Kadir Has Üniversitesi Türkiye Araştırmaları Grubu ile Global Akademi ortaklığında hazırlanan “Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları Araştırması”nın 2022 yılı saha çalışmaları 25 Mayıs-7 Haziran 2022 tarihleri arasında Akademetre Araştırma ve Stratejik Planlama tarafından gerçekleştirildi.
Araştırma kapsamında Türkiye temsiliyetine sahip 26 ilde (İstanbul, Ankara, Konya, Bursa, Kocaeli, İzmir, Aydın, Manisa, Tekirdağ, Balıkesir, Adana, Antalya, Hatay, Zonguldak, Samsun, Kastamonu, Kayseri, Kırıkkale, Trabzon, Gaziantep, Diyarbakır, Mardin, Malatya, Bitlis, Erzurum, Ağrı) ikamet eden 18 yaş ve üzeri 1.000 kişi ile görüşüldü. “Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları Araştırması 2022” sonuçları Prof. Dr. Mustafa Aydın, Prof. Dr. Mitat Çelikpala, Prof. Dr. Sinem Akgül Açıkmeşe, Prof. Dr. Serhat Güvenç, Prof. Dr. Ebru Canan Sokullu, Doç. Dr. Özgehan Şenuva ve Sezen Kaya Sönmez’den oluşan araştırma ekibinin düzenlediği toplantıda kamuoyuyla paylaşıldı.
Türk Dış Politikası Kamuoyu Algıları Araştırması’nın, 10 yıldır topladığı data ile Türkiye’nin dış politikasıyla ilgili olarak kamuoyunda oluşan algının dönüşümünü anlamak ve takip etmek için çok değerli bir kaynak sunduğunu ifade eden Kadir Has Üniversitesi Öğretim Üyesi ve Global Akademi Genel Koordinatörü Prof. Dr. Mustafa Aydın, “Bu çalışma ile Türkiye’nin dış politikasında yaşanan değişimlerin halk nezdindeki karşılığı ölçülüyor; ayrıca Türkiye’nin iç siyasi gelişmeleriyle dış politikası arasındaki bağlantıların takibi ve öngörülmesi de mümkün oluyor” dedi.
Türkiye’nin dış politikasına yön veren gelişmeler, uluslararası ilişkiler ve hükümet politikaları konularında sorular sorulan araştırma ile halkın hükümete yön verecek tercihleri ortaya çıkartıldı. Araştırma sonuçlarına göre, dış politika konularını arkadaşlarımla “her zaman” ve “sıklıkla” konuşurum, diyenlerin oranı yüzde 19.8 olarak tespit edilirken, “hiç konuşmuyoruz” diyenlerin oranı geçen yılki yüzde 42.4’den bu yıl yüzde 32.3’e düşmüş gözüküyor. Öte yandan, “güncel konulara ilgi” sorulduğunda “uluslararası gelişmeler” yüzde 12.1 ile alt sıralarda yer alırken, ilk iki sırada “ekonominin durumu” (yüzde 24.4) ile “pandemi” (yüzde 21.6) geliyor. Araştırmada kamuoyunun gündeminde yer aldığı düşünülen S-400, F-35, PYD, İdlib, Gümrük Birliği, Bayraktar TB2, Mavi Vatan gibi kavramları “duymadığını” söyleyenlerin oranının önceki araştırmada tespit edilen oran olan yüzde 50’lerden yüzde 80’lere kadar çıktığı tespit edildi. Öte yandan, yüzde 22.1’lik bir grubun ‘Lozan Antlaşması’nın halka açıklanmayan gizli maddeleri olduğuna’ inandıkları görüldü.
