“Futbolumuzdan İnsan Manzaraları”
Ampute (engelli) mili takımımız dünya şampiyonluğuna gidiyor tribünlerde bir avuç seyirci var. Dünya şampiyonu oldu. Ankara’da Ampute (engeli) mili takımını havaalanında bir avuç vatandaş karşıladı. Buna karşın, 2 senesi opsiyonlu 5 yılık sözleşme imzalayan milyon Eurolara transfer olan yabancı siyahi fubolcuyu havaalanında kalabalık bir taraftar kitlesi karşıladı ve omuzlara alındı. Baktılar bagajı yok sadece elinde bir sırt çantası ile gelmiş.
“Niye bagajınız yok? Tek sırt çantası ile mi geldiniz? “
“Bana bir yılın dolmadan mukavelenin fesh edilme olanağını var dediler. Şimdilik sırt çantası ile geldim.”
-Bir futbol maçı düşünün takımın maçı bitince karşı takım oyuncusu forma değişimi yapmak ister.
“Kusura bakma yedek formam yok değişemem.” Bu üzüntü veren sözler son zamanlarda bulunduğu 2.ligden düşen Eskişehirspor takımının bir futbolcusunun beyanı.
1970-71 dönemi Türkiye Kupa ve aynı zamanda Türkiye Super Kupa Şampiyonu bu güzide takımın adının önünde “Eskişehir Büyükşehir Belediyespor yazsaydı. Bu futbolcu forma sıkıntısı çeker miydi?
100 den fazla belediye gelirlerinden nemalanan Belediyespor adı altında kulübü olan ülke durumunda ülkemiz 1.sırada
Kongo’da bile Belediye gelirlerinin sırtından kurulmuş mızrak atma takımı bile olmadığı halde, büyük şehir belediyelerine bağlı futbol takımı kurulabilsin. Halkın belediye vergileri, su ve kanalizasyon altyapı hizmetlerine harcanacağına, yabancı futbolcularının transferine harcansın. Devlete vergi ödeyen her iki işçiden biri, vergisinin büyükşehir belediye spor takımlarının yabancı futbolcu transferinde kullaniılmasına razı olsun.
-CIFS Football Observatory in Switzerland kurumunun 30 ülke ve 456 kulüp arasında yaptığı araştırmada, En fazla yabancı futbolcu ithal eden ülkeler arasında Türkiye % 18.8 oranla 7. sırada. Kyn:Berkan Yıldır-Özkan Özgüney BirGün Gazetesi-Ropö11 Nis.2021 Pazar ilavesi.
Miliyetçilik yapmak arabana Türk Bayrağı sararak sokaklarda dolaşmak değildir. Yabancı futbolcuyu havaalanında omuzlara alırken, Mili takıma gösterdiğin teveccüh kadar hatta daha fazlasını o iki değnekle dünya şampiyon olan Ampute (engelli) mili takıma göstermen olmalıydı.
Yıllarca psikolojik danışmanlık yapan Prof. Dr. Acar Baltaş:
“Altyapıdan başlayarak futbolcu yönetici ve hocaların hatta taraftarın büyük çoğunluğu, ilkokul eğitim düzeyinde veya ancak okur-yazardır. Bu kişilerin hayatlarında kendi meslekleriyle ilgili bir kitap okudukları şüphelidir. Tek marifetleri o bölgenin veya yörenin eski topçusu olmalarıdır. Hocalık lisansı için göstermelik bazı kurslara katılırlar. Not alacak yazı becerileri olmadığı için not tutamazlar. Bunları bu kurslarda görev yapmış bir kişi olarak söylüyorum. Bu kişiler daha sonra çeşitli ilişkilerle takımların başına gelirler. Biraz görev yapar ve giderler.
Örneğin: UEFA, daha önce ceza verdiği Medipol Başakşehir’in hocası Emre Belezoğlu “pro lisansı” olmadığından direktörlüğü yardımcısına bıraktı ve yedek kulübeye teknik direktör oldu.
-Galatasaray-Trabonspor maçının son dakikalarında yeşil sahalarda ender görülen bir olay yaşandı. Hakem Deniz Ateş Bitnel,Trabzonspor aleyhine penaltı kararı verince ortalık karıştı. Galatasaray’ın Trabzonspor’u 2-1 mağlup ettiği maçta 4 Bordo-mavili futbolcuya kırmızı kart gösteren hakem Deniz Ateş Bitnel geceye damgasını vururken, Trabzonsporlu futbolcu Salih Dursun hakemin elinden düşürdüğü kırmızı kartı alarak hakeme göstermesi maçla ilgili en çok konuşulan olaylardan biri oldu.
Trabzonspor Kulübü, Salih Dursun’un hakem Deniz Ateş Bitnel’e kırmızı kart gösterdiği anın fotoğrafını tişört yapma kararı almasının ardından, genç oyuncunun adını bir sokağa verecekleri söylendi ve Trabzon’un Maçka ilçesinde bir parka da heykelinin dikilmesi kararı alındı. (Bak Resim)
–
-9 Ekim 2015… Bir Trabzonspor – Gaziantepspor maçı oynandı. Son dakikada Trabzonspor’un penaltısı verilmedi diye maçın hakemi Çağatay Şahan ve yardımcıları dört saat statta alıkonuldu. Rehin alındı desek yeridir. Tam böyle kriminal ve suç filmlerinde yaşanan mafyatik görüntüler oluştu. Bırakın spor kanallarını, haber kanalları bile ‘son dakika’ geçip canlı yayınla olay yerine bağlantı kurdular. Dönemin Trabzonspor Kulübü Başkanı İbrahim Hacıosmanoğlu’nun yaptığı açıklama şu şekilde oldu: “Yöneticilerimi aradım, ben gelene kadar, gerekirse sabaha kadar o hakemleri tutun. Ben gelmeden onlar stattan ayrılamazlar.”dedi.
Sporun, bireyin toplumsallaşmasına yaptığı katkı, bir anlamda, bir kültür unsuru olarak yalnızca (gol, sayı, puan olarak) skor ve rant değil; çok daha fazlasıdır. Miliyetçilik araban Türk bayrağı sararak sokaklarda dolaşmak ise hiç değildir. Bir ülkede, bir spor dalının diğerlerinden daha çok ilgi görmesi ve medyada daha geniş yer bulması elbette yanlış değildir. Ben yaptım oldu kuralsızlığı ve umarsızlığı daha açık ifade ile bilinçsiz cehalete esir olmak yanlıştır. Amatörlük ve amatörler unutulmuştur. Rantta teslim olunmuştur. Oysa sporun özü, profesyonelleri izlemek değil; amatörce spor yapmaktır.
Erdil Ünsal