Türkiye içine düştüğü bu ağır ekonomik ve sosyal yapının düzelmesi için; milletvekilliği sisteminin düzelmesi gerekiyor.
Bunun için de, bu ülkenin düşünen bir ferdi olarak teklifim şudur:
Milletvekili sayısı 300’e düşürülsün,
Vekiller kesinlikle birkaç istisnai durum hariç; önseçimle seçilsin,
Kesinlikle “KIYAK EMEKLİLİK”, milletvekilliği emekliliği olmasın,
Vekiller ciddi ve denetlenebilir mal bildiriminde bulunsunlar,
İş takibi yapmasınlar; memur, imam, müftü, öğretmen, kaymakam, vali tayin ve nakilleri ile uğraşmasınlar
Vatandaşlar, vekilin karşısında düğme ilikleyip, “Sayın vekilim” diye eğilmesinler,
Vekil, memleketine ya da yurt gezisine çıktığında, “Vatandaş bana ne sorar “ diye endişelensin, denetlensin,
Kesinlikle liyakat esas olsun,
TBMM’inde vekiller, bazı konular dışında “Gurup kararına” takılmasın: her alanda kendi ve bölgesinin sorun ve fikirlerini rahatlıkla dile getirsin,
“Halka hizmet, gönül işi” diyerek götür işi yapılmasın,
Asla ve asla seçmene tepeden bakmasın,
Her vekil TBMM’inde iken bol maaş alsın, bütün özel ve kişisel masraf ve harcamalarını kendileri yapsın,
Vekil pazarları kurulmasın, vekillerin parti değiştirmeleri güçleştirilsin,
Kesinlikle vekillik de, parti genel başkanlığı da, cumhurbaşkanlığı da, başbakanlık da iki dönemle sınırlandırılsın,
Vekillerin eğitim düzeyi yüksek olsun, Anayasa ve yasalar hakkında bilgili ve dil bilmesi tercih nedeni olsun,
Böyle bir vekillik sistemi getirilirse TBMM’si, milletin meclisi olma özelliğine kavuşur, genel başkan sultası son bulur, parti lehine değil, vatandaş ve ülke lehine yasalar çıkar.
Ülkenin düzelmesi için:
KPSS sonuçlarına göre (istisnai memurluklar dışında emniyet, askeri kurumlar) memur alınsın,
Torpil ve partilim kayırmacılığı yok edilsin,
Eğitimde Almanya modeli uygulansın,
İmam-Hatip okulları değil, meslek liseleri açılsın.
Çağdaş, modern, geleceğe hitap eden bir eğitim olsun,
Gençler buna göre eğitim alsın, hazırlansın,
Hurafeler e dayalı, ahirete hitap eden sistemden uzak durulsun,
Üretim, çiftçi ve tarım desteklensin,
Her alanda yerli ve milli olunsun, bağnazlıktan, yobazlıktan kaçınılsın,
Eleştirenler, düşünenler, bu yanlış diyenler fişlenmesin, cezalandırılmasın. Bilhassa önleri açılsın, teşvik edilsin ki, hatalar yapılmasın, buluş ve teknolojinin, sosyal refahın gelişmesi sağlansın.
Kadınlar eğitilmeli ki, eğitimli nesiller yetiştirsinler. Bu ülkenin parmağı zikirmatikli değil, bileği ve beyni aydın fikirli annelere gereksinimi vardır. Eğer böyle yaparsak, inanın bu asil milletin ufku açılır, hurafelerden arınır, cin-peri, Huri-Nuri saçmalığından kurtulur, Kadına hak ettiği değer verilir. Zira cahilse kadın, alçalır insanlık. Din görevlileri, Arap seviciliğinden uzaklaştırılsın, milli olmaları sağlansın, tarikat ve cemaat bolluğuna son verilsin ki; Tanrı’nın işine karışmaktan da uzak durularak, hem dünyaya hem de ahirete gerçek anlamda hazırlanılsın.
Esen kalınız.
Bir yanıt yazın