Şu konuya dikkat:
Rusya’nın Ukrayna’ya saldırması sonrası dünya hep nükleer savaştan söz eder oldu. Rusya Devlet Başkanı Putin’in “Gerekirse her türlü gelişmiş silahı kullanmaktan kaçınmayacağız” açıklaması da nükleer savaşın ayak sesleri olarak değerlendirildi.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgali Doğu ve Batı arasında ipleri kopma noktasına getirirken, İngiltere’nin ulusal güvenlik şefi Stephen Lovegrove, olası bir ‘nükleer savaş riski’ konusunda uyardı.
Rusya’nın Ukrayna’yı işgalinde beşinci ay geride kalırken, yapılan açıklamalar ‘nükleer çatışma’ riskini de bir kez daha gözler önüne serdi.
İngilter’nin ulusal güvenlik şefi Stephen Lovegrove, dünyanın yeni ve ‘tehlikeli bir çağa’ girdiğini belirtirken, Batı’nın Çin veya Rusya’yla ‘yanlışlıkla’ nükleer bir savaşa girme tehlikesi olduğunu söyledi. Lovegrove, Batı’nın Çin ve Rusya ile iletişimini kestiğini vurgularken, bu durumun Çin veya Rusya’yla ‘yanlışlıkla’ nükleer bir çatışma başlatma riskini doğurduğunu açıkladı.
Lovegrove, siyasette çok yoğun olarak kullanılan ‘arka kapı’ diplomasisinin de bozulduğunu söyledi. Lovegrove, kapalı kapılar ardından yapılan görüşmelerden çok asker gücün ön plana çıkarılmak istendiğini öne sürdü.
Tam da bu siyasi iklimin içinde yaşadığımız günlerde İngiltere’den gelen açıklama korkuları daha da büyüttü. Ülkenin ulusal güvenlik danışmanı, Batı’nın iki ülke ile ‘iletişimin kesilmesi’ nedeniyle Çin veya Rusya’yla ‘yanlışlıkla’ nükleer bir çatışma başlatma riskiyle karşı karşıya olduğu konusunda uyardı.
Lovegrove, teknolojideki ilerlemelerin silahları daha ölümcül ve kolay erişebilir hale getirdiğini belirtirken, bu durumun güvenlik düzeninde değişikliğe neden olduğunu vurguladı ve ‘dikkatli olunması’ çağrısında bulundu.
Washington DC’deki Stratejik ve Uluslararası Araştırmalar Merkezi’ne hitaben yaptığı konuşmada Lovegrove, NATO’nun ‘stratejik istikrarının risk altında olduğunu’ da vurguladı.
Soğuk Savaş döneminde dünyanın iki kutuplu düzenine atıfta bulunan İngiliz Güvenlik Şefi, “NATO ve SSCB’nin yekpare blokları ortak bir doktrin anlayışına ulaşabildiler. Bu bize nükleer savaşa giden yoldan dönüldüğü konusunda güven verdi. Ancak bugün, durum farklı. Bizi tehdit edebilecek Çin gibi bir ülkeyle aynı temellere sahip değiliz. Bu yüzden diyalog alanı yaratmalıyız. İngiltere, ABD Başkanı Biden’ın Çin ile önemli bir adım olarak önerdiği görüşmeleri güçlü bir şekilde desteklemektedir.” dedi.
Çin’i hedef gösteren Lovegrove, “Çin’in cephaneliğindeki nükleer silah sistemlerinin hem sayısını hem de türünü artıracak nükleer modernizasyon programı hakkında net endişelerimiz var” dedi.
Özetleyelim:
Yapılması gereken tüm devletlerin nükleer silahlardan arınmasının sağlanmasıdır. Bu konu her zaman gündeme geliyor ama nedense bir türlü olumlu adım atılamıyor. Nükleer silaha karşı olanlar bile nükleer silahları bırakmıyor.
Bir yanıt yazın