Rusya ve Ukrayna arasındaki gerilimin barışçıl yöntemlerle bir an önce çözülmesini dileyen sektör temsilcileri, şu an için iki ülkeden Türkiye’ye rezervasyonların sürdüğünü ancak olası bir savaş durumunda bu rezervasyonların iptal edilme riski olduğuna dikkat çekti. Konu ile ilgli endişe büyüyor.
“Her şey tam düzeliyor” derken, patlak veren Ukrayna krizi Rus ve Ukrayna’dan geleceği tahmin edilen 7 milyon turist kaybı yaşanabileceği söyleniyor.
Alanya Turistik İşletmeciler Derneği (ALTİD) Başkanı Burhan Sili, gerginliğin sıcak savaşa dönüşmeyeceğini umduklarını söyledi ve “Ümit ediyoruz ki savaş olmayacak ama olması durumunda o bölgelerden gelen turistler de ya azalacak ya da sıfırlanacaktır. Turizm güven ortamı ister. Şu an yoğun bir rezervasyon akışı olmasa da normal bir akış söz konusu. Kaldı ki Rusya’dan yapılan rezervasyonlara baktığımızda en fazla talep gören ülkenin Türkiye olduğunu görüyoruz. Tabii bir savaş olasılığında bu rezervasyonların iptal edilme durumu var” diye konuştu.
Turizmin barış ortamında hayat bulduğunu dile getiren Profosyonel Otel Yöneticileri Derneği Başkanı Ülkay Atmaca’nın görüşleri de şöyle:
“Barış demek turizm demek. Diyeceğimiz, Ukrayna ve Rusya’nın aralarındaki sorunu bir an önce barışçıl bir yöntemle çözmeleri. Ben bir savaşa ihtimal vermiyorum. Çünkü başta Türkiye olarak devletler buna engel olacaktır. İki ülkenin savaşmasında çok şey kaybederiz. Bunların başında turizm geliyor” diyen Atmaca, sözlerine “Rusya ve Ukrayna Türkiye turizminin ana pazarlarından birisi. Şu ana kadar iki ülke arasında yaşanan krizin turizme negatif bir yansımasını görmedik. Fakat ekonomik sorunlardan dolayı her iki pazarda azalma olduğunu gördük. Rusya’daki hareketlilik devam ediyor. Ama bu durum böyle devam ederse negatif etkileneceğini düşünüyorum.
Ege Turistik İşletmeler ve Konaklamalar Birliği (ETİK) Başkanı Mehmet İşler ise, turizm sektörünün 54 yan sektörü etkilemesinden dolayı oluşacak çarpan etkisiyle bu faturanın 10 milyar doları bulabileceğine işaret etti ve şu görüşleri yansıttı:
“Savaş sadece iki ülke arasında oluyor diye bakmamak lazım. Bu durumdan önce Türkiye, sonra Yunanistan’ın çok etkilenir” diyen İşler, “Bu iki pazarı kaybetmemiz durumunda Avrupa pazarlarında da muhakkak düşüş olacak. Orta Avrupa pazarı da bu gerginlikten etkilenecek. Çünkü Avrupa, hava sahasındaki sorunlardan dolayı ziyaretçi göndermeyecektir. Bu da İspanya ve Fransa sahillerini öne çıkaracaktır. Kaybettiğimiz misafirlerin tekrar gelmesi de büyük bir çaba gerektirecektir. Bunun yaratacağı kaotik durumu düşünmek bile istemiyoruz. Olası bir savaş durumunda iç pazara dönerek kendi yağında kavrulan bir turizm öne çıkacak. Turizmci yönünü yerli turiste çevirecek ancak iç turizmin güney illerindeki bin odalı dev tesisleri karşılamayacak. Bu, çoğu tesisin kapalı kalması demek. Bu da ciddi bir gelir ve istihdam kaybı, aynı zamanda da ülke ekonomisinin döviz kaynağının eksik kalması demek. Son dönemde Türkiye’den Lviv ve Kiev gibi Ukrayna’daki turizm bölgelerine olan ilginin devam ettiğini ve şu an buradaki turlarda bir sorun yaşanmadığını kaydeden Jolly Yönetim Kurulu Başkanı Mete Vardar, “Bu sadece Türkiye’yi değil, dünyanın tamamını etkileyecek bir konu. Her 100 turistten 28’i bu bölgeden geldi. Umut ediyorum ki barış sağlanır”
