Genç Cumhuriyet’in ilk yıllarının vakıalarına ilişkin iddianame, yargı kararı, diğer tutanak ve belgelerde katillerin kimler olduğu, arkalarındaki azmettiricilerin kimler olduğu ve bağlantıları olduğu yer almaktadır.
Ancak tek parti ile demokrasi olmaz diyen AB(D) dayatmasıyla çok partili sandıksal demokrasiye( *) Türkiye geçer geçmez Menemen’de Kubilay’ın başını kestiren düşüncenin iktidarlar içinde yer aldıkları çeşitli belgelerde yer almaktadır. Arkalarında AB(D) varlığı ….
O dönemlerin içinden geçen Niyazi Berkes’in anılarında Atatürk dönemi , sonrasına ilişkin ibretlik tespitler olduğunu da yazmış olalım.
Öğretmen, yedek subay Mustafa Fehmi Kubilay ile Bekçiler Hasan ve Şevki Beyleri şehit edenleri idama mahkum eden, Divan-ı Harp Başkanı Orgeneral Mustafa Muğlalı’nın ( çok partili süreçte ) başına gelenler durumu açıklamakta. (1 )
Milenyumun başında ileri demokrasiye terfi eden Türkiye’de 2.Muğlalı olayının gerçekleştirenlerin işini iyi yaptıkları muhakkak.31 Temmuz 1920 günü, Mustafa Kemal Paşa’nın Afyonkarahisar Kolordu Dairesi’nde subaylara hitaben yapmış olduğu konuşmayı “Atatürk ve Cumhuriyet Devrimleri ” diyenlerden büyük çoğunluğunun unuttukları veya bilmediklerini anlaşılıyor. (2 )Eğer böyle sekeller olmamış olsaydı iç cephedeki incir çekirdeğini doldurmayan parçalanmışlık kader olur mu idi?
( 1 )https://www.sozcu.com.tr/2015/yazarlar/yilmaz-ozdil/kubilay-1015612/
(2 )https://www.afyonnews.com/2019/03/14/mustafa-kemal-pasanin-afyonkarahisarda-subaylara-hitabi-1920/
( * ) TONGUÇ‘UN DEMOKRASİYEVE KÖYE BAKIŞI
1- TONGUÇ’UN DEMOKRASİYE BAKIŞI (Onun sözleriyle ) :
-Demokrasinin iki çeşidi vardır.’Biri zor ve gerçek olanı, öbürü de kolayı, oyun olanı…
-Topraksızı topraklandırmadan, işçinin durumunu sağlama bağlamadan, halkı esaslı bir eğitimden geçirmeden olmaz birincisi, köklü değişiklikler ister.
-Bu zor demokrasidir ama gerçek demokrasidir.
-İkincisi kâğıt vesandık demokrasisidir.
-Okuma yazma bilsin bilmesin; toprağı, işi olsun olmasın, demagojiyle serseme çevrilen halk, bir sandığa elindeki kâğıdı atar. Böylece kendi kendiniyönetmiş sayılır. Bu oyundur, kolaydır.
-Amerika bu demokrasiyi yayıyor işte. -Biz demokrasinin kolayını seçtik, çok şeyler göreceğiz daha…”(1954)
2- TONGUÇ’UN KÖYE BAKIŞI (Onun sözleriyle ) :
“.. köye dayanmayan hiçbir teşkilatın verimli, faydalı olması; köyden kuvvet almayan hiçbir işin geliştirilmesi; köylünün katılmadığı hiçbir hareketin ‘güzel,kuvvetli’ olması mümkün değildir.
– Köylüyü bir kıymet olarak almayan köye yönelik her teşebbüs, şehir ve kasabada kalmaya mahkûmdur.
-Köy güzelleştirilmedikçe bütün memleket güzelleştirilemeyecek; köy canlanmadıkça umumi hayat canlanamayacak; köylü gülmedikçe şehirli de gülemeyecektir. ( Canlandırılacak Köy kitabından/İlk baskı:1947)
Bir yanıt yazın