Atatürk’ün ‘Baba Eftim’diye hitap ettiği Papa Eftim
Türk Ortodoksları Patriği IV. Papa Eftim Paşa Ümit Erenerol, Patrikhane’nin kuruluşunun 100. yılı dolayısıyla açıklama yaptı.
TÜRK ORTODOKS PATRİKHANE’SİNİN KURULUŞUNUN 100. YILINDA PATRİK IV.PAPA EFTİM’İN YAPTIĞI AÇIKLAMADA NELER VAR?
*Kurucu Patriğimiz Papa Eftim’in Keskin Beyannamesi ile 1919 yılında dünya milletlerine Türk halkının haklı mücadelesini haykırdığı günden beri bu ruhu koruyoruz.
*Türk milletinin tarihine, kimlik bilincine ve bu topraklara duydukları bağlılıktan yana şüpheye düşmemiş Ortodoks Türkler ilelebet Cumhuriyet’in koruyucu neferleri ve Atatürk’ümüzün ilke ve inkılaplarının yılmaz birer savunucuları olmaya devam edecektir.
*Milli Mücadele’nin ateşinin yakıldığı 1919’dan geçen yüz üç yıla rağmen üzülerek yine tarihin tekerrür ettirilmeye çalışıldığını ve bu kutlu mücadeleyi vermiş toprakların evlatlarının yeniden prangalara vurulmak istendiği günleri görüyoruz.
*Halkımızın geçtiği bu zorlu ekonomik durumlardan ötürü kuruluşumuzun yüzüncü yılını kutlamama kararı almış bulunmaktayız.
*Nasıl ki Milli Mücadele öncesinde Türk halkını esir aldığını zanneden; onu her yönden sıkıştırmış, öldürmüş, yoksulluğa itmiş ve topraklarını işgal etmiş devletler haksız çıkıp bozguna uğradıysa bu zorlu günlerimiz de geride kalacaktır
* Cumhuriyetimizin kurucu değerlerine dahili ve harici olarak açılmış olan bu savaşın sonuna yaklaşmaktayız. Nasıl ki aydınlığa çıkan her yolda karanlık varsa; bu zorlu ve karanlık günlerimiz de yeniden Cumhuriyetin aydınlığına çıkacaktır.
*1919’dan öldüğü güne kadar Türk milleti için mücadele etmiş olan Papa Eftim’in mirasına sahip çıkmak her Türk vatandaşının sorumluluğudur.
*‘Benim en büyük şerefim ve en büyük onurum Türk olmamdır’ diyen Atatürk’ün izinden giderken Türklük bilincinde birleşmemiz gerektiğini hatırlatalım.
*Nasıl ki Kurtuluş Savaşı’nda tek vücut olan Türk milleti yedi düvele karşı muzaffer oldu; yeniden Türklüğümüzü unutturmaya ve yok etmeye çalışanlara karşı verdiğimiz mücadeleyi de kazanacağız.
*‘Türk olmak için Türk hissetmek gerekir’ diyen Papa Eftim bu hususta şunu da ekler, ‘Yalnız bu hissin samimi olması gerekmektedir.’ İşte bu yüzdendir ki yüz yıldır mücadelemiz Cumhuriyetimize ve milletimize savaş açanlara karşı olmuştur.
*Milli Mücadele’de Türklükleri unutturulmak istenen Türk Ortodokslarının Papa Eftim önderliğinde bir araya gelerek Atatürk’e bağlılıklarını belirtmeleriyle beraber kurdukları milli kilisemiz 100 yıl önce, yine bir Çarşamba günü, 21 Eylül 1922’de kurulmuştur.
* Milli kilisemizin kuruluşuna giden yolda Türk Ortodoksları Türkçe ibadet kararı almış ve eğitimlerin de milli olması gerektiğini savunmuşlardır.
* Bu yüzdendir ki Türklük ne dindedir ne de etnik kimliktedir.
* Mustafa Kemal Atatürk’ün kurtardığı bu topraklarda bizlere dinimizin özgürlüğü ve Türklüğümüz yeniden verilmiştir.
* Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi olarak geçmişte olduğu gibi bugün ve yarın da tam bağımsız Cumhuriyetimizi korumaya ve savunmaya devam edeceğiz.
* Milli Mücadele Türk milletinin birlik ve beraberliğiyle kazanılmıştır. Atatürk’ümüzün ilke ve inkılaplarını muhafaza etmemiz ve Cumhuriyetimizi geleceğe taşımamız ancak birlik, beraberlik ve karşılıklı sevgiyle mümkün olacaktır.