Türkiye Otelciler Federasyonu (TÜROFED) Yönetim Kurulu Üyesi Bülent Bülbüloğlu’nu dinleyelim:
“Eğer sıcak savaş olursa 7 milyona yakın turist kaybımız olur. En az 6 milyar dolarlık döviz kaybı yaşanır. Hedefimiz sadece Rusya pazarında 7-8 milyon turisti yakalamak. Ukrayna ve Rusya’nın olmaması bizim dengelerimizi de bozacağı için iki yıldır yaralı, işletme sermayesini yemiş bir sektör 2022’yi nasıl atlatır bilemiyorum. Arz-talep dengesinin bozulması ihtimaline karşı iç pazardaki hareketliliği artırmak için otel fiyatlarının bir miktar ucuzlayabileceğini de tahmin ediyoruz. Ruslar Antalya’dan başlayıp Alanya, Kemer, Fethiye, Bodrum ve Kuşadası’nı keşfettiler. Artık en zengin Ruslar Bodrum’a geliyor. Bu durum 2-3 sene daha böyle sürse trafiği daha da büyüteceğiz ama bir türlü stabil gidemiyoruz. Her sene yeni bir olay yaşanıyor. Son 5 senedir atlattığımızı hiçbir destinasyon atlatmamıştır. Rus turistsiz yıllar da geçirdik. Zorluklar konusunda tecrübeliyiz ama elimiz zayıf. Şimdi de iki ülke arasında çıkacak bir savaş, yabancı turist trafiğinde sezon ortasına kadar kesilme yaratır. Kötü senaryodaki rekabet koşulları göz önüne alındığında fiyatlar mutlaka inecektir. Otelcilerin enflasyonu da dikkate alındıktan sonra iç pazar ucuzlayacaktır. Çünkü 5 milyondan fazla da otellerde konaklayan yerli turistimiz var. İnsanların alım gücü çok düştü”
Bölgede yaşanacak sıcak savaşa ihtimal vermediğini açıklayan Kilit Hospitality Group Kurumsal İletişim ve Eğitim Direktörü Adil Gürkan ise, “Olası bir sıcak temas durumunda Ukrayna’dan trafik biraz azalır. İnsanların önceliği tatil ya da seyahat yapmak değil, hayatta kalmak olur. Rusya’dan gelecek olan tatilci potansiyelinde çok büyük endişe edilecek bir azalma olmayacağını tahmin ediyoruz. Şu ana kadar ne Rusya ne de Ukrayna pazarında bu krizin tetiklediği bir gerileme yaşanmadı. Rezervasyonlar her iki pazar gayet güzel gidiyor. Ben sıcak savaşa ihtimal vermiyorum. Rusya’daki siyasi akıl çok derin ve güçlü. Rusya satrancı en iyi oynayan insanların ülkesidir. İyi bir satranç oynuyorlar. Dengeyi nerede ve nasıl kuracaklarını biliyorlar. Bu iş biraz gövde gösterisi hafif korkutmakla devam eder. Çok fazla sıcak temasa dönüşmeden sonu erer. Yani Kırım ve buna benzer yerler gibi” ifadelerini kullandı.
Antalya Ticaret Borsası (ATB) Başkanı Ali Çandır da, son birkaç günde hızla kötüleşen ve sıcak bir çatışmaya doğru ilerleyen Rusya-Ukrayna ilişkilerinin hem dünya hem Türkiye hem de doğrudan Antalya için ciddi riskler barındırdığını ifade etti. Çandır, “Böyle bir savaşın galibi olmaz. Biz de dahil olmak üzere büyük halk kesimleri kaybeder. Her hâlükârda tedbirlerin alınması ve gelişmelere karşı son derece duyarlı olunması gereken bir dönemdeyiz. Çünkü her iki ülke ile köklü ve büyük hacimli ekonomik ve toplumsal ilişkilere sahibiz. Hepimizin en içten dileği, bu anlaşmazlığın toplumlara ve halklara yararlı biçimde ve barış içinde çözüme kavuşmasıdır” açıklamasında bulundu.