Borulara sabotaj jeopolitiği değiştirir mi?

Ukrayna’da bir yandan savaş devam ediyor. Rusya kendine kattığı topraklarda, referandum yaptı. %96 oranında halk Rusya’ya bağlı olmayı onayladı.

Öte yandan Almanya ve Fransa Rusya ile el altından görüşmeleri sürdürüyordu. Olaf Shoulz Putin ile bir buçuk saat konuştu. Macron defalarca Putin ile telefon görüşmeleri yaptı.

Hatta spekülasyonlar oldu. Anlaştılar diye.

Tam bu sırada Baltık Denizi içinden, doğrudan, hiçbir ülke üzerinden geçmeden, Almanya’ya ulaşan, Kuzey Akım I ve Kuzey Akım II Boru Hatlarına sabotaj yapıldı.

Baltık Denizinin dibinde serili olan iki hatta sabotaj yapıldı.

Olayın büyüklüğünü anlamak için şöyle başlarsam belki anlaşılır.

9/11 olayları kadar büyük diye, yorum yapan yorumcular var.

Bu sabotaj Irak’ta yerin üstünden giden petrol borularına benzer bir sabotaj değil.

Bin metre derilikte tamir yapılması mümkün değildir. Hatta Almaya ile bu boru hatlarının antlaşması yapılırken, sabotaj olursa nasıl olacak diye, konuşmalar geçmiş.

Sabotajın tespitini İsveç Deprem Araştırma Birimince yapıldı. Deprem olmuş. Depremi araştırırken, denizin üstüne çıkan gaz kaçağı tespit edilmiş.

Deprem değil, kullanılan patlayıcıların gücünden kaynaklı sarsıntı olmuş.

Zaten Almanya tarafında gaz basıncı düşünce, Rusya ile haberleşme olmuş.

Sabotaj olduğu tarafların açıklamalarından zaten kesinleşti.

Almanya’nın gaz depolarının %25 seviyesinde olduğu, İngiltere’de %1 seviyesinde olduğu biliniyor.

Sabotajın siyasi yansımalarını incelemek için, önce bu sabotajı hangi devlet yaptı sorusunu cevaplamak gerek.

Batı Kolektifi daha sabotaj kesinleşmeden Rusya’yı suçlamaya başlamıştı bile…

Rusya eğer gazı kesecektiyse, vana elindeydi kestim der ve işi bitirirdi. Daha başlangıcından ifade edelim. Sabotaj yapacağı, Kuzey Akım Boru hatlarını başlangıçta 30 milyar dolar vererek inşa etmezdi.

Sabotajın Amerika ve İngiltere tarafından yapıldığı aşağı yukarı kesindir.

Çünkü

  1. Amerika, Almanya ile Rusya arasındaki enerji alışverişini ta baştan kapatmak için çok gayret sarfetmişti. Almanya’nın başına zayıf liderler oturunca, fırsatı değerlendirdi.
  2. Aslında asıl derdi, Almanya sanayisini rekabetten düşürmekti. Bu gazı keserek başaracağını çok önceden planlamıştı. Açıklamalar bize bu sonuca varmamızı tembih ediyor.
  3. Rusya’nın enerji gelirlerini baltalamak ve Avrupa’ya pahalı enerji satma amacı çok açıktı.
  4. Rusya ve Avrupa’yı sıkı sıkı birbirine bağlayan enerji alışverişi olmamalıydı. Çünkü bu yol siyaseten de bağlılık geliştirecekti. ABD ve AB birbirinden kopacaktı.
  5. Artık egemenlik enerji egemenliği olması sebebiyle, ABD enerjiyi tam denetime almak istiyordu.

Birinci Dünya Savaşına gidilirken, Sırp Prens Ferdinant’a yapılan suikast sebep olarak gösterilmişti. Oysa ortada başka paylaşım konuları vardı.

Boru hatların yapılan bu suikast, doğrudan doğruya Avrupa/Rusya işbirliğini ortadan kaldırmaya yöneliktir.

Evet başka boru hatları var ama yeterli değil.

Dünya enerji güvenliğinin berhava edildiğine inanıyorum.

Deniz altında gaz ve petrol taşımacılığı bana göre bitti. Hatta Rusya’dan bize gelen hatlarında sabotaja maruz kalacağını düşünüyorum.

Amerika Rusya ile iyi ilişkiler içinde olan tüm devletleri düşman sınıfına koyuyor.

Ya bendensin ya düşmandan yanasın stratejisi…

Biraz spekülasyon yaparsak. Rusya nasıl karşılık verir diye düşündüğümüzde, bir karşılığının olması gerekir anlayışına varırız.

Ben daha da ileri giderek, III. Dünya Savaşının tamtamları çalıyor diyorum.

Rusya ile yapılan ekonomik savaş kinetik savaş seviyesine yaklaştı. Ukrayna’ya modern silahların verilmesi. Rusya’nın tüm gelirlerine ambargo uygulanması, Rusya’yı nükleer kullanmaya zorluyor.

28 Eylül 2022

Ukrayna’da bir yandan savaş devam ediyor. Rusya kendine kattığı topraklarda, referandum yaptı. %96 oranında halk Rusya’ya bağlı olmayı onayladı. - boru hatti

Yorumlar

  1. Bülent avatarı
    Bülent

    Bugün, Çekya’nın başkenti Prag’da meydanlarda toplanan göstericiler, ülke genelinde artan enerji fiyatlarına tepki gösterdi. Göstericiler, Rusya’dan doğalgaz ithalatı yapılması için doğrudan müzakerelerin başlatılması çağrısında bulundu.Putin’in sözlerinin blöf olarak değerlendirilip görmezden gelinmemesi gerektiğini kaydeden Merkel, “Bunlar ciddiye alınmalı. Bu, hiçbir durumda zayıflık göstergesi değil, aksine manevra alanını korumaya veya daha da önemlisi yeni bir manevra alanı geliştirmeye yardımcı olan bir siyasi bilgelik göstergesidir” dedi.( kaynak odatv)..
    Asyanın cini şişeden çıktığının göstergesi hiç bir şey 24 şubat öncesi olamayacak.dolar pahalı el yaktıkları ile merkez kaç kuvveti uyguladıkça kendi milli paralar güç kazanacak demektir

Bir yanıt yazın

E-posta adresiniz yayınlanmayacak. Gerekli alanlar * ile işaretlenmişlerdir