27 Ocak 1954’de Demirgırat (DP) Köy Enstitülerini kapatarak köyün, köylünün aydınlık geleceğini karartmıştı.
ATATÜRK’ÜN MİLLETİN EFENDİSİ DEDİĞİ KÖYLÜYE YAPILAN KÖTÜLÜĞÜN GEÇMİŞİ:
• 21.7.1946’yapılan sandıksal ( *) çok partili ilk seçim ardından CHP’nin faşizan eğilimli Recep Peker’i hükümet kurar.
• Aynı eğilimli Reşat Ş. Sirer’in Hükümette Milli Eğitim Bakanı olur.
Yaptığı ilk işler:
İlköğretim Gn. Müdürü İ. Hakkı Tonguç’u azletmek,
Yüksek Köy Enstitüsü’nü (1947) kapatmak,
Ve seçkin müdür, öğretmen kadrolarını köy enstitülerinden atmak olur.
• 14 Mayıs 1950’de yapılan çok partili seçimle iktidar olan DP(Demokrat Parti) 27 Ocak 1954’te çıkardığı kanunla Köy Enstitüleri kapatılarak Türkiye’nin geleceğe ışık saçacak güneşimizi karartı.
• DP( DemirGırat! ) 4 Şubat’ta (yasa nu:6234) ilköğretmen okullarıyla birleştirir.
• CHP mebusları yasayı çıkaran DP’ye omuz verir.
KÖY ENSTİTÜLERİ AÇILMASI MECBURİYETLERİ:
• 1935 yınında16 milyon yurttaşın 12 milyonu köylerdedir.
• İlkel yöntemlerle tarım/ hayvancılıkla uğraşır.
. Tarımda kullanılan ilkel üretim araçlarıın çoğu ağaların elindedir.
• Köylünün çoğunluğu toprak ağaların marabasıdır.
• 40 bin köyün 35 bininde okul ve öğretmen yoktur.
• Ülkede 1.700.000 çocuğun 300.000’i okula gidebilmelidir.
• Erkeklerin %76.7’si, kadınların %91.8’zi okur yazar değildir.
• Öğretmenlerin%78’i kentlerde ;%22’si köyde çalışmaktadır.
• Şehirlere çalışan öğretmenler, yaşam koşulları zor olan köylerde çalışmada isteksizidir.
• Köylerde sağlık hizmeti çok zordur.
• Köylü üfürükçü, muskacıların elindedir.
• Anadolu’nun geriliği Cumhuriyet Devrimleri ilke, felsefesine bağdaşmazdı.
• M.E.Bakanı Saffet Arıkan ve İlköğretim Genel Müdürü İsmail Hakkı Tonguç’un,3 yıllık deneme sürecinden sonra, köy eğitmen kurslarını 1937’de açılmasıyla köy enstitülerinin temeli atılır.
• 17 Nisan 1940 Hasan Ali Yücel bakanlığında 3803 sayılı yasayla Köy Enstitüleri açılır. Köylerde çalışacak sağlık memur/ebeleri de bu okullarda yetiştirilmek üzere 1941’de 4274 sayılı yasa çıkarılır.
****
1954’de DP (Demokrat Parti) yanından kapatılıncaya kadar 14 yılda köy enstitüsü dizgesinden:
* 17 bin 346öğretmen (1.308 kadın ve 15.943 erkek ),
* 8 bin 675 eğitmen,
*1.599sağlık memuru,
*Yüksek Köy Enstitüsü’nden 6 yılda 213 öğretmen yetiştirildi. (Y.K.E’nü 1947’de CHP kapatmıştı) (1 )
KÖY ENSTİTÜLERİ KAPATILMASAYDI!!
• Ezberleyen değil de okuyan, düşünen, üreten öğrenciler yetişecekti,
•Üstün nitelikli öğretmenler yetişecekti,
• Yurttaşlar arasında fırsat ve imkân eşitliği sağlanacaktı,
•Demokrasi kitaplardaki tanımlarda değil yaşamın ta içinde olacağından sandıksal Amerikancı demokrasi yerine gerçek demokrasiyi yaşayan ülke olacaktı.(1)(2)
Hasan Ali Yücel’in “Köy Enstitülerinin bütün günahı omuzlarıma, sevabı başkalarına olsun. O kurumların günahı bile bana yeter.” sözleri usumuzdan yitmesin.
27 Ocak 2022 Perşembe/Türkiye
( *) Eğitim Devrimcisi İ. Hakkı Tonguç’un Demokrasiye bakışı:
-Demokrasinin iki çeşidi vardır. ‘Biri zor ve gerçek olanı, öbürü de kolayı, oyun olanı…
-Topraksızı topraklandırmadan, işçinin durumunu sağlama bağlamadan, halkı esaslı bir eğitimden geçirmeden olmaz birincisi, köklü değişiklikler ister.
-Bu zor demokrasidir ama gerçek demokrasidir.
-İkincisi kâğıt ve sandık demokrasisidir.
-Okuma yazma bilsin bilmesin; toprağı, işi olsun olmasın, demagojiyle serseme çevrilen halk, bir sandığa elindeki kâğıdı atar. Böylece kendi kendini yönetmiş sayılır.
