RUSYA SEMPATİSİ VE UKRAYNA SAVAŞI – Abdullah TOPAÇ / TURKISHFORUM – ABDULLAH TÜRER YENER
Ukrayna’daki Rusya’yı Turkiye’den görmek isteyenlere okumak için tavsiye edilir…
RUSYA SEMPATİSİ VE UKRAYNA SAVAŞI
Rusya’nın 24 Şubat 2022 günü başlattığı Ukrayna saldırıları bütün vahşetiyle devam ediyor..
Ukrayna’da insanlık utancı ve insanlık suçları ile dolu bir savaş sürdürülmektedir..
SAVAŞIN TAHLİLİ ve SATRANÇ OYUNU
Bu savaş’ın sebep-sonuç ve taktiklerini dünya strateji uzmanları inceleyip kamuoyunu bilgilendirmekdir. Gizli ve açık tahliller her yönüyle çok çok yapılmaktadır.
Ukrayna’da, Ukraynalılar’ın savaşının dışında, Rusya ile NATO ve onu temsilen ABD- Avrupa Birliği arasında müthiş bir satranç oynanmaktadır..Bu oyun zihinlere ayrıca not edilmelidir…
BU YAZININ AMACI
Bu yazının amacı Savaşı anlatmak değildir.. Bahsedildiği gibi, onu uzmanları incelemekte ve anlatmaktadir.
BU YAZININ AMACI, ÜLKEMİZDE OLUŞTURULMAYA ÇALIŞILAN RUSYA SEMPATISINE, Tarihin Perspektifinden ışık tutmaktır..
NATO’nun, ABD’nin Ve Avrupa Birliği Ülkeleri’nin, Ülkemiz’e ve Milletimiz’e yaptığı haksızlıklar da malzeme olarak kullanılarak, Ülkemizde bir Rusya Sempatisi oluşturulmaya çalışılmaktadır..
Ben bir tarih öğretmeniyim.
Tarih öğretmeni olarak halkımıza RUS MAYASINI tanıtmak istiyorum.
Şu anda, Ruslarla ya da kimseyle düşman değiliz düşman olmak da istemiyoruz;
AMA DOSTLUKLARINA DA HİÇ GÜVENMİYORUZ
Devletimiz’in savaş karşısında belli tutumu, taktiği, hedefi, stratejisi olabilir, mutlaka da vardır.. Bunlara saygı duyarız. Ama bunlar dahi tarihteki olmuş olayları; gelecekteki olabilecek olayları düşünmeye, değerlendirmeye engel değil; yok saymaya, görmezden gelmeye de kafi sebep değildir..
Şu anki savaş coğrafyasının geçmişini ve Tarihi incelemeden; Türkiye – Rusya – Ukrayna dostluğu, menfaati, tehdit ve tehlikeleri hakkında konuşmak çok eksik olur, yanlış olur, cahilce olur.
O HALDE BUYURUN SAVAŞ COĞRAFYASINDA TARIHÎ BİR GEZİNTİ YAPALIM
Görünürde savaşan taraflar Ukrayna ve Rusya..
Savaşın daraltılmış alanı ise Karadeniz’in kuzeyinde bulunan, İDİL( Volga) Irmağı ile DİNYESTER NEHRİ arasında kalan coğrafyadır..
TÜRK MİLLETİ, TARİH BİLİMİ VE KARADENIZ’İN KUZEYINDEKİ TOPRAKLAR…STEPLER…
1-Bu topraklar; Dünyada batılıların, TURKIA Adını ilk kullandıkları bir alandır..
2- Bu topraklar; Türk Devletlerinin ve Türk Topluluklarının aralıksız 1400 (BİN DÖRTYÜZ YIL) yaşadığı, hakim olduğu bir kısmının da HERŞEYE RAĞMEN HÂLÂ YAŞAMAKTA OLDUĞU bir arzdır..
Bunları bilmeden ne savaşı, ne Rusyayı, ne Tarihi ne de istikbali anlatamayız..
SAVAŞ BÖLGESİNİN EN ESKİ AHALİSİ TÜRKLERDİR..
Karadenizin Kuzeyinde MS. 375 yıllarına kadar GERMEN ASILLI GOT KAVİMLERİ YAŞAMAKTAYDI. KİEV İLE ONUN KUZEYİNDE DE VİKİNGLER YAŞARLARDI..
Karadeniz’in kuzeyinde, Hazar Denizinden Doğu Avrupa’ya kadar olan bölgelerde TARİH BOYUNCA KESiNLİKLE RUS YA DA SLÂV kavimleri bulunmamıştır, yaşamamıştır..
DÜNYADA BİR KÜÇÜK KIYAMET..
KAVİMLER GÖÇÜ..
Kavimler göçü, bu günkü Avrupa’nın milletler coğrafyasının oluşmasının sebebidir..
Ve Asya’dan Doğu Avrupa ile Balkanlara 800 Yıl durmadan devam eden Türk Yürüyüşünün tarihteki adıdır Kavimler göçü..
İlk gelen grup, (Atilla ile meşhurluğu bilinen) Avrupa Hunlarıdır..
Avrupa diğer adıyla Batı Hunları 375 yıllarında Dinyeper Nehrinden Tuna’ya doğru akmaya başladılar.. Bu bölgedeki GOT KAVİMLERİ yerlerini bırakarak bugünkü Almanya ile İspanya arasına serpildiler.. BU OLAYA TARİHTE BÜYÜK KAViMLER GÖÇÜ diyoruz..
Bu tarihten itibaren, boşaltılmış bir arazi olan, Karadeniz kuzeyindeki stepler ile bugünkü Ukrayna topraklarına Avrupa Hunları yerleşmiştir..
TÜRK GÖÇLERİ 800 YIL SÜRDÜ..
Bu Bölgeye Avrupa Hunları’ndan sonra, AVAR TÜRKLERİ, HAZAR TÜRKLERİ, PEÇENEK TÜRKLERİ, OĞUZ TÜRKLERİ, KUMAN TÜRKLERİ, BULGAR TÜRKLERİ BOY BOY, ULUS ULUS GELMİŞLER ve YERLEŞMİŞLERDİR..
Hatta bugünkü Ukrayna’nın başkenti olan KİEVİ Kuman Turkleri’nin kurduğu ve bu şehrin ilk adının ” kenardaki ev” anlamında KIYI EV olarak isimlendirildiği belirtilir..
375 VE 1200 YILLARI ARASINDA HAZAR DENİZİ İLE TUNA IRMAĞI arası KESİNTİSİZ, TEK PARÇA BiR TÜRK YURDUDUR..
SLAVLAR VE RUSLAR NEREDE
Slavlar ve Ruslar günümüzden 300 yıl önceki bir tarihe kadar Karadeniz’i uzaktan dahi görmemişlerdir..
Onlar Baltık Denizi kıyılarında Moskova ve kuzeyindeki steplerde kabileler halinde yaşayan dağınık unsurlardı..
CENGİZ HAN VE KUZEY KARADENİZ STEPLERİ
Kavimler göçünden sonra Karadeniz’in kuzeyi Cengizhan tarafından istila edilmiştir.. Cengiz’in ölümünden sonra büyük oğlu CUCİ’nin kurduğu ALTIN ORDA DEVLETİ’nin (1223) hakimiyetinde kalmıştır..
Moskova ötesindeki Rus beylikleri yani Knezlikler varlıklarını Altın Orda Devleti’ne vergi vererek devam ettiren küçük küçük siyasi oluşumlardır.
RUSYA, TİMUR SAYESİNDE ÖNCE DEVLET, SONRA iMPARATORLUK, SONRA DA TÜRK DÜNYASININ BAŞINA BELÂ OLDU ..
Timur’un baskıları ve düzenlediği seferler sebebiyle Altın Orda Devleti 1502 yılında parçalanıyor.. Ruslar bu parçalanmaya birlikte ayaklanmaya, ayağa kalkmaya başlamışlardır..
Altın Orda’nın Parçalanmasından, Kırım, Kazan ve Astarhan Devletleri ortaya çıkmıştır ..
