İlkbaharda Rus medyası Türk cemaati Süleymaniye hakkında bir “dalga” yayın yaptı.
Bilişim uzmanlarının yanı sıra, İdil nehri bölgesinden ve Kafkasya’dan din adamlarının ve ibadet eden Müslümanların misilleme korkusundan dolayı Türkiye’ye göçü artıyor.
Rusya’nın Ukrayna’ya geniş çaplı işgali sırasında, Rusya’nın Müslüman bölgelerinde bir cadı avı tırmanıyor. Radikal, aşırılık yanlısı, yabancı ajan ve herhangi muhalif olarak damgalanan insanlar kendilerini aniden idari ve cezai davalar içinde buldular ve bir kısmı çoktan hapse girmişler veya ev hapsinde olup, başkaları da en yakın yabancı ülkelere göç etmiş durumdalar.
Ancak polis ve özel servislerin “sopa” sistemi (suçlu bulunmasa bile suçlu bulma planına göre çalışma sistemi) boşluğa tahammül edemiyor ve halk düşmanlarını bulma çalışmalarını devam ettirmeli görüyor.
Bölgede İslami gündem devam ettiriliyor ve tüm dünya ile ekonomik ilişkilerini sürdürebilen, ancak Müslümanları ve Ukrayna’nın devlet bütünlüğü hakkını destekleyen Türkiye Rusya’da rahatsızlık yaratıyor ve böylece zararsız Türk cemaatlerini hayali tehditler olarak gösterip, Türkiye’ye baskı yapmak için uygun bir neden olarak kullanılıyor.
“Cadı avı” Rusya Federasyonu’nun bölgelerinde özellikle gündem konusu – çünkü anlamsız bir savaşta on binlerce evladını kaybeden Kafkasya ve Idil nehri bölgesi halklarında gerilim arttı ve milliyetçi güçleri harekete geçtiler.
3 Ağustos 2023 tarihinde İstanbul’da düzenlenen ve Çeçenistan, Tataristan, Dağıstan, İnguşya ve diğer birçok toplulukların halk liderlerinin konuştuğu 1. Uluslararası Çerkesya’nın Bağımsızlığı Konferansı, yıllar önce Rusya tarafından işgal edilen toprakların kendi kaderini tayin etme konusundaki tarihsel hazırlığını ve potansiyelini gösterdi.
Genel okuyucunun, Türk ya da her kim olursa olsun, İslami cemaatlerin mezhepler ya da dinin dalları olmadığını ve liderler – öğretmenler veya alimler etrafında oluşan topluluklar olduğunu anlaması önemlidir.
Aynı zamanda, Türkiye topraklarından Idil-Ural bölgesine kadar nüfuz eden İslami cemaatlerin Tataristan ve Kafkasya Müslümanları üzerindeki etki tehdidinden bahsetmek, Rus yazısını yaratan Kirillos ile Methodios’un (Bulgar mı ya da Yunanlı mı oldukları hakkında tartışmalar hala devam ediyor) Rus kültürü üzerindeki yıpratıcı etkisinden bahsetmekle aynı şeydir. Türk cemaatlerinin sözde “yumuşak güç” faktörü abartılıyor. Yumuşak güç olarak Coca Cola veya Winston sigaraları Rusya’da çok daha fazla zarar verdi ve çok daha fazla zihinleri etkiledi.
Ancak görünüşe göre Ukrayna ile savaş öncesinde politikacıların maddi çıkarları bu konuya dürüst bir şekilde bakılmasını engelledi.
Sözde Rus Müslüman liderleri Ukrayna ile savaş hakkında ne düşünüyorlar?
Rusya Baş Müftüsü Talgat Tacuddin:
“Yüzyıllar boyunca 193 büyük ve küçük halkları ve büyük Anavatanımızın geleneksel mezheplerinin takipçilerini birleştiren birleşik devletimizin Başkanının açık ve samimi Hitabını tam olarak anlayarak, Ukrayna topraklarında özel bir askeri operasyon gerçekleştirme kararını içtenlikle destekliyoruz…”
Rusya Müslümanları Merkezi Ruhani İdaresi’nin resmi web sitesi.
https://cdum.ru/news/44/11232/
Rusya Federasyonu Müslümanları Ruhani İdaresi (MRI) Başkanı Müftü Şeyh Ravil Gaynutdin, İslam din adamlarını Rusya Devlet Başkanı’nın kısmi seferberlik kararını desteklemeye çağırarak inananların ülkeye karşı vatandaşlık görevlerini yerine getirmeleri gerektiğini belirtti.
https://tass.ru/obschestvo/15848267?ysclid=ll5fa6c5jp634771411
Tataristan Müslümanları Ruhani İdaresi (MRI) Başkanı Kamil Samigullin,
özel askeri operasyona (ÖAO) katılan ve İslam dinine inananların Ramazan ayında oruç tutmayabileceğini söyledi.
https://lenta.ru/news/2023/03/21/postitsaya/?ysclid=ll5f8kheua855333367
Timur Islamov, Tatar sivil toplum aktivisti. / TURKISHFORUM – ABDULLAH TÜRER YENER