Türban’ın Nazi Üniformalarından farkı yoktur

ÇAĞDIŞI DİNİ KUŞAMIN, “BAŞÖRTÜSÜ’NÜN (TÜRBAN) “ NAZİ VE KARA GÖMLEKLİLERİN ÜNİFORMALARINDAN HİÇ BİR FARKI YOKTUR. Sefa Yürükel

Sorun Türk kadının başına taktığı şapka veya tülbent değildir.

Sorun, Dini kurallar içinde çağdışı islami düşüncenin ve yönetim şeklinin ürettiği giyim kuşamın bir verisi olan türban sembolünün (semitik dinlerin islam, Hıristiyan ve Yahudi dinlerinin hepsinde aynı olan bu türban diyerek başlayan üniformaların (dini giyim ve kuşamların) Almanya’da nazilerde veya İtalya’da kara gömleklilerde ve İran’da olduğu gibi) dincilerin örgütlediği veya dincilerin dayattığı gerici kültüre boyun eğen bireyleri laik toplumdan kendini ayırma ve üstün görme ve laik toplumunda türban giymediği için islamcı faşistlerce şiddete maruz kalması ve aşağılanmaya maruz kalması ( uygar toplumu ve bireyi) ve belli bir süre içindede giyim kuşam terörü ile baskı altına alınması ve tüm toplumun islamcı çevreler ve güçlerce kontrol edilmesi için üretilen somut bir nesnel siyasi strateji demektir.

Bu üniforma, dincilerin, KK’nın, RTE’nin, Humeyni’nin ve Hamaney’in sözde başörtüsü dedikleri bu çağdışı paçavra, Türk Milleti’nin asla kendisine ait olmadığı bir dinci üniformadan başka birşey değildir.

Bunu, Türkiye’de KK’nin pasıyla RTE kurnazlığıyla yaygınlaştırmak ve buna köklü bir biçimde karşı çıkılmaması, Türk toplumunu bu çok kısa bir süre içinde, düşünce ve yaşam tarzı olarakta baskı altına alır ve medeniyetten uzaklaştırır.

Çünkü her bir brey yada toplum olarak her giydiğiniz elbise, içtiğiniz içecek, dinlediğiniz müzik, sarfettiğiniz günlük kelimeler ve cümleler, yediğiniz yemek vs gibi veriler, sizin kim olduğunuzu ve toplumunuz da seviyesini de anlatan etnografik ve antropolojik kültürel nesnelerdir.

Yani ey Millet, saf saf giyim kuşam sözde “özgürlüğü” deyip geçmeyin!

Başörtüsü “türban” üniforması ile mücadele etmek Türklük ve Atatürkçülük (Atatürk’ün Kastamonu da ki konuşmasında ve Nursultan Nazarbayev’in Alma Ata’da yorumladığı gibi) gereğidir. Bu durumda, bu dinci faşist sembol ile bilinçli olarak mücadale etmek, aynı zamanda bugün için uygar Türk olarak kalmanında temel gereklerindende birisidir.

Çünkü söz konusu olan esasında “başörtüsü “ adı altında, dinci faşizmin kurallarının, pratikte Türklüğe ve Atatürk ilke ve devrimlerine karşı giyim kuşam adı altında yaygınlaştırılmasıdır.

Ve bu taktiklede dinci faşizm tarafından Atatürk ve arkadaşlarının yarattığı modern Cumhuriyet’in ve yarattığı modern Türk Vatan’ının, Devlet’inin ve Milleti’nin doğrudan yaşam ve işleyiş olarak tehdit altına girmesi ve islamcı ümmet adı altında Türkiye Cumhuriyeti’nin modern ulus-devlet olarak ve Cumhuriyet rejimininde faşistçe bizatihi fiii olarak ortadan kaldırılmasıdır.

Buna bunun için eğer Türküm diyorsanız ve bununla gurur duyuyorsanız, Millet, Devlet ve birey olarak bulunduğunuz her ortamda ve yasal olarak ta asla ve kata izin vermeyin.

Eğer buna izin verirseniz, önce giyim kuşam derken, sonrada birde bakmışsınız, aynen İran’da ve Suudi Arabistan’da , Afganistan’da olduğu gibi Türkiye versiyonlu dinci faşist yobazların süreç
İçinde, önce tutsağı ve sonrada giyim kuşam özgürlüğü derken seks kölesi olursunuz.

Çünkü bu tür giyim kuşam ancak düşüncesi; istismarı, tecavüzü ve şiddeti olağan gören, baskıcı, aklı cinsellikten başka hiç bir şeyde olmayan, katma değer yaratmayan, çağdışı, inanç ticareti ve sömürüsü yapan emperyalizmin programladığı 5. kol olan dinci faşist çevreler tarafından savunulmaktadır ve günlük olarak uygulanmaktadır.

Ve siz siz olun,
sakın bu dün KK’nın önerdiği ve bugün islamcı RTE’nin havada kaptığı “başörtüsü “tuzağını, din ve özgürlük kisvesinde altında yutmayın.
Bunu asla kabul etmeyin ve bununla kesinlikle bugün İran’da insanların mücadele ettiği gibi kendi onurunuz, Milletinizin onuru ve insan onuru için mücadele edin.

Bu, Türkiye’de KK tarafından önerilen ve bugün TBMM’ne de kanun önerisi, Anayasa değişikliği önerisi olarak RTE ve Devlet Bahçeli tarafından sunulan ve de yarın aynı konunun malum çevreler tarafından referanduma götürerek kabul ettirilmek istenen şey esasında islamcı faşist üniformanın bir parçası olan bu nesneyi, “başörtüsüne özgürlük “ diye millet ve birey olarak eğer bir kere yutarsanız, sonucu son bilinen olayda olduğu gibi çocuklarınız, erkek ve kadınlarınız günlük olarak tecavüze uğrar ve çocuk gelin ve güvey olmaya aday olurlar.

Ya da İran’da ve Afganistan’da olduğu gibi recm adı altında ve ya işkencede katledilirler. Hapislere atılırlar.

Bunu, görmek, anlamak ve idrak etmek için gerçekten bu konuyu ve bunun sonunun nereye kadar varabileceğini görmek istiyorsanız, o zaman; İran’da, Afganistan’da ve Suudi Arabistan’da ki yaşamda bunu bal gibi net olarak görürsünüz.

Seçim sizin ve sonradan da bana niçin daha önce bize bunu demedin de demeyin emi!

Ve sakın, ama sakın
demedi demeyin.
Şimdi ;
Diyorum işte!
Diyorum..
Çok geç olmadan uyanın ve bu faşist sembole karşı koyun..
Yoksa sizi bu dinci faşistler kendi “zevkhanelerinde ki haremlerde labaratuvar
deneylerine” tabi tutacaklarrr..

Ama ey Millet bu duruma isterseniz hiç düşmeyebilirsiniz..

Sorumluluk Millet ve birey olarak sizde..

Herzaman olduğu gibi bağımsızlıkçılar:
Atatürk ile kalın
Cumhuriyetle kalın
Bilimle kalın
Akılla kalın
Hoşçakalın

Sefa Yürükel


Yazıları posta kutunda oku


Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir