Antalya Rus turist açısından çok önemli bir turizm beldesi. Limak Turizm Grubu Başkanı Kaan Kavaloğlu yaptığı açıklama “Türkiyesiz, Antalya ’sız bir dünya turizmi olmaz” diyor. Grup olarak yatırımlara da hız vereceklerini söylüyor.
9 otel ve 6 bin 500’den fazla yatak kapasitesi bulunan Limak Turizm Grubu Başkanı Kaan Kavaloğlu, yeni yatırımlarla büyüme hızlarını da artıracaklarını söyledi. Grubun otellerinde yaklaşık 1 milyon 850 bin kişinin geceleme yaptığını anlatan Kavaloğlu, “Bu da bizim satış-pazarlama gücümüzü gösteriyor. Bu yıl 2019 kârlılıklarımızı geçeceğiz” ifadelerini kullandı.
Grup yakın zamanda toplam 500 milyon dolarlık yatırımla KKTC’de Bafra’da 1.000 yatak kapasiteli bir otel ve 18 delikli bir golf sahası ile Bodrum’da da 5 yıldızlı otel projesini hayata geçirecek.
Türkiye ve Antalya turizmine dair değerlendirmede bulunan Kavaloğlu, “Rusya’sız bir Türk turizmi bence düşünülemez. Sadece Rusya ile de bu iş olmaz. Batı Avrupa da olmalı.” İfadelerini kullandı.
Kavaloğlu’nun açıklamaları şunları söyledi: :
“Birkaç dönemdir şubat aylarını sevmiyorum. Pandemi şubattaydı, 2020-2021 pandemiyle geçti. 2022 Şubat’ta Rusya-Ukrayna savaşı başladı. Bunların hepsi de çok iyi gelen sezonların önündeydi. Son yaşadığımız 6 Şubat deprem felaketi, bizi derinden sarstı. Her şeyi bir kenara bırakıp Antalya’da depremzedelerin ağırlanmasıyla, geçici olarak konaklamalarıyla ilgilendik. Akdeniz Turistik Otelciler Birliği Başkanıyım hem kendi otellerimizde hem diğer otel gruplarıyla ağırlamak için çalışmalar yaptık. Çok duygu yüklü çok farklı bir dönemdi. İşte bu dönemde rezervasyon akışı durdu. İnsanlar depremle anılan bir yerde tatili düşünemedi. Hem yurt içi hem yurt dışı pazarda sistem durdu. Nisan ayı itibarıyla depremzedeler, uzun süre konaklayacakları yerlere transfer oldu. Bazıları evlerine geri döndü. Otellerimizde onları ağırlamak bizim için onurdu. Ülkemizin, insanımızın ne kadar büyük ve yürekli olduğunu orada gördük. Nisan itibarıyla kendi sistemimize geri döndük. Rezervasyonun gelmediği dönemleri çok hızlı aşmaya çalıştık. Düşünsenize Rusya ve Ukrayna, yani bizim 1 ve 3 numaralı turist kaynağımız hala savaşta ve üstelik sadece Rusya’nın 1 numaralı turizm destinasyonuyuz. İngiltere’nin 8 numaralı turizm destinasyonuyuz. Almanya’da ilk 5 içindeyiz. 2019’da Antalya’ya bize 5,5 milyon Rus turist gelirken İspanya’ya sadece 600 bin Rus turist gitti. Rusya’sız bir Türk turizmi bence düşünülemez. Sadece Rusya ile de bu iş olmaz. Batı Avrupa da olmalı. 2023’ü Antalya için konuşursak Batı Avrupa’da Almanya, Benelux, İngiltere artıda. İngiltere’den bu yıl 1,5 milyon turist gelecek. Almanya’dan gelen turist sayısı 3 milyonu geçecek. Dolayısıyla bu şekilde baktığınızda bir tek İskandinav ülkeleri ekside. Onun da siyasi olduğunu biliyoruz. Turizmle alakası yok..Yatak kapasitemizi 6 bin 500’ün üzerine taşıdık. Bodrum’daki otelimiz 450 yataklı olacak. Kıbrıs’ta yapacağımız otel de 1.000 yataklı olacak. 