Soru şu:
Savaştan bu yana Rusya’ya uygulanana ambargo hedefine ulaştı mı?
Başta Amerika ve Batılı ülkeler Rus gazı ve petrolüne bağımlılıktan kurtulmanın yollarını arıyor. Yeni kaynaklara yöneliyor. Şu ana kadar Rusya’ya uygulanan ambargonun da tam olarak hedefe ulaşmadığı görülüyor.
Batılı ülkeler, Ukrayna işgaliyle birlikte Rus ekonomisini ve bazı Rus vatandaşlarını hedef alan güçlü yaptırımları uygulamaya koydu. Ama Rus ekonomisi beklendiği kadar darbe almış değil. Hatta bir uzman Rus ekonomisinin çok iyi durumda olduğunu söylüyor.
Yaptırımların Rus ekonomisini zorlasa da zengin enerji sektörü ülkeye hala nakit para akışını sağlıyor. Bunun nedeni petrolün ihracında beklenenden daha az düşüş olması.
Stratejik ve Uluslararası Çalışmalar Merkezi’nden Ben Cahill, “Uluslararası Enerji Dairesi, birçok danışman, birçok insan ilk ayda günde iki-üç milyon varil petrol üretiminin düşeceğini tahmin ediyordu. Fakat bu olmadı. Kayıp muhtemelen günde bir milyon varilden az. Sanırım Avrupa Birliği yetkilileri şimdi ne olacak diyor. Rusya’ya ekonomik baskıyı nasıl arttırırız diyor. Çünkü şu ana kadar yapılanlar işe yaramıyor” şeklinde konuşuyor.
Batılı ülkelerin yaptırımları Moskova’dan karşı adımlara neden oldu. Bu da Avrupa’da alternatif enerji kaynaklarına yönelme çağrılarını hızlandırdı.
Fransa’da çiftçiler mahsullerle tarımsal atıkları karıştırarak biyoyakıt ürettiler. Bu da muhtemelen yakın çevredeki yüzlerce eve enerji sağlayacak.
4 futbol sahası büyüklüğündeki güneş panelleri Portekiz’in fosil yakıtlardan kurtulmak için son çabası.
Bu arada Almanya’nın başbakan yardımcısı son dönemde Rusya’yı fosil yakıtları silah gibi kullanmakla suçladı.
Petrolün fiyatı da yükselmeye devam ediyor. Bu, Rusya daha az petrol satsa da daha fazla para kazanıyor anlamına geliyor.
Ben Cahill, “Bir çeşit paradox. Rus petrolünü kullanılamaz hale getirmeye çalışırken Rusya’dan petrol satın alan ülkeler daha fazla para ödüyor. Bu, Avrupa Birliği’nin tolere etmek isteyeceği bir ekonomik plan olabilir. Ama dünyanın en büyük petrol ihracatçısını sahadan küresel ekonomik etki yaratmadan çekemezsiniz” diyor.
Dizel yakıt maliyetlerinin artması küresel tedarik zinciri üzerindeki baskıyı artıyor.
Cahill, Avrupa Birliği’nin yaptırım önerisinin bir kısmının Rusya’ya gerçekten zarar verebileceğini belirtiyor.
Cahill, “Eğer gemileri sigortalamazsanız, bu, tankere sahip bir şirketin Rusya’ya nakliyat yapamayacağı anlamına gelir. Eğer o sigortasız tanker batarsa, karaya oturursa, eğer çevre felaketine neden olursa bu büyük bir risk olur” şeklinde konuşuyor.
Avrupa dalgalı enerji fiyatlarında seyir ederken Cahill, Rusya’nın Hindistan ve Çin’e petrol satmada biraz şanslı olduğunu söylüyor ama Moskova bunu da genelde varil başına piyasa değerinin 30 dolar altında veriyor.
Macaristan, Avrupa Birliği’nin (AB) Rus petrolüne ambargo uygulamaya başlamasından önce enerji yatırımı yapması talebini yineledi. Macaristan’ın bu talebi, Ukrayna’yı işgal etmesi nedeniyle Rusya’ya uygulamayı planladığı yaptırımları hızla onaylamaya çalışan AB’yle zıtlaşması anlamına geliyor.
AB Komisyonu, bu ayın başında Rusya’ya karşı yeni bir yaptırım paketi önerisi getirmişti. Ancak yaptırımlar henüz devreye girmedi. Macaristan, yaptırım planına en çok karşı çıkan ülke.
Macaristan Adalet Bakanı Judit Varga, Pazartesi günü Brüksel’deki bakanlar toplantısında önce gazetecilere yaptığı açıklamada, “Önce çözüm, sonra yaptırım” dedi.
Macaristan Adalet Bakanı’nın bu açıklaması, AB liderlerinin 30 Mayıs’taki zirve toplantısından önce yaptırım anlaşmasına varmak için bazı AB hükümetlerinin yaptığı çağrıya ters düştü.
Rus petrolüne bağımlı olan Macaristan, rafinerileri yenilemek ve Hırvatistan’dan petrol aktaran boru hatlarını genişletmek için kısa vadede 800,8 milyon dolarlık yatırıma ihtiyacı olduğunu kaydediyor.
Macaristan ayrıca uzun vadede ekonomisini Rus petrolüne olan bağımlılıktan uzaklaştırmanın maliyetinin 18 milyar Euro’ya kadar çıkabileceğini belirtiyor.
AB Komisyonu geçen hafta, denize kıyısı olmayan ve Rusya dışındaki petrol kaynaklarına erişimi kısıtlı olan Macaristan, Çek Cumhuriyeti ve Slovakya gibi Orta ve Doğu Avrupa ülkelerine 2 milyar dolarlık destekte bulunmayı teklif etmişti.
Bu ülkelere ayrıca Rus petrolüne bağımlılıktan kurtulmaları için daha uzun vadeli bir geçiş süreci önerildi.
Avrupa Komisyonu, uzun vadeli kaygıları gidermek için, Avrupa’nın Rus fosil yakıtlarına olan bağımlılığını 2027 yılına kadar sonra erdirmek için 210 milyar Euro’luk bir plan yayınladı. Ancak Komisyon, yeni yatırımların AB ülkeleri içinde nasıl paylaştırılacağına ilişkin ayrıntı vermedi.
Bir yetkilinin Pazartesi günü Reuters haber ajansına yaptığı açıklama, Macaristan’ın AB’yle yaşadığı çıkmazın sebebini doğrular nitelikte. Yetkili, Rus petrolüne uygulanacak ambargoya ilişkin anlaşmanın önündeki kilit engellerden birinin, Macaristan’da şu anda sadece Rus ham petrolünü işleyebilen iki rafinerinin diğer kaynaklara uyumlu hale getirilmesi için AB’nin Macaristan’a yapacağı ödemenin miktarıyla ilgili olduğunu söyledi.
AB diplomatlarının geçen haftaki toplantısında, aralarında Fransa, Litvanya, Belçika ve İrlanda’nın da bulunduğu bazı ülkelerin temsilcileri, önümüzdeki hafta yapılacak AB zirvesinden önce siyasi anlaşmazlığı önlemek için Macaristan’la uzlaşmaya varılması çağrısı yaptı.
Bir yanıt yazın