Türkiye’nin şehit kanı ile sulanan toprakları; Afganlı, Afrikalı, Suriyeli, Sudanlı, Rus, Ukraynalı ile mülteci ülkesine dönmüş. Türk milleti, öz Vatanında azınlık hale düşmüş. Türk Devleti’nin Türkçe konuşmayan yabancılara, ev satın almaları şartıyla vatandaşlık verilmesiyle Türkler mülteci konumuna inmiş. Başka ülkelerin vatandaşlık şartında kursa gitmek lisan öğrenmek zorunluyken Türkiye Arapça öğrenmekte!
Avrupalılar Türkiye sayesinde rahat! Daha fazla para vermeyi talep ediyorlar! Vatandaş ise her yerde sekiz-dokuz kişi gezen mültecilerin taşkın hareketlerinden deniz kıyıları, plajlar, kentler, kasabalarda yaşadıklarına isyan etmekteler. Nüfus yoğunluğu, tüketim, enflasyon derken yollara dökülen tonlarca buğdaya, sebzeye, meyvelere bakan vatandaş çaresiz.
İstanbul kendi nüfusunu taşıyamazken dışarıdan getirilenlerle yaşanmaz hale gelmiş. Sokaklar caddeler, toplu taşımada nefes alamayan vatandaş isyanını sosyal medyada dile getirebilmiş. Mültecilerle bir arada yaşamak zorunda olmayan yöneticiler makam arabası yerine cadde, sokak, toplu taşıma kullansa durumun vahametine tanık olabilir miydi?
Bu vatanın sahibiymiş gibi yol kesen, uygunsuz davranan, kural, yasa tanımayan mülteciler Türkleşir mi? Mesela Suriyelilerin kendi ekmeği var, fırınlarında kendi ekmeklerini yapıp satıyorlar. Binalarda kendi ibadethanelerinde, site bahçelerinde toplanıp kendi hocaları ile namaz kılıyor, Türk imamın arkasında namaz kılmıyor. Evleri, siteleri işgal edip Türklerle sorun çıkarmaktalar.
Türkiye’den binlerce ev alan Çinlilere konut alması durumunda TC kimliği verilmekte. Zulüm gören, zorla Çinlilerle evlendirilen Doğu Türkistan’lı Türkler, TC kimliği başvurusunun onaylanmadığını belirtiyor. Suriyeliye tanınan hak ve özgürlük sağlanmıyor, maaş ve ücretsiz devlet hastanelerinden yararlanmıyorlar. Suriye başkanı Türkiye’deki Suriyelilerin geri dönmesini istiyor. İstanbul’da ücretsiz katarak ameliyatı olan Suriyelinin on çocuğu var. 2019 yılında yapılan açıklamada Türkiye’de doğan Suriyeli bebek sayısı 500 bin civarında.
Gittikçe artan sayıda Türk vatandaşının evlerini satarak Avrupa’da ev alma eğiliminde olmasının sebebi sadece göç sorunu mudur? Binlerce doktorun ülkesinden ayrılmasının ve mühendisler başta olmak üzere yetişmiş, genç insan gücünün batı ülkelerinde yaşamayı tercih etmesinin önü alınabilir mi. Hatta Erasmus gibi değişim programlarıyla batı ülkelerine giden öğrencilerden bazılarının sığınma talebinde bulunması Türkiye’nin geleceği açısından ciddiyetle üzerinde durulması gereken hususlar değil midir?
Tarihte etnik azınlıklar yüzünden pek çok sorun yaşamış bir ülkeye; yeni ve asla asimile olmayacak yabancıların göç etmesi, yeni etnik azınlığın oluşmasına sebep olmaz mı?
Ensari muhacirleri, müşriklerin zulmünden Mekke’den Medine’ye hicret etmiş asla geri dönememiş. Bayram ziyaretine giden Suriyeliler; ensar ya da muhacir olabilir mi? Almanya tatile giden mültecileri geri almadı. Fransa alev alev yandı. Hollanda’da 47 bin mülteci yüzünden hükümet düştü. Velhasıl dünya gittikçe ısınıyor, hava çok sıcak!