İzlanda’nın Dodurga kasabasında ki yapılan yerel seçimlere, seçim yabancı bir ülkede olduğu için CHP, İYİ-P ve MHP katılamamıştır.
Seçimleri, Dodurga’da Genel Başkan Yardımcısı Emin Akbaş, Akbaşın oğlu ve teşkilatıyla birlikte 2 ay kamp kuran, bölgeye 20 yıldır hiç yatırım yapmayan, ABD üretimi AKP yüzde 86.81 lik oyla kazanmıştır.
O’nu bölecek parti diye halkı oyalamak için piyasaya sürülenler ise bilindiği gibi hüsrana uğramıştır.
Dünkü DODURGA seçimi sonuçlarına bir göz atarsak işte bu durumu dahada iyi gözlemlemiş oluruz:
AK Parti %86,81
Diğerleri % 13,19
AK Parti 955
Deva 23
T. Değişim 14
Memleket 21
Adalet 23
Saadet 17
Y. Refah 41
Bilindiği gibi, İç Anadolu Kuvvayi Milliye’nin kalesidir.
Bazı bahene edilen verileri göz önünde bulundursakta, orası yarenlerin yeridir.
Yıpranmış AKP iktidarı oraya 20 yıldır hiç bir yatırım yapmamış bir partidir.
Buna rağmen, muhalefetin hali sadece Dodurga’da değil, tüm iç Anadolu’da ve Türkiye’de ortadadır.
Ortada ki Ana ve küçük Muhalefette, Dodurgada’ki sonuçlara bakarsak, Dodurga’yı ve bölgeyi tarikatlara ve gericiliğe terk etmiştir.
Aynen 20 sene önce Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu CHP ve MHP’nin PKK ve Gericiliğe bilerek terk ettikleri gibi.
Halbuki Dodurga’yı terk etmek, aynı Doğu ve Güneydoğu Anadolu’yu başkalarına terk etmek gibi, Türkiye’yi terk etmektir.
Evet Dodurga ülkücülerin tarihinde Yusufeli kadar önemlidir. Bu çok iyi bilinir.
Ama ne olursa olsun 20 yıllık hiç bir yatırım yapmamış AKP nin bu kadar oy alması sadece bu tür verilerle açıklanamaz.
Yeni bir nesil var. Değişim var.
Kim ne derse desin, Dodurga seçimleri halktaki ibreyi gösteriyor. Bu milli olmayan muhalefete hayır diyor.
Dodurga sonuçları bize aynı zamanda bu tür yuvarlak ve yeni mandacı bir muhalefetle hiç bir seçim kazanılamayacağınıda ispatlıyor.
Çünkü muhalefetin adı yok!
Milli değiller.
Mandacılar.
Duyduk duymadık demeyin,
adı yok gerçekten.
Haa, olan ve ulan , şey, yuvarlak, naylon bir muhalefet var.
Onlarda Dodurga’da yapılan seçimi bugün yine yüzde 86,81 ile yine AKP kazanmış duyumundan hiç mi hiç utanmıyorlar. Zaten öyle bir seçimin olduğunun bile farkında değiller.
Dedik ya. Seçim İzlanda’da yapıldı çünkü.
Bunun sebeplerini anlatıyoruz aylardır ve yıllardır malum naylondan muhalefetçiklere ve onları körü körüne destekleyenlere, bu halinizle hepinizi toplayın bir RTE yapmıyorsunuz, nedenini ve kendinizi sorgulayın diyoruz, adamlar ne desin bize; muhalefete muhalefet yapmayın, kimi destekliyorsunuz diyorlar iyimi!?
Bunların akılları vücutlarını terk etmiş iyimi!
Bu çeşit bir muhalefetin halkta karşılığı yok, muhalefeti kurtarmaya çalışan analizci beyler ve bayanlar.
Kendinizi boş beleş bahaneler ve verileri yanlış analizlerde kullanarak boşuna bağlamayın.
Mesela şöyle bahanelerle:
Algı operasyonu..
Provakasyon…
Tarikatlar…
Paralar pullar..
Menfaat..
Aday ( sevilen bir adayda da değil)
Bunların hepsi boş ve beleş bahaneler.
Halkı biz örgütlüyemiyoruz, halktan kopuğuz ve beceriksiz denilmesi daha mertçe olur.
Buna saygı duyabilirim.
Ama bahaneler bahaneleri yemezler.
Yani gelin açıkça itiraf edin bence .
Yani;
Ya bu işi bilmiyorsunuz..
Yada görevlisiniz.. şeyler…
Lan korktuğum başımızamı geliyor yoksa… siz Erdoğancı Erdoğan’dan maaşlımısınız yoksa..
Yada ortak koordinatörünüz ABD sizden böyle muhalefet yapınmı istiyor?
Tabi ya,
Türkiye’ye hakim ve ABD’nin her istediğini yapan bir Erdoğancı Erdoğan nasıl iktidarda kalsın yoksa?
Haa Millet,
Bakın herşey ortada.
Daha iyi bir Türkiye’de yaşamak istiyorsanız,
Üçüncü ve milli bir yol bulmak zorundasınız.
Bu şart bence.
Sizce?
……
Bir de burada gerçek bir gözlem aktarayım size:
Bugünlerde Zafer Partisi, çapından ve kadrolarından büyük, gerçekten eylemci ve söylemci bir muhalefet yapıyor Türkiye’de.
Ama heryerde, her konuda …Türkiye’de.
O’nun hakkını yemiyorum.
Ama O da dikkat etsin kendine.
Lider değil, Kadro Partisi olsun.
Merkez’de, İl’de, ilçe ve köylerde.
Adam adama örgütlensin.
Eski ideolojilerden ve sembollerden arınarak ilerlesin.
Bir Atatürk yeter çünkü.
Bugüne kadar olduğu gibi, bundan sonrada gerçek bir muhalefetlik nasıl olurmuş öteye beriye göstersin.
Tam gerekli örgütlenmeyi dolduramadıkları ve Genel Kongre yapamadıkları için Dodurga’da da yoklardı. Bunu biliyor ve gözlüyorum.
Evet Zafer Partisi için, şimdilik bu önemli ve geçerli bir bahane.
Siyasette kimseye açık çek verilmez ama, bugünlerde Zafer Partisi iyi gidiyor demek doğru olur.
O’nu izliyorum sizde izleyin!
Demedi demeyin!
Her zaman olduğu gibi bağımsızlıkçılar:
Atatürk’le kalın
Cumhuriyetle kalın
Hoşçakalın
Sefa Yürükel