Burada konuyu bir miktar beklemeye alıp, başka bir başlığa geçiyorum…
…………..
RUSYA’NIN KURULUŞU, DEVLET KRONOLOJİSİ VE TÜRK TARİHİ İLE KESİŞME NOKTALARI
“İnceleyelim..Bakalım Ruslara güvenelim mi Sempati duyalım mı? Ya da Orhun Anıtlarındaki Bilge Kağan’ın öğütlerini bir daha okuyup düşünelim mi..? !”
Ruslar kendi kuruluşlarını 882 yılında Ukrayna’nın başkenti KİEV’deki RURİK HANEDANININ kurduğu Kiev prensliği ile başlatırlar.
Oysa bütün tarihçilerin müttefik olduğu bir husus; Rurik Hanedanlığı Slav ve Rus değildir.. Türklere akraba olan FİN- OGUR kavimlerinden ya da VİKİNK’LERDEN olduğu üzerinde durulur.
1283 yılında Moskova knezliği ortaya çıkar. Moskova knezliği Altın Orda Devleti’ne bağlı olarak, vergi vererek varlığını sürdürmektedir..
RUSYANIN 3. ROMA İDDİASI
1472 yılında yani İstanbul’un fethinden 19 yıl sonra Moskova Knezi 3. Vasil Son Bizans imparatorunun yeğeni Sofia ile evlenir.. Bu tarihten itibaren Rus Knezleri ( Beyleri) Roma Hükümdar ünvanı olan Sezar kelimesinin Rusça telaffuzu olan ÇAR (Çezar) LÂKABINI kullanırlar.. Rusya’yı da Roma İmparatorluğu’nun varisi ve 3. Roma olarak kabul ederler.. Bugün de hâlâ böyle düşünürler..
ROMANIN SON BAŞKENTİ (Konstantiniye) İSTANBUL’DUR..
“Yazıyı okuyanlara; Ruslardaki İSTANBUL SEVDASININ sebeplerinden birisini bilmeleri için arz ederim.. Rusya’nın çift başlı kartalı neden sembol seçtiğini bilmelerini de isterim”
RUSLARIN 500 YIL SÜREN TÜRK KIYIMI BAŞLIYOR
Ruslar 1552 Yılında (yıkılmış)Altın Orda Devleti’nin varisi olan Kazan Hanlığı’nı feth ve işgal ederler..BURASI BU GÜNKÜ TATARİSTAN CUMHURİYETİDİR..HÂLÂ YOK OLMAMIŞ, HÂLÂ YüKSEK BIR MEDENİYETTİR..
Rusya Devleti bu tarihten itibaren Türklerin başına bela olmaya başlar…
KAZAN’IN Fethi Rusya için o kadar önemlidir ki; Kutlama Unsuru olarak Moskova Meydanına AZİZ VASİL KATEDRALİNİ yaptırırlar..
Katedrali yaptıran kişi Çar IV. İVAN’DIR..
Oğlunu bile döverek öldüren zalim bir adamdır..
Katedral, bugün bile Moskova’daki en güzel yapıttır..
IV. İVAN, daha güzel bir eser yapamasın diye katedrali yapan Mimar ın gözlerini bile kör ettirir. Bu da Rusların kendi menfaatleri için başka insanlara bakışının genlerinde olan tipik bir örneğidir..
Kazan Devleti düşünce, Kafkasya’da Rusya Osmanlı Devleti ile sınırdaş oluyor.. 1917 Yılına kadar Kafkasya’da ve Doğu Anadolu’da aralıksız büyūk savaşlar yaşanacaktır..
……………………
AVRUPA YAKASINDA TÜRK – RUS MÜNASEBETLERİ..
SOYKIRIM ÖLÇÜSÜNDE GÖÇLER….
Yıl 1683..
Osmanlı orduları Viyana’da bozguna uğramıştır.
Rusya 3 yıl sonra Mukaddes İttifaka katılır ve bunun hediyesi olarak 1700 yılında ( yani Karlofça Antlaşması’dan 1 yıl sonra) yapılan ek anlaşma ile, Azak Kalesi Rusya’ya verilir.
