Millet İttifakı Ortak Politikalar Mutabakat Metni üzerinde düşünceler – 2

Millet İttifakını oluşturan altı partinin uzun çalışmalar sonunda hazırladıkları çok kapsamlı Ortak Politikalar Mutabakat Metni[1], 30 Ocak 2023 günü kamuoyunun bilgisine sunulmuştur.

Dokuz ana başlık altında toplanmış, ikibinin üzerinde maddeden oluşan bu metinde belirtilen görüşlerin çok büyük kısmı ile aynı düşüncelere sahip olmakla beraber, üzerinde hemfikir olmadığımız veya eksikliğini gördüğümüz hususları (italik yazılı olanlar) kapsayan görüşlerimi bölümler halinde sunmak isterim.

II- KAMU YÖNETİMİ

Cumhurbaşkanlığı Bünyesindeki Birimler, Bakanlıklar, Düzenleyici ve Denetleyici Kurumlar

“Hazine’yi Maliye Bakanlığı’ndan ayıracak ve ayrı bir Bakanlık şeklinde yeniden yapılandıracağız.”

Bu tedbir, paranın kontrolunda iki ayrı kurumun yetkilendirilmesi nedeniyle, maliye politikalarını olumsuz etkiler.

“Radyo ve Televizyon Üst Kurulu’na üye seçim yöntemini çoğulculuğu sağlayacak şekilde değiştirecek, Kurul’un tarafsızlığını ve özerkliğini güvence altına alacağız.”

Dokuz üyeli Radyo ve Televizyon Üst Kurulu-RTÜK, başkanı Cumhurbaşkanınca, bir üye Türkiye Barolar Birliği tarafından gösterilecek aday, kalan yedi üye TBMM’nde grubu bulunan partilerin milletvekili sayılarıyla orantılı olarak gösterilecek adaylardan oluşmalı, böylece RTÜK’te bir siyasi partinin çoğunluk oyuna sahip olması engellenerek, tarafgir kararlar alınması önlenmelidir.

“Bazı bakanlıkların taşra kuruluşlarını görev alanlarına göre yerel yönetimlere devredeceğiz.”

“Merkezi yönetimin yerel yönetimler üzerindeki aşırı vesayetine son vereceğiz.”

Bu tedbirler çok muğlak olup kapsamı açıklanmaya muhtaçtır.

Hangi bakanlıkların hangi taşra kuruluşları yerel yönetimlere devredilecektir? Bu girişim, anayasanın değiştirilemez olan 3’üncü maddesinde tanımlanan Türk devletinin üniter, merkezi ulus devlet yapısının federasyona çevrilmesi için kabul edilen ancak uygulamaya sokulamayan Avrupa Yerel Yönetim Özerklik Şartı Sözleşmesinin alt yapısını oluşturmaya mı yöneliktir?

Merkezi yönetimin vesayeti ile kastedilen nedir ve hangilerine son verilecektir?

Liyakate Dayalı Kamu Personel Yönetimi ve Kamuda Bürokrasinin Azaltılması

“Mülakat uygulamalarına son verecek, yazılı sınavda en yüksek puan alandan başlamak üzere personel alımı yapılmasını sağlayacak, işin niteliği gereği sözlü mülakat yapılmasının zorunlu olduğu istisnai halleri kanunla düzenleyecek, sözlü sınavlarda adaylara yöneltilecek soruların kura usulüyle belirlenmesini, sözlü sınav ve mülakatların kayda alınmasını temin edeceğiz.”

Kayda alınan sözlü sınav ve mülakatların bir kopyası sınava giren adaya sınav bitiminde verilmelidir. Böylece adaylar arasında kayırma ve benzeri usulsüzlüklerin yapılması ihtimali azalacağı gibi, gereken hallerde kişinin haklarını hukuk yoluyla araması hızlanacaktır.

“Kamu görevlilerini tanımlanan yetki alanlarında, hesap verebilirlik ilkesi uyarınca sorumlu tutacak, bu doğrultuda kamu personelinin dokunulmazlıklarını kaldıracağız.”

