MALIMIN DELİSİ DEĞİLİM DAVAMIN DELİSİYİM
Tüm dünyada eşine ve benzerine rastlanmayan bir olay Türkiye’de yaşandı.
Covid-19 salgınında bu milletin asil evlatları;
Dükkanını açmayan esnaflar, evine ekmek götüremeyen işçiler, işten çıkarılan asgari ücretliler, elektrik,doğalgaz parasını ödeyemeyen emekliler için yardım kampanyası düzenledi.
Gönderdikleri yardımların kordinasyon yetkisini ise belediyelere verdi.
Peki ne oldu?
Paralara el konuldu.
Benim, senin, ötekinin parasına rızamız olmadan iktidar el koydu.
Gerekçe?
İzin alınmadan yardım kampanyası düzenlenmiş.
Hoppala…
Yani savaş halinde bu millet cepheye koşmak için Gazi Mustafa Kemal Atatürk den izin mi aldı?
“-Paşam izin verirsen şu cepheciğe girip azıcık savaşabilir miyim” mi dedi
Yada…
Deprem anında enkaz altında kalıp yardım isteyenlere:
“-Bir bekle izin alıp sonra seni enkazdan çıkartalım” mı diyoruz.
Veya…
Sel baskınında boğulmak üzere olan vatandaşa:
“-Dayan boğulma izin alıp seni kurtaracağız” mı denildi.
Hadi hepsi bir yana…
Mahkeme kararı çıkmadan el konulan parayı hazineye aktarmak da nedir?
Bunun adı kanunsuzluktur
Bunun adı hukuksuzluktur
Bunun adı çökmedir
Şimdi bunlar ayan beyan yaşanırken…
Altın, bilezik, küpe, yüzük ne varsa getirin bize emanet edin ve istediğiniz zaman geti alın diyorsunuz.
Başkasını bilmem ama ben size güvenmiyorum
Yarın onlara çökmeyeceğinizin garantisi var mı?
Bir gram dahi emanet edersem namerdim
Ben malımın delisi değilim. Davamın delisiyim
Bir yanıt yazın