Elektrik zamanlarından şikâyet etmeyen yok. Özellikle konutlarda ve işyerlerinde çok yüklü faturalar geliyor. Çokları elektrik faturalarını ödemekte zorlanıyor ya da ödeyemiyor. Bu nedenle elektriği kesilenlere her geçen gün yenileri ekleniyor.
Art arda gelen zamlardan en fazla elektrik ve doğalgazın etkilendiğini yinelemeye gerek var mı bilemiyoruz?
Kaldı ki elektriğe ve doğalgaza kademeli zamlar yine gelmeye devam edecek.
TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken, çoğu kez elektrik zamlarının esnafı çok zor durumda bıraktığını dile getirmişti. Son açıklamasında bu konulara yeniden değindi.
Anlayamadığımız nokta şu:
Şikâyet ve laf çok ama halen konu tartışılıyor. Özetle çözüm yok.
Bu nedenle yapılan bu açıklamaların da hiçbir şey ifade etmediğininim altını çizmek istiyoruz.
Elektrik kullanımında yüzde 127 zam uygulanacak sınırın konutlarda 150 değil en az 400-500 kw saat olması gerektiğini belirten TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in daha önce yaptığı açıklama ile şimdi yaptığı açıklama arasında pek fark yok. Şikayet ve laf çok ama çözüm halen yok.
Sivil toplum kuruluşları ve ilgililerin sorunları kamuoyu önünde dile getirmesi hiç kuşkusuz önemlidir.
Ancak, daha da önemlisi şikâyet edilen konularda sonuç elde etmektir.
İşte TESK Genel Başkanı Bendevi Palandöken’in son açıklamaları:
‘’Bakkalın, kasabın buzdolabı, et çekme makinası, terzinin ütüsü gibi cihazlarla her gün kullanımı muhakkak olan lamba, ışıklı levhalar artık bu fiyatlardan dolayı yanmamaya başladı. Konutlarda ise sadece buzdolabı, fırın ve televizyon gibi cihazlarla kullanım kotası olan 150 kw saati geçiyorken, bu sınırı geçenlere daha yüksek zamlı tarifenin uygulanması herkesi mağdur etti. Ülkemizde 3’lü tarife sistemi var. Konutlar, sanayi ve ticaret. En düşük elektrik sanayii de, ve en yüksek elektrik tarifesi ise esnafımız tarafından kullanılmaktadır. Bu da gösteriyor ki esnafımız konutlardan ve sanayiciden daha fazla elektrik faturası ödemektedir. Elektirikde konutlarda uygulamaya konulan 150 kw saat uygulamasında ise kullanım ortalamaları alınarak bu sınır yükseltilmeli ve iş yerlerinde kullanılan elektrikte yazlık kışlık olarak ayrı ayrı hesaplanarak faturalandırılmalı. Esnafın buzdolabının fişini çekip tabelasını söndürme noktasına geldiğini defalarca dile getirdik. Yeni yılın ilk günlerinde elektrik faturalandırma sisteminde kademeli sisteme geçildi ve yüzde 50 ile yüzde 127 değişen oranlarda aylık 150 kilovatsaatlik tüketim sınırına göre zam yansıtılmaya başlandı. Aylık belirlenen bu sınırı geçmemek için evlerde buzdolabı, televizyon, çamaşır makinesi, ütü gibi zorunlu cihazların hiç çalışmaması gerekiyor. Bununla birlikte işyerlerinde zorunlu olarak çalıştırılması gereken buzdolapları, yanması gereken ışıklar ile tabelalar bundan sonra yanmayacak demektir. Bakkal dolaplarını iade etmeye başladı, kasaplar dolaplarını çalıştıramaz hale geldi, terzi makinesini ve ütüsünü açmaya korkuyor, esnaf tabelalarını söndürürse sokaklar da ışıksız kalır. Alt sınırın en az konutlarda 400-500, iş yerlerinde ise 800-1200 kilovatsaat olması gerektiğinin yeniden hatırlatmak istiyorum. Elektriğin yazdan daha çok kışın kullanıldığını, ısınmada, aydınlanmada, mutfakta, temizlikte, işyerlerinde her alanda olmazsa olmaz olduğunu belirtmiş ve zam yapılmaması için talep de bulunmuştuk. Esnaf ve sanatkâr camiası olarak yazlık ve kışlık elektrik tarifede ısrarlıyız. Bununla birlikte doğalgazda da kademeli sisteme geçiş kararı Resmi Gazete’de yayınlandı. Kışın çetin geçtiği bu dönemlerde vatandaş, esnaf ve sanayici düşünülerek kademe üst sınırdan belirlenmeli. En önemli harcama kalemlerinde faturaların yüksek gelmesi üretimi de tüketimi de olumsuz etkiliyor. Bu yüksek fiyatlar hem enflasyonu hem de maliyetleri yükseltiyor.”
Özetleyelim:
Elektriğe gelen aşırı zam herkesi ilgilendiriyor.
Bu yıl kış da hem sert hem uzun sürdü. Bu ağır kış koşullarında elektrik ihtiyacının daha da artmış olduğunu biliyoruz.
Keza doğalgaz konusunu da elektrik ile birlikte ele alıp değerlendirmekte fayda görmekteyiz.
necdetbuluz@gmail.com
www.facebook.com/necdet.buluz