Kamu personeline dokunulmazlık sağlayan 4483 sayılı Memurlar ve Diğer Kamu Görevlilerinin Yargılanması Hakkında Kanun yürürlükten kaldırılmalıdır.

III- YOLSUZLUKLA MÜCADELE, ŞEFFAFLIK ve DENETİM

Yolsuzlukla Mücadele

“3628 sayılı Mal Bildiriminde Bulunulması, Rüşvet ve Yolsuzluklarla Mücadele Kanunu’nda değişiklik yaparak kaynağı açıklanamayan gelir ve servet artışlarının cezalarını artıracak ve tavizsiz bir şekilde uygulayacağız.”

Kaynağı açıklanamayan gelir ve servet artışları cezaya tabi olmamalı, doğrudan vergi olarak Hazineye aktarılmalı, itiraz halinde kaynağı mahkemelerce belirlenip karara bağlananlar, mükellefe iade edilmelidir.

“TMSF kapsamına alınan kuruluşlara atanan kayyımların yürüttüğü satış, yatırım ve benzeri finansal işlemleri denetime tabi tutacağız.”

Kayyımlar göreve atandıklarında ve görevlerinin bitiminde kendilerinin, birinci derece akraba ve sıhrilerinin menkul ve gayrı menkul varlıklarını beyanı alınmalıdır.

“Siyaset, kamu meslek örgütleri ve kamu imtiyazı elde etmiş sivil toplum yöneticilerini de kapsayacak şekilde mal beyannamesi uygulamasının yaygınlaştırılmasını ve etkin bir biçimde denetlenmesini sağlayacağız.”

Etkin bir denetleme yapılabilmesi için anılan görevlilerin, görev başlangıç ve bitiminde kendilerinin, birinci derece akraba ve sıhrilerinin menkul ve gayrı menkul varlıklarını beyanı alınmalıdır.

Mali Suçları Araştırma Kurulu Başkanlığı

“Offshore hesaplara fon transferlerini etkin biçimde takip edecek, “Vergi Konularında İdari Yardımlaşma Sözleşmesine Taraf Olan Ülkelerle” yakın işbirliği mekanizmaları oluşturacağız.”

Kıyı bankası hesaplarını denetlemek mümkün değildir. Bu nedenle kıyı bankacılığı yasaklanmalıdır. Çünkü Kıyı bankası (offshore), mevduat sahibinin yerleşik olduğu ülke dışında bir yerde kurulu olan bankadır. Bu tür bankaların kurulduğu yerler genellikle vergi yükünün çok düşük, bürokratik işlemlerin en düşük düzeyde olduğu ve denetimin ya olmadığı ya da oldukça zayıf kaldığı yerlerdir. Bu yerlerde yargısal denetim de düşük profillidir. Kıyı bankalarının çoğu, mevduat hesabı açmak, kredi vermek, yabancı para üzerine işlem yapmak, fon yönetimi vermek, kredi kartı ve banka kartı vermek, fon transferlerini yapmak gibi bankaların sağladığı bütün olanakları müşterilerine sağlarlar. Kıyı bankacılığı, vergi avantajları, denetim muaflıkları ve bunların sonucunda daha yüksek faiz kazancı sağlamanın yanı sıra bazı hallerde karapara için de bir çeşit sığınma imkânı sağlar. Haksız, kanunsuz yollarla elde edilmiş ya da haklı elde edilse bile vergisi ödenmemiş olan gelirler kıyı bankalarına yollanarak oralarda gözlerden ve denetimden uzak tutulur.

“Vergi affı ve varlık barışlarının kara para aklanması aracı olarak kullanılmasını engelleyeceğiz.”