* Yüce Tanrımız başta bize bu toprakları veren Mustafa Kemal Atatürk ve silah arkadaşlarına, kurucu patriğimiz Papa Eftim’e ve Cumhuriyetimize hizmet etmiş bütün neferlerine cennetinden yer versin. Toprakları bol, ruhları şad olsun.(1 )
ANADOLU’NUN İSEVİ TÜRKLERİ : PAPA EFTİM VE TORUNLARI
İşgalcilerin din üzerinden topraklarımızda gerçekleştirmek istedikleri amaçların farkında olan Papa Eftim Milli Mücadele’de halkımızla birlikte oldu.
Hristiyan Türkler Kimlerdir?
1071 Malazgirt Savaşı’ndan önce Türkler Anadolu topraklarına akınlar düzenlemiş ve henüz din birliği sağlayamamış Karaman Türkleri bu topraklarda Hristiyanlığı seçmiştir. Daha sonraki yıllarda ise Haçlılar da Türkopol ismini alarak bu orduda paralı askerlik yapmışlardır. Konya, Niğde, Nevşehir, Kayseri ve Ankara bölgelerinde yaşamını sürdüren Hristiyan Türkler için Evliya Çelebi Seyahatnamesi’nde, ‘’Alanya-kadim eyyamından beru Urum (Rum) keferesi bir mahallededir… Amma Urum lisanı bilmeyub, batıl Türk lisanı bilirler. Ve Antalya, dördü Urum keferesi mahallesidir. Amma keferesi asla Urumca bilmezler, batıl Türkçe lisan üzre kelamet ederler’’ diyerek Hristiyan Türklerin varlığını belirtmiştir.(*) Öz be öz Türk olup, Yunan alfabesini kullanırlar, ibadetlerini Türkçe yaparlar ve Türkçe konuşurlar. Hristiyan olmaları ve Yunan alfabesi kullanmalarından dolayı çokça Rum zannedilen Karaman Türkleri günümüze kadar soylarını unutmamış ve gelecek nesiller için de bu geleneklerini devam ettirmektedirler.
Karaman Türklerinin yaktığı bu ağıt tüm yönleriyle kendilerini anlattırıyor:
“Gerçi Rum isek de Rumca bilmez Türkçe söyleriz
Ne Türkçe yazar okuruz, ne de Rumca söyleriz
Öyle bir mahludi haddı tarikatımız vardır
Hurufumuz (harflerimiz) Yunanice, Türkçe meram eyleriz“
Atatürk: ‘’Türkiye Cumhuriyetini kuran Türkiye halkına Türk Milleti denir.’’ demiştir. Hristiyan Karaman Türkleri de bu tanımın tam olarak içindedir. Cumhuriyetimizin 6 ok ilkesinden olan milliyetçilik ayıran değil birleştiren bir ilkedir. Türk milletinin içinde her kökenden tüm yurttaşlarımız yer almaktadır.
KATIKSIZ VATANSEVER: PAPA EFTİM
Atatürk denildiğinde gözleri dolan Hristiyan Türklerinden olan Papa Eftim diğer bir ismiyle Pavlos Karahisadiris 1884 yılında Yozgat’ta doğmuştur. Zekasıyla ruhbanlık okulunda hızla yükselmiş ve Fener Rum Patrikhanesi’nde 1915 yılında papaz ünvanını almıştır. Savaş yıllarıdır. Düşmanla işbirliği içinde bulunan Fener Rum Patrikhanesi dünya milletlerine hitaben yayınladığı bir bildiride “Canavar, zalim Kemalistlerin zulmünden, biz Hristiyanları kurtarmaya geliniz! Ankara’daki zehirli yuvalarını yıkmak için acele ediniz” diyordu. Bunun üzerine Papa Eftim kendisine bağlı cemaati toplayarak Fener Rum Patrikhanesini protesto etmiş ve ayrılarak Türk Ortodoks Kilisesini kurmuştur. Türk Ortodoks Kilisesi kurulduğu andan itibaren milli mücadeleye büyük katkı sağlamıştır. Kendisine ‘Baba Eftim’ diyen Atatürk, her fırsatta Eftim’e teveccüh gösterir ve şöyle der: ‘O, milli mücadelede bize bir ordu kadar yardım etti.