Araştırmada, “Sizce Türkiye’de dış politikanın yapım sürecine en çok hangi kurumlar etkide bulunmaktadır?” sorusuna bu yıl katılımcıların yüzde 53.5’i “Dışişleri Bakanlığı” yanıtını verirken, yüzde 50.9’u “Cumhurbaşkanlığı” dedi. Bu oranlar 2021’de sırasıyla yüzde 52.1 ve yüzde 55.1 idi. Böylece Cumhurbaşkanlığı Hükümet Sistemi’ne geçildikten sonra ilk defa Dışişleri Bakanlığı halkın algısında politika yapımına etkide ilk sıraya yükselmiş oldu. “Sizce Türkiye’de dış politikanın yapım sürecine en çok hangi kişiler etkide bulunmaktadır?” sorusuna ise, bu yıl yüzde 57.9’luk bir kesim “Cumhurbaşkanı” yanıtını verirken, bu oran geçen yıl yüzde 59’idi. Katılımcıların yüzde 47.5’i geçtiğimiz yıl aynı soruya “Dışişleri Bakanı” yanıtını verirken, bu yıl bu oran yüzde 52.5’e yükseldi.
Araştırmaya göre, Türkiye’yi “Avrupa ülkesidir” şeklinde tanımlayanların oranı geçen yılki yüzde 40.6’dan bu yıl yüzde 29.1’e düşmesine rağmen ilk sırada kalmayı sürdürdü. Aynı kategoride Türkiye’yi bir “Ortadoğu ülkesi” olarak tanımlayanların oranı ise geçen yılki yüzde 17’den bu yıl yüzde 25.5’e yükselerek ikinci sırada yer aldı. Türkiye’yi kendine has özellikleri olan bir ülke olarak tanımlayanların oranı ise, yüzde 19.8’den yüzde 15.6’ya düştü.
“Sizce son dönemde Türkiye’nin dış politikasında karşılaştığı en önemli sorun hangisidir?” sorusuna, katılımcıların yüzde 14.7’si sınır ötesi terörle mücadele yanıtını verdi. 2017’de katılımcıların yüzde 44.2’si sınır ötesi terörle mücadele yanıtını verirken, bu oran 2018 yılında yüzde 14.1’e düşmüştü. 2021 yılına kadar artarak devam ederken, 2021 yılında katılımcıların yüzde 23.5’i sınır ötesi terörle mücadele yanıtını vermişti. Fakat 2022 yılında bu yanıtın yüzde 14.7’ye gerilediği gözlemlendi. Öte yandan, katılımcıların yüzde 11.9’u bu soruya İsrail ile ilişkiler yanıtını verirken, yüzde 11.9’u ABD ile ilişkiler yanıtını verdi. 2021 yılında katılımcıların yüzde 6’sının “İsrail ile ilişkiler” yanıtını vermesi, 2022’de bu oranda artış olduğunu gösterdi. Buna karşılık, güncel sorunlar yerine gelecek 10 yılın beklenen en önemli dıs¸ politika sorunları sorulduğunda, ankete katılanların yüzde 39’u “Suriye’de savaş” sorununu ilk sırada belirtirken, yüzde 37.7’si “küresel finansal/ekonomik kriz”, yüzde 34.7’si “Ortadoğu’da silahlı çatışmalar” yanıtını verdi.
“Hangi ülkeler Türkiye’nin dostudur?” sorusuna katılımcılar yüzde 55.3 ile, geçen yıla yakın (yüzde 56.6) bir oranda yine “Azerbaycan” yanıtını verdi. Azerbaycan’ı yüzde 48.4 ile KKTC ve yüzde 38.3 ile Gürcistan takip etti. Öte yandan Türkiye için tehdit olarak görülen ülkeler arasında, geçen yıl katılımcıların yüzde 54’ü ABD yanıtını verirken, bu yıl bu oran yüzde 42.7’e düşmesine rağmen ABD yine ilk sırada yer aldı. Yine de bu oran, ABD’yi tehdit görenlerin oranında son 3 yılda görülen düşüşün devam ettiğini gösteriyor. ABD’yi geçtiğimiz yılda olduğu gibi, bu yıl da yüzde 41.9 ile İsrail takip etti. Öte yandan, “Türkiye’nin İsveç ve Finlandiya’nın NATO üyeliğine karşı çıkmasını ne derece desteklediğinizi söyler misiniz?” sorusuna katılımcıların yüzde 10.5’i “çok destekliyorum” ve yüzde 22.3’ü “destekliyorum” derken yüzde 29.8’i “ne destekliyorum ne de desteklemiyorum” yanıtını verdi.
Bir yanıt yazın