Vergi affı, vergisini düzenli ödeyenlere karşın ödemeyenlere ve varlık barışı ise kazancını yasalara uygun beyan edenlere karşı, gizleyenlere bir ayrıcalık tanıdığı için Anayasanın 10’ncu maddesinin “Herkes, … ve benzeri sebeplerle ayırım gözetilmeksizin kanun önünde eşittir.” şeklindeki 1’nci fıkrasına ve “Hiçbir kişiye, aileye, zümreye veya sınıfa imtiyaz tanınamaz.” şeklindeki 4’üncü fıkrasına aykırıdır. Ayrıca, idare (bakan, başbakan, bakanlar kurulu, cumhurbaşkanı) tarafından vergisini ödemeyenler ve varlıklarını yasal zeminde beyan etmeyenlere af çıkarmak ise yine Anayasanın 10’uncu maddesinin “Devlet organları ve idare makamları bütün işlemlerinde kanun önünde eşitlik ilkesine uygun olarak hareket etmek zorundadırlar.” şeklindeki 5’inci maddesine aykırıdır. Bu nedenle “vergi ve varlık barışı” ile ilgili yasal mevzuat iptal edilmelidir.

Zaten demokrasisine özenilen ne AB ülkelerinde ne de ABD’de “vergi affı ve varlık barışı” diye bir uygulama yoktur.

Siyasi Etik Yasası

“Kanun kapsamındaki kişilerin mal beyanlarını yenileme süresini kısaltarak, 2 yılda bir mal beyanı vermelerini sağlayacağız.”

Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin, Bakanların, siyasi parti genel merkez yöneticilerinin, il başkanlarının, belediye başkanlarının ve belediye meclis üyelerinin göreve başladıklarında ve görevlerinin bitiminde; kendilerinin, birinci derece akrabalarının ve sıhrilerinin mal beyanları alınmalı, kaynağı açıklanamayan artışlar Hazineye devredilmelidir.

“Türkiye Büyük Millet Meclisi üyelerinin, bakanların davranışlarında kamu yararını gözetmesini, kişisel çıkarla kamu yararının çatışmasından kaçınmasını sağlayacağız.”

Milletvekilleri ve bakanlar görevleri süresince özel işleri (tüm ticari faaliyetlerini) yetkili mahkemelerce atanacak kayyımlara devretmelidirler.

“Hediye kabul etme yasağına ilişkin istisnaları yönetmelikle açıkça belirleyeceğiz.”

Görevleri süresince Milletvekilleri ve Bakanlara verilecek hediyelerin maddi değerinin toplamı son aylık maaşından fazla olamamalıdır. Cumhurbaşkanı, Başbakan ve Bakanlara yabancı devletlerden verilecek hediyeler için şahsi aidiyet olamaz. Bu hediyeler Cumhurbaşkanlığı ve Başbakanlık makamlarında zimmetli olarak kayıt edilip, muhafaza edilmelidir.

“Türkiye Büyük Millet Meclisi bünyesinde Siyasi Etik Komisyonu kuracağız.”

Siyasi Etik Komisyonunda grubu bulunan partiler eşit temsil edilmeli, başkan en çok üyeye sahip partiden olmalı, oyların eşitliği halinde başkanın oyu iki sayılmalıdır.

Sonuç olarak; Millet İttifakı Ortak Politikalar Mutabakat Metni’nin incelediğimiz bu bölümündeki pekçok tedbirle hemfikir olup, eksikliğini görüp açıklamaya gayret ettiğimiz dikkate alınmasını umut ederiz.

https://www.academia.edu/96225388/2023_02_03_Millet_%C4%B0ttifak%C4%B1_Ortak_Politikalar_Mutabakat_Metni_%C3%BCzerinde_d%C3%BC%C5%9F%C3%BCnceler_2

[1] : https://chp.org.tr/yayin/ortak-politikalar-mutabakat-metni

Haluk Dural
DPT Eski Uzmanı
Milli Merkez Genel Sekreteri
03.02.2023

Millet İttifakını oluşturan altı partinin uzun çalışmalar sonunda hazırladıkları çok kapsamlı Ortak Politikalar Mutabakat Metni, 30 Ocak 2023 günü kamuoyunun bilgisine sunulmuştur. - suriye dosyasi haluk dural suriyedeki son gelismeler 2018 1 14 13 25 38

Yorumlar

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir