Türkiye’de kadınlar, 5 Aralık 1934 tarihinde Atatürk öncülüğünde seçme ve seçilme haklarını kazanmıştır. Bu tarihten sonra her yıl, “Kadınlara Milletvekili Seçme ve Seçilme Hakkı” tanıyan yasanın kabulü, Türkiye’de “Kadın Hakları Günü” olarak kutlanmaktadır. Kadın Hakları Günü Olympe de Gouges’un 1791’deki Kadın ve Kadın Yurttaş Hakları Bildirisi’ne kadar uzanır. Gouges, 1789’da Fransız Ulusal Meclisi’nde okunan ve günümüzdeki İnsan Hakları Evrensel Bildirgesi’nin esin kaynaklarından biri olan İnsan ve Yurttaş Hakları Bildirisi’ne karşı, bu metinde geçen “insan” sözcüğünün sadece erkeği kastetmesi sebebiyle 1791 yılında Kadın ve Yurttaş Hakları Bildirisi’ni yayımlamıştır.
Türkiye’de sürecin önemli bir geçmişi vardır. Şefika Gaspıralı, Çarlık Rusyası’nda siyasi girişimleriyle kadın hareketlerini canlandıran isimdir. Türk dünyasında aydınlanma hareketini başlatan İsmail Gaspıralı, kadınların eğitimine ve gelişmesine büyük önem vermiş, Şefika Hanım da babasının hayallerini gerçekleştirerek sadece 20. yüzyılın değil, 21. yüzyıl insanına da yol göstermeyi başarmıştır.
Şefika Gaspıralı, 20. yüzyıl başlarındaki Türk kültürel ve siyasi uyanışın önderlerinden olan düşünür, yayıncı, eğitimci, politikacı ve reformcu İsmail Gaspıralı’nın kızı ve yardımcısıdır. Rusya’daki Türk Kadın Hareketi’nin öncülerinden, ilk kadın dergisi Alem-i Nisvan‘ın baş editörü ve yayıncısıdır.
Türk dünyasında aydınlanma hareketini başlatan İsmail Gaspıralı, kadınların eğitimine ve gelişmesine büyük önem vermiş, Şefika Hanım da babasının hayallerini gerçekleştirerek üslendiği öncü rol ile sadece 20. yüzyılın değil 21. yüzyıl insanına da yol göstermeyi başarmıştır. Şefika Gaspıralı, Çarlık Rusyası’nda siyasi girişimleriyle kadın hareketlerini canlandıran isim olmuştur.
Gaspıralı’nın öncü eğitim modeli “Usûl-ü Cedid”e göre eğitim veren ilk kız eğitim okulları 1884 yılında Bahçesaray’da açılmıştır. Bu okulun öğretmeni, İsmail Gaspıralı’nın kız kardeşi Selime Pembe Hanım olmuştur. 1906 yılında Bahçesaray’da kız okullarının sayısı 13’e ulaşmış, 1917’de Kırım’daki Usul-ü Cedid okullarının sayısı 360’ı bulmuştur.
Alem-i Nisvan, (Алем-и Нисван) dünyadaki ilk Türk-Müslüman kadın dergisidir. İlk sayı3 Mart 1906 tarihlidir. “Kadınlar Dünyası” anlamına gelir. Arap alfabesini kullanarak Kırım Tatar dilinde 1906-1912 arasında Kırım’da basılmıştır. Baş editörlüğünü Şefika Gasprinskaya (1886-1973) yapmıştır. Şefika Hanım, Tercüman’daki yazılar ile temeli atılan çalışmalara “Alem-i Nisvan” ile hız kazandırmıştır. Alem-i Nisvan dergisinde kadınları bilinçlendirme, yönlendirme, aydınlatma, esas olarak da örgütleme ilkesiyle hareket edilmiştir. Tercüman gazetesinin eki olarak basılan “Alem-i Nisvan” da yayımlanan yazılar, sadece Türk dünyasında değil, Fransız “Revue du Monde Musulman” dergisinde de yer almıştır.
Şefika Hanım’ın çabaları sonucunda 1917 yılında Akmescit’te “İsmail Bey Gaspıralı Darülmuallimmatı” ( Kız Öğretmen Okulu) açılmış, okulun müdürlüğünü Şefika Hanım üstlenmiştir. Kadın hareketindeki arkadaşları Zeynep Amirhan öğretmen, İlhamiye Tohtarova ise müdür yardımcısı olarak görev yapmıştır. Darülmuallimmatın ögrencileri, Nenkecan el yazma dergisini çıkarmıştır.
Şefika Gaspıralı, 20. yüzyılın değil 21. yüzyıl insanına da yol göstermeyi başarmıştır. 1917 yılında “Akmescit Kadınlar Komitesi” kurulmuş, kadın komiteleri tüm Kırım’a yayılmış, aynı yıl Kadınlar Kongresi toplanarak ve kongre sonunda merkezi komite oluşturulmuştur. Kırım Merkezi Müslüman Kadınlar Komitesi Başkanı İlhamiye Tohtar, sekreteri ise Zeynep Amirhan olmuştur.
Komite, 1. Kırım Tatar Milli Kurultayı seçimlerine katılmış, Kurultay’a beş kadın milletvekili girme başarısını göstermiştir. Bunlar; Şefika Gaspralı, İlhamiye Tohtar, Hatice Avcı, Anife Bodaninskaya ve Emine Şabar’dı. Böylece, Türk ve Müslüman dünyasında ilk defa kadınların milletvekili olması mümkün olmuş ve bu seçimler tarihe geçmiştir. Birinci Kurultay’da kabul edilen 18 maddelik bildirinin son maddesi “Kadınların Seçme ve Seçilme Hakkı” ile ilgiliydi.
Cumhuriyetin ilan edilmesiyle Atatürk Devrimleri ile Türk kadınları, milletvekili seçme ve seçilme haklarına 87 yıl önce kavuşmuştur. İlk olarak 1930’dan itibaren çıkarılan bir dizi yasa ile kadınların belediye seçimlerine katılma, köylerde muhtar olma, ihtiyar meclislerine seçilme hakkı, 5 Aralık 1934 tarihinde de Anayasa ve Seçim Kanunu’nda yapılan yasa değişikliği ile kadınların milletvekili seçme ve seçilme hakları tanınmıştır. Böylece Türkiye; Fransa, İtalya, Belçika ve İsviçre gibi ülkelerden önce kadınlara bu hakkı tanıyan ülke olmuştur. 5 Aralık, anayasa değişikliği sonrasında her yıl Dünya Kadın Hakları Günü olarak kutlanmaya başlanmıştır.
7 Aralık 1934 tarihinde Türk Kadınlar Birliği tarafından İstanbul Beyazıt Meydanı’nda büyük bir kutlama mitingi gerçekleştirilerek Beyazıt’tan Taksim’e yürüyüş düzenlenmiştir. Türkiye’de yasanın çıkışından sonra kadınların katıldığı ilk genel seçimler 8 Şubat 1935 tarihinde yapılan TBMM 5. Dönem seçimleri olmuş, seçimlerde 17 kadın milletvekili TBMM’ye girmiştir. Daha sonra 1936 yılı başında boşalan milletvekillikleri için yapılan ara seçimde de emekli öğretmen Hatice Özgenel’in Çankırı milletvekili seçilmesiyle Meclis’teki kadın milletvekili sayısı 18’e çıkmıştır.
Türkiye Cumhuriyeti’nin ilk kadın hakları savunucusu ise Halide Edip Adıvar’dır. İstanbul’da işgale karşı yaptığı konuşmalarıyla sadece kadın haklarını savunmakla yetinmemiş ve Kuvayı Milliye’yi de desteklemiştir. Bu kapsamda Türk kadınları Cumhuriyet öncesinde 1922 yılında bir protesto yürüyüşü yaparak vatanın istiklali ve hürriyeti için yürümüşlerdir.
Türkiye kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanıyan ilk dünya ülkesidir. Türk kadınına 5 Aralık 1934 tarihinde “Seçme ve Seçilme Hakkı” tanınmıştır. O dönem dünyada kadınların yasal olarak milletvekili seçme ve seçilme hakkına sahip olduğu ülke sayısı 28, bu hakkın kullanıldığı ülke sayısı ise sadece 17’ydi. İtalya 1945, Fransa 1944, Belçika 1960, İsviçre 1971 yılında kadınlara seçme ve seçilme hakkı tanımıştır.
Kadınlar, ilk defa TBMM 5. Dönem seçimleri olan 8 Şubat 1935 genel seçimlerinde oy kullanmış ve 17 kadın milletvekili ilk defa Meclis’e girmiş, ara seçimlerde sayı 18’e ulaşmıştır.
Türkiye’nin ilk kadın milletvekilleri şunlardır: Mebrure Gönenç (Afyon), Hatı Çırpan (Ankara), Türkan Örs Baştuğ (Antalya), Sabiha Gökçül Erbay (Balıkesir), Şekibe İnsel (Bursa), Hatice Özgener (Çankırı), Huriye Öniz Baha (Diyarbakır), Bahire Bediş, Morova Aydilek (Konya), Mihri Pektaş (Malatya), Meliha Ulaş (Samsun), Fatma Esma Nayman (Seyhan), Sabiha Görkey (Sivas), Seniha Hızal (Trabzon), Fatma Memik (Edirne), Nakiye Elgün (Erzurum), Fakihe Öymen (Ankara), Benal Nevzat, İştar Arıman (İzmir), Ferruh Güpgüp (Kayseri).
Türkiye’de 87 yıl önce bugün Türk kadınına seçme ve seçilme hakkının verilmesi coşkuyla kutlanmaktadır:
”Ey kahraman Türk kadını! Sen yerde sürünmeye değil, omuzlar üzerinde göklere yükselmeye layıksın.” ”Unutulmamalıdır ki, ailenin sağlık ve mutluluğu, toplumun huzur ve güveni ancak kadınlarımızın saygı, sevgi ve adalet görmesiyle mümkündür.” ”Kadınlarını geri bırakan toplum geride kalmaya mahkumdur.”
Cumhuriyet tarihimizin bu altın sayfası kutlu olsun.