve Himalaya’ya (Hindistan) kadar uzanan sıradağ sistemi oluşmuştur. Örneğin Hindistan yarı-kıtası 70 milyon sene önce ekvatorun çok güneyinde iken bugün ekvatorun kuzeyinde itilmiştir. Kıtaların batıya itilmesinden de Kuzey Amerika’da Rocky Mountains ve Sierra dağları, Güney Amerikada And dağları oluşmuştur. Kaldı ki, gerek dünyanın kendi ekseni ve gerekse güneş etrafındaki dönüş hızları da yavaşlamakta, gün ve sene uzunlukları artmaktadır.)
Bu gibi iddialar bir düşünce veya araştırmanın sonucu değil, „düşünme“ kelimesinin anlamını bilmeyen bir takım kişilerin „hayal ürünleri“ olsa gerekir“.
Pozitif bilimlerde artan bir hızla ilerlemeler yaptığımız bir gerçek olmakla beraber, henüz Evren, kıyamet günü gibi konular hakkında gerekçeli kehânetlerde bulunabilmekten çok uzaktayız.
*) Cevat Kara: „Descartes Felsefesinde Yöntem, varlık ve Dil ilişkisi“ (Süleyman Demirel Üniversitesi, Yüksek lisans tezi)
**) Alfred Wegener: „The emergence of the continents and the oceans“
***) M. Y. Dedegil: „Gravitasyon“, Yeditepe Üniversite Yayınevi 2022