Neden Türkiye’de insanlar deprem riskine rağmen 2-3 katlı evler veya şehir evleri yerine çok katlı apartmanlarda yaşamayı tercih ediyor?
Deprem riskine rağmen Türkiye’de insanlar neden apartmanlarda yaşıyor?
Los Angeles, San Francisco, Tokyo ve diğer yerlerdeki insanların, özellikle şehrin merkezlerine yakın apartmanlarda yaşamalarıyla aynı nedenlerle: Arsa değeri.
Bu da başlı başına yanlış bir seçim değil, yolculuk süresini ve yakıt tüketimini azaltır, emlak fiyatlarını düşürür ve doğru planlanırsa çok fazla sorun çıkarmaz.
Japonya’da Türkiye’dekinden çok daha fazla insan apartmanlarda ve gökdelenlerde yaşıyor. Depremden korunan çok katlı binalar inşa edebileceğiniz teknolojimiz var.
Bir bina tasarlarken maliyete karşı güvenlik riskini göz önünde bulundurmanız gerektiği doğrudur. Örneğin, Almanya’da 8R’lik bir depreme dayanabilecek bir binayı aklı başında hiç kimse inşa etmez. Böyle bir depremin olma ihtimali sıfır olduğu için değil, 1756’da 6.4R’lik bir deprem orada şimdiye kadar kaydedilen en şiddetli depremken bu ihtimalin çok az olması!
Ancak Güneydoğu Akdeniz gibi şiddetli depremlerin (>5R) havai fişek gibi patladığı bölgelerde bu yapmanız gereken bir şey değildir!
Sonuç olarak, Yunanistan ve Türkiye gibi ülkelerde yıllar geçtikçe hükümetler bilimsel mutabakata ve mali muhakemeye dayalı yeni, daha katı inşaat kanunları çıkardılar. Evet, can kaybı bir numaralı endişe ama unutmayın ki sadece mali durumu düşünsek bile, kötü inşa edilmiş binaların neden olduğu yıkımın maliyeti de dahil olan herkes için oldukça sarsıcıdır: Devlet, hükümet, yerel makamlar, yerel işletmeler, insanlar.
Siyasi bir irade olmadıkça ödemeye zorlanmayanlar sadece o binaları yapan ve kurallara uymamaya karar veren müteahhitlerdir. Japonya’da çok azı var. Türkiye’de çok az değil. Yunanistan’a gelince… Umarım hiçbir zaman öğrenmek zorunda kalmayız!
Y. Papadopoulos
Yazıları posta kutunda oku