Hazine ve Maliye Bakanlığı ile Strateji ve Bütçe Başkanlığınca hazırlanan Orta Vadeli Program (OVP) ile; enflasyon, milli gelir, büyüme ve işsizlik gibi temel makro ekonomik verilerin 2024-2026 aralığında hangi seviyelerde olacağına yönelik hedefler belirlenmiştir. OVP 2023-2025, makro politikaları, ilkeleri, hedef ve gösterge niteliğindeki temel ekonomik büyüklükleri, gelecek üç yıla ilişkin toplam gelir ve gider tahminlerini, bütçe dengesi ve borçlanma durumu ile kamu idarelerinin ödenek teklif tavanlarını içeren temel politika dokümanı olduğu için önemlidir. Program, bu konuda hazırlanmış 17’nci programdır.
Eski bir DPT mensubu olarak açıklamak isterim ki, yeni program da en zor hedef, enflasyonun tek haneye düşürülmesidir. Cumhuriyet döneminde ekonomik istikrarın belirlenmesinde zorlanılan hedeflerden biri “fiyat istikrarı”dır. Ekonominin 3 yıllık yol haritasını sunan Orta Vadeli Program’da önceki dönemde yüzde 24,9 oranında gerçekleşmesi beklenen 2023 sonu enflasyonu tahmini yüzde 65 olarak güncellenmiştir.
Bu konuda geçmişe yönelik değerlendirmeyi “Türkiye Ekonomisi” (13. Baskı) kitabımda ayrıntılı olarak yaptım. Merkezi yönetim bütçesi hazırlık sürecini başlatan Program; 2023-2025 makro politikaları, ilkeleri, hedef ve gösterge niteliğindeki temel ekonomik büyüklükleri, gelecek üç yıla ilişkin toplam gelir ve gider tahminlerini, bütçe dengesi ve borçlanma durumu ile kamu idarelerinin ödenek teklif tavanlarını içeren temel politika dokümanıdır.
Yeni 17’nci Program’a göre hükümetin önümüzdeki üç yıldaki dört temel hedefi şöyledir: “afet yaralarının sarılması; enflasyonun tek haneye düşürülmesi; yatırım, istihdam, üretim ve ihracat perspektifinde büyüme ve istihdamın devam ettirilmesi; ve sosyal adalet ve refahının güçlendirilmesi.”
Merkezi yönetim bütçesi hazırlık sürecini başlatan Orta Vadeli Program; makro politikaları, ilkeleri, hedef ve gösterge niteliğindeki temel ekonomik büyüklükleri, gelecek üç yıla ilişkin toplam gelir ve gider tahminlerini, bütçe dengesi ve borçlanma durumu ile kamu idarelerinin ödenek teklif tavanlarını içeren temel politika dokümanıdır.
Çok yıllı bütçe hazırlık süreci, Bakanlar Kurulu’nun en geç Eylül ayının ilk haftası sonuna kadar temel ekonomik büyüklükleri de kapsayacak şekilde hazırlanan Program, bütçe sürecini başlatarak stratejik amaçlar temelinde kamu politikaları ve uygulamalarını şekillendirir ve kaynak tahsisini bu çerçevede yönlendirir. Kamu ve özel kesim için öngörülebilirliği artırır. Program, makro politikaların yanı sıra, temel gelişme eksenlerini ve ana sektörleri kapsar. Üç yıllık perspektife sahip olan Program, yıllık uygulamaların sonuçları ve genel şartlardaki değişmeler dikkate alınarak yenilenir.
Program, kamu ve özel kesim için öngörülebilirliği artıran bir yol haritasıdır. Farklı alanlarda birbirleriyle ilişkili bir amaç, politika ve öncelikler seti sunar. Temel gelişme eksenlerini ve ana sektörleri kapsar. Üç yıllık dönemde üzerinde anlaşılan öncelikleri belirler. Üç yıllık perspektife sahiptir.Geçmişe baktığımızda son yıllarda YEP ve OVP’da hedefler hiçbir yıl tutmamıştır.
Cumhurbaşkanı Yardımcısı Cevdet Yılmaz (DPT’da son Avrupa Birliği Genel Müdürü olup, söz konusu Genel Müdürlük 1982 yılında rahmetli Turgut Özal’ın direktifi ile 1982 yılında “AET Dairesi” olarak tarafımdan kurulmuştur) OVP’nin amacını, “Finansal istikrarı sağlamak ve orta vadede enflasyonu tek haneye indirmek temel hedefimiz” olarak açıklamıştır. Yatırım, istihdam, üretim ve ihracat vurgusu yapan Yılmaz, mali disiplini korumaya devam edeceklerini açıklamıştır. OVP, bütçe sürecini başlatarak stratejik amaçlar esas alınarak kamu politikaları ve uygulamalarını şekillendirecek ve kaynak tahsisini bu kapsamda yönlendirir. Program, sosyal ve ekonomik alanda sağlanan gelişmelerin, daha sağlam bir ortamda sürdürülmesini sağlayarak güven ve istikrara katkıda bulunur.
OVP’da tutulması en zor olan hedef enflasyondur. Hedef yüzde 36.1 olup, gerçek olan yüzde 65’tir. 45 aydır çift haneli olan enflasyon, en az 28 ay (2 yıl 4) çift haneli olacaktır. Bu durumda işçiler, kamu emekçileri, emekliler 26 ay daha yoksulluk ve sefalet ücretleriyle yaşamaya mahkum olacaklardır.
Günümüzde pek çok merkez bankası; enflasyonu kontrol altında tutarak istikrarlı bir yapıya dönüştürmeye, fiyat istikrarını sağlamaya çalışır. Fiyat istikrarı, para politikasının uzun dönemli temel amaçları olan büyüme ve istihdama yönelik olarak ekonomik birimlerin karar alma süreçlerinde istikrarlı bir enflasyon oranını ifade eder.
Fiyatların istikrarlı olması; fiyatların hiç değişmemesi değil, genel seviyesindeki uzun süren artış (enflasyon) veya düşüş (deflasyon) eğiliminin önlenmesi anlamına gelir. Böylece Türk lirasının satın alım gücü, dolayısıyla bir para birimi olarak güvenilirliği korunur.
Merkez Bankası Kanunu’nda “Banka, fiyat istikrarını sağlama amacı ile çelişmemek kaydıyla Hükûmetin büyüme ve istihdam politikalarını destekler” ifadesi yer almaktadır. Düşük enflasyon oranı, uzun vadeli ekonomik amaçlara ulaşabilmek için gerekli koşulların başında gelir. Ekonomik büyüme ve istihdama yönelik politikalara Merkez Bankası’nın yapabileceği katkı, fiyat istikrarını sağlamaktır.
Fiyatların istikrarlı seyretmesi, ekonomik birimlerin daha sağlam bir bilgiye dayanarak karar alması ve böylece kaynakların daha etkin şekilde dağılmasını sağlar. Günümüzde pek çok merkez bankası; enflasyonu kontrol altında tutarak istikrarlı bir yapıya dönüştürmeye, yani fiyat istikrarını sağlamaya çalışmaktadır. Düşük enflasyonun yaratacağı enflasyon risk primindeki azalış sayesinde reel faiz oranlarının düşmesi, yatırım kararlarında destekleyici rol oynar.
Cumhuriyetimizin 100. Yıldönümü 2023 için, 2011’de verine sözler gerçekleşmemiştir. Türkiye ilk 10 ekonomi arasına girecek, milli gelir 2 trilyon dolar, kişi başına gelir 25 bin dolar, ihracat 500 milyar dolar olacak, işsizlik yüzde 5’e düşecekti ama hiçbiri olmamıştır. Bunlar, 10. Kalkınma Planı’na da hedef olarak yazılmıştır. Ama, 2023 hedeflerine neden ulaşılamamasına ilişkin bir açıklama yoktur.
2023 OVP hedefleri çok iddialıdır ve gerçekleşmesi çok zordur. 2024-2026 dönemini kapsayan Orta Vadeli Program bence inanılır değildir. Hangi göstergelerle bakılırsa bakılsın sonuçlar başarısızdır. Eğer ABD Doları ile değerlendirecek olursak durum çok daha kötüdür.
DPT’dan arkadaşım sayın İlhan Kesici’nin de açıkladığı gibi, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın Başbakan, Hazine ve Maliye Bakanı Mehmet Şimşek’in de ilk Maliye Bakanlığı döneminde, (2007-2008) 1 dolar 1,3 TL iken, 17 yıldan sonra OVP’nin 2023 yıl sonu hedefi 1 dolar 30,4 TL’dir. Devletin üst yönetimi aynıdır ama Türk Lirasının dolar karşındaki durumu konusunda söylenecek söz yoktur. Bu durumda ekonomide istikrardan söz edilemez. Türk lirasındaki kayıp, diğer sanayileşmiş ülke paralarına karşı da söz konusudur.
CHP Genel Başkan Yardımcısı Hasan Efe Uyar’ın açıklaması bu kapsamda önemlidir: “Bu yıl için enflasyon öngörüsü yüzde 65 oldu. 45 aydır çift haneli enflasyon ile yaşadığımız yetmedi, en az 28 ay yani 2 yıl 4 ay daha çift haneli enflasyona mahkûm olarak yaşayacağız. Bir başka deyişle; işçiler, kamu emekçiler, emekliler en az 2 yıl 4 ay daha yoksulluk ve sefalet ücretleriyle yaşamak zorunda kalacak.”
Aşağıdaki tablo her şeyi açıklamaktadır. Haziran 2018’de yapılan seçimle Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi başlamış, OVP’nin adı değişmiş ve 2019-2021 dönemini kapsayan “Yeni Ekonomi Programı” (YEP) olmuştur.
(*)OVP 2023. Cumhurbaşkanlığı Strateji ve Bütçe Başkanlığı. Gerçekleşme Tahmini.