– Bu oyundur, kolaydır. Amerika bu demokrasiyi yayıyor işte.
-Biz demokrasinin kolayını seçtik, çok şeyler göreceğiz daha…(1954)
***
İLGİ DUYAN OKURLARA İÇİN EK BİLGİ:
Yazı 3 bölümden oluşmakta.
– İlkinde toprak ağası Kinyas Kartal’ın Köy Enstitüsü itirafı,
– İkincisinde ise kapatılmasının kısa öyküsü,
– Son bölümde Köy Enstitülerin kapatılıp yok edilmesi ile Türkiye neleri yitmiş oldu…
DEVRİMCİ EĞİTİM DİZGESİ(SİSTEM) NEYDİ:
Köy Enstitüsü dizgesi(sistem), eğitimde fırsat eşitliğinin yaşandığı bir dizge idi.
Üç sınıflı eğitmen elinde okuyan yoksul bir köy çocuğu,
– Sırasıyla 5 sınıflı ilkokulu,
– 8 sınıflı bölge okulunu,
– Ülkenin 21 yerinde kurulan Köy Enstitülerini
– Ve Ankara Hasanoğlan’da açılan Yüksek Köy Enstitüsü’nü bitirebilirdi.
KÖY ENSTİTÜLERİ NEDEN KAPATILDI?
Yanıt, Kapattırılması için elinden geleni ardına koymamış biri olan Kinyas Kartaldan… ( 3)
“Ben kapattırdım köy enstitülerini. Ben toprak ağasıyım. 200’e yakın köyüm var. Bu köylerdeki halk bana tapar. Ne işi varsa bana sorar.”
Bir gazete yazarının dönemin Van milletvekili Kinyas KARTAL(*) ile yaptığı bir röportaj:
-Köy enstitüleri komünist yetiştirdiği için mi kapatıldı?
-Hayır. Beni babam Moskova Üniversitesi’nde okuttu komünizmin ne olduğunu ben gayet iyi biliyorum. Köy enstitülerinde komünizmi bilen kimse yoktu.
-Peki, karma eğitimden dolayı mı kapatıldı?
–Hayır. Bu da değil bütün dünyada okullar karma eğitim kız erkek beraber
okuyor.
-Peki ya neden?
–Ben kapattırdım köy enstitülerini. Ben toprak ağasıyım. 200’e yakın köyüm var. Bu köylerdeki halk bana tapar. Ne işi varsa bana sorar. Evlenecek, boşanacak,askere gidecek, mahkemesi nesi varsa gelir bana danışırdı.
Ama köy enstitüleri açıldıktan sonra 5 köyüme köy enstitüsü mezunu geldi ve bu köylerden artık kimse bana gelip danışmamaya başladı.
Ben düşündüm 200 köyümün hepsine köy enstitüsü mezunu gelirse benim ağalığım ne olur, sıfıra düşer! Böyleyse benim harekete geçmem gerekir dedim ve doğudaki bütün ağalara telefon ettim onları topladım. Birde batıdan buldum Eskişehir’den Emin Sazak. Sonra Menderes’le pazarlığa gittik.
(Yıl 1950 seçimlerin olacağı zaman) Dedik ki köy enstitülerini kapatırsan şu gördüğün doğudaki tüm toprak ağaları ve batıdan Emin Sazak’ın oyları sana.
Kapatmazsan oy yok ve Menderes’te 1950’de iktidara gelir gelmez köy enstitülerinin temelini sarsmaya başladı.
İsmet İnönü ne mi yaptı?
Köy Enstitüleri CHP iktidarında yıkılırken ‘ Köy Enstitülerini Cumhuriyetin eserleri içinde en kıymetlisi ve en sevgilisi sayıyorum. Köy Enstitülerinden yetişen evlatlarımızın muvaffakiyetlerini ömrüm oldukça yakından, candan takip edeceğim.”demesine karşın siyaset gereği sessizliğini korudu…
Köy Enstitüleri kapatılmasaydı neler olabilirdi?
* Ezberleyen öğrenci değil de okuyan, düşünen , üreten öğrenciler yetiştirilirdi,
* Öğrenciler okullarına cep harçlıklarıyla değil emekleriyle “katkı” yaparlardı,
* Demokrasi sadece kitaplardaki tanımlarda değil yaşamın ta içinde olurdu,
*Daha nitelikli öğretmenler yetişirdi,
* Öğrenciler verilenle yetinmez, araştırır, bulur ve tartışırlardı,
* Boş zamanlarını müzik dinleyerek değil enstrüman çalarak; takım fanatikliği
ile değil spor yaparak değerlendirirlerdi,
* Yurttaşlar arasında fırsat ve imkân eşitliği sağlanırdı.
(1)Mustafa Gazalcı(Karşıdevrimin meclis oyunları!)
(2) https://odatv4.com/analiz/ya-koy-enstituleri-kapatilmasaydi–19041828-137174
(3) Kinyas KARTAL kimdir?
1900 yılında Çarlık Rusya’sında doğdu, Moskova Üniversitesinde okudu, Brukan aşireti lideri, 1960’larda 15 yıl milletvekilliği ve sonra da Meclis Başkanlığı yaptı. Kendisine bağlı 200 köyü vardı. )