2025 ve 2026’da açacağız. 9 otelimiz var; 5’i resort otel, 4 otelimiz Antalya’da. Yakın zamanda KKTC’de Bafra’da 18 delikli bir golf sahası olan bir otel ve Bodrum’da da 5 yıldızlı bir otel yapacağız. Bunların toplam yatırım bütçesi, 500 milyon dolar olacak. Bodrum projesiyle lüks segmentte bugüne kadar Türkiye’ye gelmemiş bir markayı Türkiye’ye getirmeyi planlıyoruz. Dünyanın sayılı mimarlarından biriyle çalışacağız. Çok özel ve üzerine titrediğimiz bir proje olacak. Birçok markayla görüşme yapıyoruz. Hangisini seçeceğimize biz karar vereceğiz. Bizimle uyumlu çalışabilecek hem de Bodrum’u ve Türkiye’yi bir üst segmentte ileriye taşıyabilecek bir markayı getireceğiz. Kıbrıs’taki otelimiz de yine üst segmentte bir otel olacak. Golf, seminer ve toplantı turizmine uygun bir otel olacak. Dolayısıyla çalışıyoruz.
Yılsonunda beklentiler tutturulabilir mi? Gelir ve karlılık açılarını da değerlendiren Kavaloğlu daha sonra şu görüşlerini yansıttı:
Limak otelleri olarak özellikle resortlarda Kıbrıs dışında doluluklarımız sezonda yüzde 90’ın üzerinde. Kıbrıs’ta yüzde 80’in üzerinde çalışıyoruz. Kıbrıs’ta durumun böyle olmasının nedeni de özellikle uçuş maliyetleri çok yüksek ve Kıbrıs’a Avrupa ülkeleri tarafından özel bir izolasyon uygulanıyor, direkt uçuş izni yok. Bu büyük bir imkan kaybına neden oluyor. Şu yüzyılda yaşadığımız en büyük kayıplardan biri. Bu nedenle ana hacmimizden biraz daha düşük gidiyor. Ama Kıbrıs’a güveniyoruz, geleceğine inanıyoruz. Özellikle biz Rumların bile tatil tercihi olan bir otel haline geldik. Çünkü en iyi her şey dahil sistemini uyguluyoruz. Türkiye’siz ve Antalya’sız bir dünya turizmi olamaz. Bu kadar iddialıyız. Dolaysıyla resort, termal, sağlık turizmlerinde de birçok markayla rekabet ediyoruz. Ama kendimize örnek aldığımız iki ana rakibimiz var: Fransa ve İspanya. Kimlerle rekabet ediyoruz dersek; sezonsal olarak bakıldığında Yunanistan, İtalya, Mısır’la rekabet ediyoruz. Bazı dönemlerde farklı ülkelerle rekabet içinde oluyorsunuz. Akdeniz çanağından beslenen bir sistemimiz olduğu için resort turizminde bu ülkelerle rekabet ediyoruz. Eskiden ilk 10 ülke içinde olan Türkiye, 4’üncü sıraya kadar yükseldi. Pandemiyi ve sonrası dönemi iyi yönettik. AB ülkeleri iyi bir sınav veremedi. Özellikle İspanya ve İtalya çok yalnız kaldı. Bunun sonrasında da AB ülkeleri pandemiyi geçtikten sonra turizm hareketinin de desteklenmesi ve AB sınırları içinde kalması için AB üyesi ülkeler için bir imkan yarattı. 2023’te tüm Türkiye için 56 milyar dolar gelir, 60 milyon turist hedefi var. Bunun 15 milyonunu Antalya’nın getirebileceğini düşünüyoruz.
Bir yanıt yazın