RUSLAR KARADENIZ’İ İLK DEFA BUGÜN “GÖRÜRLER”..
Bölgede Türk hakimiyetinin de sonu hissedilmeye başlar..
RUSLARLA 217 YIL ARALIKSIZ SAVAŞ SÜRMÜŞTÜR…DAHA DOĞRUSU RUSLARIN TÜRK VATANLARINI İŞGALLERİ, SÜRGÜN VE ZULÜMLERİ 217 Yıl sürmüş; Bolşevik Mücadelesi sebebiyle 03 Mart 1917 Yılında yapılan Brest Litovsk Anlaşmasıyla, “askerî savaşlarımız” sona ermiştir.
TARİH SIRASIYLA BÜYÜK RUS KIYIM, YIKIM VE ZULÜMLERINİ BASLIKLAR HALİNDE HATIRLAYALIM
■ 1783 yılında Kırım Rusya’nın eline geçer; büyük Tatar Göçü başlar..
■ 21 Mayıs 1864 günü Rusya, Büyük Kafkas ve Çerkez sürgünü ile soykırımını gerçekleştirmiştir.
Yüzbinlerce insan, bindirildikleri kırık dökük teknelerle Karadeniz’den Türkiye doğru akmaya başlarlar.
Karadeniz’de o kadar çok tekne batar, insan ölür ki; köpek balıkları İnsan etini doyar ve bugün Çerkezler hala balık eti yemezler.
■ 93 HARBİ ya da MOSKOF HARBİ dediğimiz 1877-78 Osmanlı Rus Savaşı’nda; Doğu Anadolu’da Trabzon, Bayburt, Van ve Muş’a kadar olan vilâyetlerimiz Ruslar tarafından işgal edilmiştir..
AYNI SAVAŞTA BALKANLARDA ise, Tuna Havzalarını, bugünkü Romanya, Bulgaristan topraklarını ( Türkiye’nin üçte biri büyüklüğünde bir alanı) isgal ederek, İSTANBUL YEŞİLKÖY HAVA ALANININ olduğu yere kadar gelmişlerdir..
Bu savaşta binlerce Türk evlerinde öldürülmüş vatanlarından sürgün edilmişlerdir..
Anadolu yüzyıllarca sürgünler ve öksüzler yurdu olmuştur..
■ İKİNCİ DÜNYA SAVAŞINDA, Türkiye savaşa katılmadı.
Katılmadığı, taraf olmadığı halde; savaştan galip çıkan tarafta bulunan RUSYA , TÜRKİYE’ DEN BOĞAZLARIN HAKİMİYETİ ile KARS ve ARDAHAN ŞEHİRLERİMİZİ istemiştir.
Türkiye’nin Nato’ya girmesinin temel sebeplerinden birisi de Rusya’nın o dönemki baskısıdır..
………….
iMPARATORLUK KURAN Milletler hep bedel ödemişlerdir..
Rusya ve Çin hariç..
RUSYA BİR YILAN GİBİ HER DEFASINDA GÖMLEK DEĞİŞTİRMİŞTİR.
• Dağılmakta olan Çarlık Rusyası gömleğini çıkararak 1922 yılında Sovyetler Birliği adıyla EMPERYALİZMİNE DEVAM etmiştir.
• Sovyetler Birliği adıyla ömrünü 70 yıl sürdürebilen Rusya, 1989-1991 yılları arasında “taşıyamadığı bağajlarını” mecburen atmıştır..
Doğu Avrupa Ülkeleri, Baltık Ülkeleri, bir kısım Kafkas Ülkeleri ve Orta Asya Ülkeleri bağımsızlıklarını kazanmışlardır.
Rusya ise, RUSYA FEDERASYONU adı altında gömleğini bir defa daha yenilenmiştir.
BUGÜN KARŞIMIZDAKİ RUSYA; varlığını yenileyen, yeniden güçlenen; kayıplarını toplamaya çalışan ve de YENİDEN iMPARATORLUK OLMAK İSTEYEN RUSYA’DIR..
Osetya, Karabağ, Kırım, Kazakistan Rusya’nın İmparatorluk programları sebebiyle karıştı..
