Türklük Kaderdir

“Türkler savaş anında ne yaman bir düşmandır. Onların (düşmanlarına) verecekleri (ganimet) çok az, alacakları ise pek çoktur, sakın ki o nehri (Seyhun) aşmayın, aşmayın ki Belence’de Abdurrahman b. Rebîʻa el-Bâhilî’nin başına gelen bir başka sahabenin ve ordusunun başına gelmesin” İslam Halifesi Hz. Ömer

“Ey müminler, hadiste açık bir şekilde “Türkler size dokunmadıkça siz de onlara dokunmayın” denilmiştir. Haddi zatında bu hadis, Hazreti Peygamberin tüm Araplara bir nevi vasiyet ve uyarısı mahiyetindedir. Aklıselim için yol, bizim Türklerle mütareke içinde dostça yaşamamızdır. Bir millet ki Zülkarneyn (Büyük İskender) bile bütün yeryüzüne bir kasırga gibi harp ve kılıçla hâkim olduktan sonra, onlarla harp etmekten çekinmiş ve; ‘Onları bırakın, onlara Türk’tür! demiş ve onlara hiçbir surette dokunamamıştır. Şimdi siz, böyle bir milleti ne zannediyorsunuz? Onlarla başa çıkmak pek kolay olmasa gerektir” Halife Ömer devri kâtiplerinden – Ebu Osman Amr bin Bahr el-Kinani – 753

“Ebu Süfyân Türklerle savaşma konusunda temkinli davranmıştı. Nitekim “Türklere ilişmeyin” hadisinin ravileri arasında oğlu Muâviye de bulunmaktadır. Muâviye, Ermeniye bölgesinde Türklerle savaşıldığını duyduğunda öfkelenerek Ermeniye valisine, “Anası ölesice, sana herhangi bir şekilde onları tahrik etme demedim mi?” diye çıkışarak “Benden emir gelmedikçe onlarla savaşmayın, çünkü ben Resulullah’ın “Türkler, Arapları sürecek ve yavşan otunun bittiği yerlerde onlara yetişecek” dediğini işittim. Bu sebeple onlarla savaşmaktan hoşlanmıyorum dedikten sonra Allah Resûlü’nden duydum ki” diyerek söz konusu hadisi zikretmiştir” Sahih-ul Buhari – İbn Kuteybe – el-Meʻârif

“Türklerin en sevdikleri şey hak ve hakikattir. Hiçbir haksızlık yapmadıkları hâlde de defaatle haksızlığa uğramışlardır” İngiliz Devlet Adamı William Pitt

“Türkler ölmeyi biliyorlar, hem de iyi biliyorlar. Ben de ölmeyi bilen bir milletin yenilmeyeceğini bilecek kadar tecrübeliyim. Burada Türklere karşı hiç yoktan ordular kurmak ve bu orduları ölüme sürüklemek mümkün. Bu imkânlardan bol bol faydalanıyorum. Fakat meydana getirdiğim orduları sendeleten bir engel var:

Türklerin yaşayan hatıraları!

Üç-dört yüzyıl önce her kudreti ve her milleti yenen Türkler, şimdi de silinmez hatıralarıyla her teşebbüsü sendeletiyorlar. Hemen her yürekte bu korkuyu seziyorum. Bu durumda ben, Türklerin düzinelerle milleti idare etmelerindeki sırrı da anlıyorum. Onlar milletleri bir kere yeniyor fakat kazandıkları zaferleri ruhlara ve nesillere nakşedebiliyorlar” Müttefik Kuvvetler Komutanı Avusturyalı M. Montecuccoli

“Yine bir cephe savaşında Türklere karşı başarısızlığa uğradık. En kuvvetli olduğumuz Çanakkale’de dâhi başarılı olamadık. Nasıl başarılı olurduk ki? Zira 

Türkler yuvasına girilmiş aslanların hiddetiyle, cüret ve cesaret kahramanlığı ile savaşıyorlardı. Bugüne dek böylesine gözü pek millete rastlamadım” Birleşik Krallık Stratejst Sir Julien Corbet.

Sayfalar: 1 2 3 4

Türk tarih kitabında "Türkler ilk kez 1071'de Anadolu'ya girdiler" yazar. Malazgirt savaşı olduğu bir gerçektir, ancak "Türklerin 1071de ilk kez Anadolu'ya ayak basması" doğru değildir. Çünkü ondan önce de Türkler Anadolu'da vardı. Bu yanlış, Türkleri Anadolu'da işgalci göstermek içindi. Bu siyasi çıkarlara dayanan "Avrupa merkezli tarih" anlayışıdır. Çünkü Avrupalılar bizi Anadolu'da değil de Moğolistan'da görmek istiyorlar. Buna rağmen bazı yabancı tarihçi, yazar, ressam ve komutanların Türkler hakkındaki tarafsız düşüncelere sahipler: - humeyra turan

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir