Doğu Türkistan Hakkında Konuşma Özgürlüğü Çin’in Elinde
ABD Dışişleri Bakanlığı 24 Ağustos’ta yeni bir Rapor yayımlayarak Çin’in uluslararası toplumu Çin’in “savaş diplomasisi” vasıtasıyla yabancı ve özel medyaları vede sosyal medyanın etkisinden faydalanarak Uluslararası arenada Doğu Türkistan meselesine ilişkin konuşma özgürlüğünü kontrol altına aldığı uyarısında bulundu.
Çeşitli Sahte propagandaya karşı küresel çapta mücadele yürüten ABD Dışişleri Bakanlığı’na bağlı “Küresel İletişim Merkezi” (GEC), 24 Ağustos’ta “Çin’in, Doğu Türkistan’la ilişkin küresel toplumun konuşma haklarını kontrol altına alma çabaları” konulu bir rapor yayınladı.
Raporda işgalcı Çin’in, Doğu Türkistan meselesi hakkında uluslararası toplumun konuşma hakkını kontrol ettiği ve Uygur başta olmak üzere Doğu Türkistan’daki diğer etnik gruplara karşı soykırım ve insanlığa karşı işlenen suçlar hakkında haber yapan bağımsız medya kuruluşlarını karaladığı teyit ediliyor.
SAHTE PROPAGANDALARINI YUTTURMAYA ÇALIŞIYOR
Raporda ayrıca, Çin’in Doğu Türkistan hakkında kurgusal sözler, uyduruk hikayeler üreterek ve tanıtarak, kiralık yerli ve yabancı eleştirmenler aracılığıyla karalama kampanyası yürüterek Uygurların yaşadığı soykırımı eleştirenleri susturmaya çalıştığı ve sahte propagandasını küresel topluma yutturma çabalarını hızlandırdığı belirtiliyor.
Rapora göre, Çin’in yalan propaganda stratejisi, büyük miktarda çevrimiçi içerik aracılığıyla uluslararası bilgi ortamını manipüle ediyor. En vahim olanı ise bizzat kendi kontrol ediyor ve Çin’in amaçlarına aykırı içeriğe erişimi yasaklıyor. Çin’i eleştiren eleştirmenleri caydırmak için politikalarını destekleyen sahte imajlar yaratarak onların üstüne çıkmaya çalışıyor. Hatta sofistike yapay görüntüler kullanarak, siyahı beyaz, sahteyi gerçek göstermeye çalışmasının yanı sıra Çin’in insanlık dışı siyasetlerine karşıtı muhalefeti bastırmak için ulusötesi dijital baskılar ve siber saldırılar gerçekleştiriyor.
Raporda ayrıca Çin’in Doğu Türkistan’da gerçekleştirdiği soykırım suçlarını gizlemek ve sorumluluktan kaçmak için kullandığı bazı art niyetli çareleride sıralanıyor.
ÇİN’İN DEZENFORMASYONLARI SEKİZ MADDEDE ANLATILIYOR
Çin’in kullandığı araçların başında ilk olarak “Çin’i eleştiren sözleri örtbas etmek, ikincisi Çin’i destekleyen sahte imajlar yaratmak, buna örnek olarakta 2021’in ortalarında 300’den fazla Çin yanlısı sahte sosyal medya hesabından Uygurlarla ilgili binlerce kurgusal video yayınlandığı gösteriliyor. Üçüncüsü ise yapay zekayı uluslararası toplumu aldatmak için kullanmak, dördüncüsü diğer ulusötesi görüşleri bastırmak, beşincisi kamuoyu yanıltıcı propagandaya odaklanmak, altıncısı bağımsız medyanın eleştirilerini yalan yanlış açıklamalarla dezenforme etmek, yedincisi uyduruk hikayelerle soykırımı, insanlığa karşı işlenen suçları yalanlamak, Sekizincisi, sözde “tüm etnik kökenler eşittir” safsatasını öne sürerek eleştiriden kaçınmak” gibi yöntemler geliyor.
Raporda, Çin’in dezenformasyon yoluyla uluslararası ilgiyi başka yöne çevirme çabalarına rağmen, bağımsız medya, akademisyenler ve insan hakları aktivistlerinin, Çin’in Doğu Türkistan’da, hapishanelerde ve kamplarda milyonlarca insanı keyfi olarak hapsettiğini gösteren görgü tanıklarının ifadelerini ve kanıtlarını defalarca yayınladıkları vurgulanıyor. Kamplardaki işkence, zorla kısırlaştırma ve diğer barbarca uygulamaları güvenilir kanıtlarla doğrulanıyor.
Muhammed Ali ATAYURT-Türkistan Prees/ TURKISHFORUM-ABDULLAH TÜRER YENER
Konuşma Özgürlüğü Çin’in Elinde
Konu Hakkında okumaya devam et: Doğu Türkistan
Bir yanıt yazın