Ukrayna bunun için yıkılıyor..
RUSYA’YI SEVELİM Mİ SEVMEYELİM Mİ?
Milletlerde bir Millet Hafızası vardır, bir de Devlet Aklı vardır ..
Devlet Aklı, taktik, süreli, değişken davranışlar gösterebilir.. Ama – daima, değişmeyen Millet Hafızası ile yönünü yörüngesini tesbit eder..
Bu Hafıza Belleği Türk Milletinde çok yüce ve çok derindir..
RUSYA Sempatisini de gayet güzel ölçer…
Bizim Rusları sevmek sevmemek ile ilgili bir tercihimiz yok;
…………
BU SEMPATİ (Bilerek ta sa bilmeyerek):
RUSYA YIKILIRSA – DAĞILIRSA…… diye başlayan ifadelerle başlatılıyor..
-Ama Nato’ da çok kışkırttı,
– Rusyanın damarına çok basıldı,
– Ukrayna olmazsa Rusya dağılır,
– Putin’e tuzak kuruldu,
gibi ifadelerle devam ettirilmek isteniliyor..
RUSYANIN YIKILMASI VE DAĞILMASI NE GETİRİR, NE GÖTÜRÜR
• 1990 – 1991 yılında Sovyetler Birliği’nin dağılması Türkiye ve Türklük alemi için Cenabı Allah’ın bir lütfu olmuştur. Bu dağılma sayesinde hiç beklenmedik bir zamanda Orta Asya Türk Cumhuriyetleri ve Azerbaycan (Rusya’nın hala manevi baskısı olmalarına rağmen) bağımsızlıklarını elde etmişlerdir..
• Rusya bugün 85 federal bölge ve 14 Cumhuriyet ile varlığını sürdürmektedir.. 14 Cumhuriyetin hemen hemen hepsi de Turanî Toplulukların Cumhuriyetleridir..
Hatta bunlardan Tataristan gibi, kuruluşu Rusya’dan daha eski, medeniyeti Rusya’dan daha yüksek olan Cumhuriyetler vardır..
• Bu günkü Rusya Federasyonu’nun inkırazı ve dağılması halinde dünyadaki Türk devletlerinin sayısı 25’in üzerine çıkacaktır.. Bu konu çok ayrı bir değerlendirme gerektirdiği için çok genel geçiyorum.
Sonucu şu şekilde bağlıyorum: Rusya Türk Milletine bir imparatorluk borçludur.. Çünkü Osmanlı İmparatorluğu’nu dağıtmıştır..
Rusya tarih boyunca Türk topraklarını işgal etmiş, Türk Topluluklarını sürmüş , vurmuş, ezmiş, öldürmüştür..
Rusya’nın Milli hedefleri hâlâ Türk Hakimiyetindeki alanlar üzerindedir.
Devletler de ağaçlar gibidir..Ulu ağaç gölgesinde bitki göğertmez..Büyük devletler de çevresini daima rahatsız ederler.
O halde Türk çocuğu Bilge Kağan’ın Orhun kitabelerindeki vasiyetini bir daha okumalıdır..
Bizim, kimsenin tatlı diline yumuşak ipeğine kanacak vaktimiz yoktur, halimiz kalmamıştır..
RUSYA’NIN İŞGAL ETTIĞİ BÜTÜN ÜLKELERE, KENDİSİNE SEMPATİ DUYAN AZ BIR GRUP VASITASIYLA GİRDİĞİNİ HİÇ AKILDAN ÇIKARMAMAK GEREKMEKTEDİR.. Tarih böyle söylüyor.
Tarih, milletlerin hafızasıdır..
Tarihini bilmeyen, tarihini unutan milletler, alzaymır olmuş insanlar gibidir..
İSTEYEN RUSYAYI SEVEBİLİR, AMA MİLLETİMİZİN GELECEĞINİ DÜŞÜNMEK DAHA ÖNEMLİDİR..
Allah Ukrayna’ya güç ve kuvvet versin..
Yazıyı okuduğunuz için teşekkür ederim…
Abdullah TOPAÇ
Bir yanıt yazın