Petrol ve gaz piyasasında 2023’ün ilk yarısı zorlu geçti. Enflasyon, tedarik zinciri problemleri ve Rusya-Ukrayna savaşının yarattığı sorunların sürmesi enerji emtialarının karışık seyretmesine neden oldu.
Yılın ilk yarısında piyasadaki sıkı enerji arzına rağmen faiz oranlarındaki artışların ekonomileri yavaşlatacağı beklentileri fiyatlamada etkili oldu. Ekonomilerin yavaşlama belirtileri göstermesi enerji talebine ilişkin endişeleri artırdı. Bu da enerji emtialarının fiyatlarının baskılanmasına neden oldu.
Çin ekonomisinin sıfır Covid politikalarından çıkış sonrası yeterli ivmeyi kazanamaması ve küresel petrol arzının bol kalması nedeniyle bu yılın ilk yarısında petrol düştü. Petrol İhraç Eden Ülkeler Örgütü ve müttefikleri (OPEC+) fiyatları dengeye getirmek için arz kesintileri ilan etti.
Diğer yandan küresel petrol talebinin önemli bir bölümünü oluşturan Çin’in ekonomik olarak toparlanmaya başlayacağına ilişkin öngörüler de gerçekleşmedi. Çin’de birkaç ay üst üste beklenenden daha zayıf gelen tüketim, üretim ve emlak piyasası verileri de petrol fiyatlarını baskıladı.
Son olarak ABD Merkez Bankası Başkanı Jerome Powell’ın faiz artışlarına ara vermelerine rağmen gelecekte artış döngüsüne devam edebileceğine işaret etmesinin ardından talep petrol talep endişeleriyle gerilemeye devam etti.
Ayrıca Kanada’da orman yangınlarının tekrar artması petrol ve doğalgaz üretimine ilişkin endişelerin öne çıkmasına neden oldu.
Petrol fiyatları, geçtiğimiz haftayı yüzde 3’ün üzerine kayıp vererek kapattı. Brent ham petrolünün en yakın vadeli varil fiyatı 73,85 dolar seviyesinde, ABD hafif ham petrolü 68,83 dolar seviyesinde işlem gördü.
Brent petrolde yılın başından bu yana gerçekleşen düşüş yüzde 11,6 seviyesinde gerçekleşirken son bir yıldaki düşüş ise yüzde 18,5 seviyesinde oldu.
Batı Teksas ham petrolü ise geçtiğimiz hafta yüzde 3,65 değer kaybetti. Batı Teksas ham petrolünde değer kaybı yılın başından bu yana yüzde 12,57’ye ulaşırken son bir yıllık değer kaybı ise yüzde 19,51 oldu.
Avrupa’nın doğalgaz fiyatları, geçen yılki enerji krizi sonrası aylarca süren düşüşün ardından haziran ayında artışa geçti.
Enerji krizi nedeniyle 1,5 yıldan fazla süredir yüksek seyreden gaz fiyatları, Avrupa’daki talep düşüşü ve depolardaki yüksek doluluk oranlarına bağlı olarak gerilemiş ve 1 Haziran’da megavatsaat başı 23,1 Euro (1000 metreküp başı 267 dolar) ile Eylül 2021’den beri en düşük seviyesini görmüştü.
Avrupa’da derinliği en fazla olan Hollanda merkezli sanal doğalgaz ticaret noktası TTF’de doğalgaz fiyatı son olarak megavatsaat başı 33,78 Euro’ya (1000 metreküp başı 390 dolar) çıktı.
Doğalgaz fiyatlarında yılın başından bu yana düşüş yüzde 53 seviyesinde seyretti. Son bir yıllık düşüş ise yüzde 73 oldu.
Mevcut fiyatlar geçtiğimiz yıl Rusya-Ukrayna savaşının ardından görülen rekor seviyenin hâlâ çok altında bulunuyor. Fiyatlar, Ağustos 2022’de megavatsaat başı 300 Euro’yu (100 metreküp başı 3 bin dolar) aşarak tarihteki en yüksek seviyesine çıkmıştı.
Buna rağmen doğalgaz piyasasında son haftalarda artan oynaklık yüksek enflasyonla mücadele eden ülkeleri korkuttu.
Avrupa’nın en büyük yerel arz kaynağı olan Groningen gaz sahasının Hollanda tarafından kapatılacağına ilişkin haberler geçtiğimiz hafta doğalgazdaki ralliyi tetikledi. Hava tahminleri ve Norveç’teki arz kesintileri de gaz fiyatlarındaki artışı tetikledi.
Uluslararası enerji danışmanlığı şirketi ICIS’in doğalgaz uzmanı Tom Marzec-Manser, “Groningen’in kapandığına dair raporlar, gaz fiyatları için yükselişe işaret eden bir dizi başka habere katkıda bulunuyor. Fiyat dalgalanmaları, doğalgaz piyasasındaki belirsizliğin ve piyasa katılımcılarının gergin durumda olduğunun bir göstergesi” dedi.