Haddimi bilirim. Ben ekonomist değilim. Bankadan, kurdan, faizden de hiç anlamam.
Benim/bizim bildiğimiz anladığımız sokak ekonomisi!…
Cebimize ne girdi, bu parayla neler alabiliyorum ona bakarım.
AVM’leri, pazarları gezerim. Kendimce ekonominin nabzını tutarım.
Fiyatları irdeler, nedenlerini, nasıllarını, niçinlerini kendimce analiz eder, yorumlarım.
İşte ben, ekonomiye ve ekonominin seyrine bu açıdan bakarım.
Sevgili okurlarım! Ekonomi iyi olsa:
Paramız, dünyanın en değersiz paralarından olur muydu?
Tarım ürünleri, temel gıdalar; tarım ülkesi Türkiye’de soğan 30, et 330 TL olur muydu?
Kiralar asgari ücreti geçer ev fiyatları bu kadar artar mıydı?
M.B ve devlet faizi YÜZDE 8.5 iken faiz, bankalarda % 30-35 olur muydu?.
Ekonomi iyi olsa altının gramı bir haftada 1200 tl den 1280 TL’ye fırlar mıydı?
Nas var nas, sana bana ne oluyor diyenler, KKM hesapta faiz üst sınırını kaldırır mıydı?
Yumurtanın tanesi 3, Pide 8-10, simit 8, etli ekmek 80 TL olur muydu?
Sokak röportajında mikrofona “Erduvan” diyen kadın, ucuz ekmek kuyruğuna girer miydi?
Hasan’ın anaç ineklerini kesime gönderip, sonra da Hans’ın kapısına ne olur bize ucuz et ver denir miydi?
Sizleri bilmem ama ekonomi, bizim sokakta böyle.
Bizim sokak böyle diyor, ekonomiyi böyle görüyor.
Demek ki dendiği gibi ekonomi uçmuyor ve kötü.
Ekonomi iyi olsa: “ biz gidersek gelenler maaş bile ödeyemezler” derler miydi?
Yani kasa boş, hazine tam takır mı demek istiyorlar?
Öyleyse neden kasa boşaldı?
Sormazlar mı, arkadaş sen 2002’de geldiğinde maaşları ödeyememiş miydin, kasalar bom boş muydu?
Ekonomi iyi ise neden gariban EYT’lilere ödemeyi sallıyorsunuz? EYT’liler neden mağdur?
Ekonomi iyi olsaydı: gelenler kasayı açar, maaşları öder demezler miydi?
Ekonomi iyi Batı, bizim ekonomimize hayran ve örnek alıyorsa, depremzedeler için neden İçişleri bakanı iki ay geçmesine karşın “kahvaltılık çay, şeker, zeytin, peynir, içecek suya ihtiyaç var” diyor!
Ben Ekonomi bilmem aga!
Ama ekonominin sokaktaki yansımasını görürüm.
Siz ne anlatırsanız anlatın, nasıl bir algı oluşturmaya gayret ederseniz edin EKONOMİ berbat, halk perişan.
Ecevit’in zamanın para vardı, mal yoktu. Şimdilerde ise mal çok ama cepte para yok. Türk insanı, Kredi Kartı ile Ali’nin külahını Veli’ye, Veli’nin külahını Ali’ye usulüyle işi çevirmeye çalışıyor.
Emekliler, parklarda kimin bir çay ısmarlayacağının derdinde!
Ülkenin en büyük banknotu 200 TL, tedavüle çıktığında 14 kg. et alabilirken, bugün neden 1 kg eti alamıyor?
Sokağın nabzı böyle, ekonominin seyri sakat!. İnşallah kayalara toslamayız.
Ben yaşadığımı bilirim, ekonomiden anlamam aga!..
Esen kalınız. Nazım PEKER
Bir yanıt yazın