Çerkez Ethem sayesinde Atatürk ile tanıştı. 1922’de Kapadokya turuna çıktı. Hem Türk Ortodoks Kilisesi hedefini tanıttı ve hem de Milli Mücadele için para topladı. Millet Meclisi’nin açılış duasını okuyanlar arasında kendisi de vardı. Papa Eftim, laikliği sonuna kadar benimsemiş bir din adamıydı. Cumhuriyet Devrimi’nin getirdiği “Bazı Kisvelerin Giyilmemesi Üzerine Kanun”a uygun şekilde kilise dışında modern kıyafetleriyle dolaşır, topluma örnek olurdu.
Yunanlılar bu toprakların kendilerine ait olduğunu ve Müslümanların azınlıkta olduğunu iddia etmekteyken, işgalcilerin din üzerinden topraklarımızda gerçekleştirmek istedikleri amaçların farkında olan Papa Eftim Milli Mücadele’de halkımızla birlikte oldu. Karadeniz ve Doğu illerindeki halkın Pontus ayaklanmalarından etkilenmemesini ve Kurtuluş Savaşı’na destek vermelerini sağladı. Daha sonraki yıllarda soyadı kanunuyla Zeki Erenerol ismini alan Eftim, savaş bittikten sonra Galata’daki Panagia Kilisesi’ne çekilerek dinî görevle meşgul oldu ve 1968 yılında gözlerini hayata yumduktan sonra yerine oğlu Turgut Erenerol (Papa II. Eftim) geçti.
MÜBADELE YILLARINDA KARAMAN TÜRKLERİ
Savaşın ardından Türkiye’deki Rumlar ve Yunanistan’daki Türkler karşılıklı bir şekilde göç ederler. Bu göçe Karaman Türkleri de maalesef dahildir. Tek nedeni Hristiyan oluşlarıdır ve Rum zannedilerek bin yıldan fazladır yaşadıkları topraklardan hiç bilmedikleri bir yere gitmek zorunda kalırlar. Bugün Yunanistan’da hala varlıklarını sürdürürler. İlk göç eden yaşlılar dışında yeni nesil Yunanca öğrenmişlerdir. Daha sonraları bir kısmı Avrupa’nın çeşitli yerlerine göç etmiştir.
PAPA EFTİM’İN TORUNLARI BUGÜN DE AYNI MEVZİDE
Bugün Türkiye’deki Hristiyan Türklerin merkezi Türk Ortodoks Kilisesidir. Dün olduğu gibi bugün de ülkemize yapılan saldırılara karşı duruşları Papa Eftim kararlılığıyla devam etmektedir. Türk Ortodoks Kilisesi Ergenekon kumpasında da hedef alındı. Papa Eftim’in torunu Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi Basın Sözcüsü Sevgi Erenerol 5 yıl boyunca cezaevinde kaldı. Ergenekon savcıla
rı Sevgi Erenerol’a ‘’Siz nasıl Hristiyansınız? Hz. İsa’dan çok Atatürk’ten bahsediyorsunuz’’ suçlamalarında bulunmuşlardı. Sevgi Erenerol’un tutuklanmasından sonra Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi adına açıklama yapan Avukat Safiye Karayel, “Bağımsız Türk Ortodoks Patrikhanesi ve değerli basın sözcüsü Sevgi Erenerol, her zeminde Türk devletinin hak ve menfaatlerini savunmuştur, bundan sonra da aynı azim ve sadakat ile yüce Türk Milleti için çalışacaktır.’’ demişti Tarih:19-09-2022(2)
(*)“Romalı, Roma’ya mensup” anlamındaki Romaio isminin Arapça’ya geçmiş şekli olan Rûm kelimesi Arap-İslâm kaynaklarında Romalılar, Bizanslılar ve İslâm topraklarında yaşayan Rumlar için kullanılmıştır.( https://islamansiklopedisi.org.tr/rum )
(1 ) https://www.cumhuriyet.com.tr/turkiye/bagimsiz-turk-ortodoks-patrikhanesi-100-yilini-kutluyor-kurucu-degerlere-savas-acildi-1983268#:~:text=T%C3%BCrkiye%20Cumhuriyeti’nin%20kurucusu%20Mustafa,%2C%20100.%20kurulu%C5%9F%20y%C4%B1ld%C3%B6n%C3%BCm%C3%BCn%C3%BC%20kutluyor.
(2 )tgb.gen.tr/genclik-birligi/anadolu-nun-hrIstIyan-turklerI-papa-eftIm-ve-torunlarI-32140
(3 )https://onedio.com/haber/ataturk-un-kendisine-baba-eftim-diye-hitap-ettigi-milli-mucadele-yanlisi-turk-ortodoks-papaz-papa-eftim-979230
Bir yanıt yazın