Nükleer silah endişesi…

Rusya’nın Ukrayna’yı işgali ile başlayan nükleer silah endişesi gün geçtikçe kendisini daha çok belli etmeye başladı.

Rusya’nın Ukrayna işgali dünyada nükleer savaş endişelerini yükselmesine yol açarken, silahlanmayla ilgili başlıca uluslararası kurumlardan biri olan SIPRI, nükleer silahlanmaya dair endişe veren araştırma sonuçlarını yayınladı.

Yeni bir araştırma, dünyanın 35 yıl sonra yeniden nükleer silahlanma dönemine girdiğini ortaya koydu.

Stockholm Uluslararası Barış Araştırmaları Enstitüsü (SIPRI), Soğuk Savaş’tan bu yana ilk kez dünya  genelinde nükleer silah sayısının yükseliş eğilimine girdiğini bildirdi. Araştırmada, dünyadaki 9 nükleer güç olan ABD, Rusya, Çin, Fransa, İngiltere, Hindistan, İsrail, Kuzey Kore ve Pakistan’da tahminlere göre bu yılın başı itibarıyla 12.705 nükleer silah başlığı bulunduğu belirtildi.

ABD ve Rusya arasındaki Soğuk Savaş döneminde dünya nükleer savaşın eşiğine gelmiş, nükleer silahların sayısı 1986’da 70 bini aşmıştı. Soğuk Savaş sonrasında iki ülke silahsızlanma sözü vererek ellerindeki nükleer silah sayısını önemli ölçüde azaltmıştı.

SIPRI’nın araştırmasına göre, gelecek 10 yılda 9 nükleer ülke nükleer silahlarının sayısını artıracak. Silahsızlanma döneminin sona erdiğine dikkat çeken araştırmacılar, nükleer savaş riskinin Soğuk Savaş’tan bu yana en yüksek seviyeye ulaştığı uyarısında bulundu.

Son dönemde nükleer silah sahibi ülkelerden endişe veren adımlar geldi. Ukrayna işgali sonrasında Rusya Devlet Başkanı Vladimir Putin ve ekibi, birçok defa nükleer silah kullanılabileceğinin sinyalini verdi.

Çin ve İngiltere de son dönemde nükleer silahlarını modernize etmek için çalışmalar yürütüyor. Kuzey Kore’nin son balistik füze denemeleri son aylarda bölgede tansiyonun fırlamasına yol açtı. İran’ın nükleer denemeleri de endişenin artmasına neden oluyor.

Rusya ve ABD’nin eskiyen nükleer silahları imha ederken operasyonel silahların güçlendirildiğine dikkat çeken SIPRI, bu iki ülkenin hâlâ dünyada nükleer silahların yüzde 90’ına sahip olduğunu vurguladı.

Araştırmaya göre Rusya yaklaşık 6 bin nükleer silahla başı çekiyor, ABD ise 5.428 nükleer silah başlığına sahip. Çin’de 350, Fransa’da 290, İngiltere’de 225, Pakistan’da 165, Hindistan’da 160 ve İsrail’de 90, Kuzey Kore’de ise 20 nükleer silah olduğu tahmin ediliyor.

BM Güvenlik Konseyi daimi üyesi beş nükleer ülke olan İngiltere, Çin, Fransa, Rusya ve ABD, bu yılın başında bir açıklama yayınlayarak “nükleer savaşı kazanmanın asla mümkün olmadığını” belirtmişti. Buna karşın bu beş ülkenin nükleer silahlanma konusunda attığı adımlar dikkat çekiyor.

New York Acil Durum Yönetim Birimi, kentte yaşayanlar için olası bir nükleer savaşta nasıl hayatta kalacaklarıyla ilgili önerileri içeren bir video yayınladı. Videoda “New York ve çevresinde nükleer silah kullanımı olasılığı çok düşük olsa da New Yorkluların böyle bir durumda güvende kalmanın yollarını bilmesi çok önemli” dendi.

“Nükleer saldırı oldu. Nedenini ve nasılını sorma. Sadece büyük olayın yaşandığını bil. Peki ne yapacağız” ifadelerine yer verilen 90 saniyelik videoda, nükleer saldırı halinde izlenmesi gereken üç adım şöyle sıralandı:

– İçeri gir ve pencereleri kapa
– İçerde kal. Kıyafetlerini, vücudunu ve saçını yıka
– Medyayı takip et ve acil durum güncellemelerine üye olmayı unutma

ABD’li yetkililer daha önce de Sovyetler Birliği’yle Soğuk Savaş döneminde, 11 Eylül saldırıları sonrasında ve Kuzey Kore’yle yaşanan gerilim nedeniyle benzer nükleer tehdit uyarıları yayınlamıştı.

Son uyarının Ukrayna işgali nedeniyle Rusya  ve ABD arasında gerilimin arttığı ve nükleer savaş endişelerinin gündeme geldiği bir dönemde yapılması dikkat çekti. Sosyal medyada birçok kişi “tuhaf” diye niteledikleri videonun zamanlamasının endişe yarattığını ifade etti.