Korkunun politikası mı? Ekonominin yarattığı korku mu?

Korku; siyaset kurumlarını tanımlayan temel unsurdur. Ulusal sağ tarafından sürdürülen, “korku siyaseti” bu kuralın uygulamasıdır.

İçinde bulunduğumuz ekonomik felaket döneminde, “korkunun siyaseti” iktidar aleyhinde mesafe kat etmektedir.

İktidarda kalıp kalmamayı belirleyen korku; açılık korkusu, gelecek korkusu, statü kaybetme korkusu, işini kaybetme korkusu, borcunu ödeyememe korkusu gibi korkulardır.

Bu korkular, elbette kişinin kararlarını temelden etkiler. Vereceği oyu da belirleyebilir. Bu korkular kişinin yaşadığı ortamda, kişisel rekabetler, ya da herkesin herkes ile kavgasının yansımaları olarak ta kabul görür.

Kişi ekonomik felaket ortamında, daha çok, iktidardan öte kendisini suçlar. Elbet iktidarı da suçladığı olur. Lakin zamanımızın etkin medya kanalları suçu daima bireyin suçu haline getirerek yol alır.

       Korkuların en büyüğü can korkusudur. Ölümü gösterdiğinizde, kişi açlığını unutur. Kendini güvenli bir alana atmaya çalışır.

       Milliyetçi sağ iktidarlar, toplumsal korkuları “dış güçler, dış düşman” zeminine oturtarak milli birliği sağlamaya çalışır.

       Dış düşman yaratmak ve tüm başarısızlıkları dış düşman üzerine şarj ederek, yol alır.

       Şimdi yaşadığımız ülkemizde, ekonomik korkular, gelecek korkusu aç kalma korkusu gibi korkuların hepsi vardır.

       Bu korkuların üzerine çıkacak ve ortak korku seviyesine dönüşecek en önemli korku “dış korku”dur.

       Savaş atmosferi, dış güçlerin etkilerinin en fazla anons edildiği zamanlardır.

İktidar korku siyasetini bu korkunun üzerine inşa etmek istiyor. Çünkü ekonomi üzerinden gelen korku, artık iktidarın kendisini tehdit ediyor. Ve çözümsüz duruyor.

İktidarın Suriye siyaseti; halk üzerinde uygulanan “korku siyasetinin” bir başka uygulamasıdır. Seçimler yaklaştığına göre, korku siyasetinin tavan yapması gerekiyor. İktidar bu baskının altındadır.

Yalnız bir açmaz ortaya çıkmıştır.

İktidar Rusya’nın Batı Kolektifi ile olan savaşı ve Suriye’de elinin zayıf olacağı varsayımından yola çıkmıştır.

Bu varsayımda, Suriye’de, Rusya’nın, Türkiye’ye karşı çıkmayacağı düşünülmüştür. Oysa Rusya ve Suriye’den yapılan açıklamalar, durumun hiç de iktidarın düşündüğü gibi olmadığını gösteriyor.

Amerika’nın kara harekatına yeşil ışık yakması da Türkiye Rusya ilişkilerini koparmaya yöneliktir. Yoksa iktidarı ve ülkemizi çok düşündüğünden değildir.

İktidarın Suriye’de bir kara harekatı yapması artık pek olası görünmüyor.

İktidarın, iktidarda kalabileceği yeni korku siyasetleri bulması gerekecek.

25 Kasım 2022.

Korku; siyaset kurumlarını tanımlayan temel unsurdur. Ulusal sağ tarafından sürdürülen, “korku siyaseti” bu kuralın uygulamasıdır. - bulent esinoglu 1

Yorumlar

  1. İsmihan İsmihanlı avatarı
    İsmihan İsmihanlı

    Merhaba Esinlioğlu Bey,
    Çoook uzun zamandır yazılarınızı okuyamadım . Turkish Forum da yazdığınızı unutmuşum . Bu sitelerin orijin yerleri yurtdışı olduğundan pek itibar da etmiyorum .
    neyse yıllar önce belki hatırlayacaksınız belki hatırlayamayacaksınız ama size yazmıştım birgün demiştim ki ekonomik kriz olacak ve bu AKEPEyi bitirecek diye yazılar yazıyorsunuz ama yurt dışından dolarlar hep akacak hep akacak krizlere rağmen akacak taaa kiii ülke yıkılana kadar akacak durmayacak diye size yazmıştım …. Acaba hatırladınız mı ??? Bakın %300 enflasyon ve korkunç bir kriz var yakında seçimler de var ama gelen dolarlar akan dolarlar hep akmaya devam ediyor durmuyor ve akacak yeni yılda da akacaklar ve hepsi de bizim BORÇ hanemize yazılıyorlar. Türkiye Rusya’ya yakınlaşıp oradan dolarlar bulunca bu sefer panikleyen ABD’ den arap ülkelerine emirler gelmeye başladı dolarlar akıyor ve hep akacak . Para en büyük silahtır Sayın Esinoğlu en büyük ve güçlü silah eğer sizin elinizde değilde düşmanınızın elindeyse vay halinize size güle güle ………………..

  2. Bülent avatarı
    Bülent

    Batıda bile neocon sisteme kapitalizm tink kurumlarında servet vergisi,kamu müdahalesi bu durumun sürdürebilir rasyonelitesi tartışılıyor sistem tıkandı.ölmekte olan doğmakta olanın zaman iki şehrin hikayesinden ibaret

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir